Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2021/7828 E. 2023/153 K. 12.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/7828
KARAR NO : 2023/153
KARAR TARİHİ : 12.01.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin babası muris Ali Duzcu’nun 25/10/2015 tarihinde vefat ettiğini, Üsküdar 5. Noterliğinin 05/05/2015 tarihli ve 08352 yevmiye No.lu vasiyetnamesinde, tüm mal varlığını ve banka hesabındaki paraların tamamını ikinci eşinden olma davalı …’e bıraktığını, babalarının sağ iken maliki bulunduğu ticari taksinin satımı ile elde ettiği gelirle dava dışı Sevilay Meriç ve … adına daire satın alındığını, bakiye paranın da Gökdeniz adına bankaya yatırıldığını, Sevilay Meriç’in vasiyetnamede tanık sıfatıyla bulunduğunu ve tanık lehine işlem yapılmaması kuralına aykırı davranıldığını, miras haklarının kendilerine verilmesi için İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/386 Esas sayılı dosya ile dava açıldığını ve halen derdest olduğunu, muris Ali’nin ikinci eşi Nurten ve akrabalarının zorlaması, baskı ve korkutması ile böyle bir vasiyetname yapmasını istemeleri ve bu isteklere karşı koyamaması nedeniyle vasiyetname yapmak zorunda kaldığını belirterek mirasçıların saklı paylarına tecavüz eden vasiyetnamenin iptali, olmazsa saklı payları oranında hisselerinin verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı iddialarının yasal dayanaktan yoksun olduğunu, murisin hür irade ve isteği ile yasaya uygun olarak dava konusu vasiyeti yaptığını, tanık Sevilay’ın vasiyetnameden menfaat elde etmediğini, davacıların evlat olarak bu süreçte babalarına karşı görevlerini yerine getirmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tanık Sevilay Meriç’in vasiyetnamede alt soy-üst soy hısımlarına, kardeşlerine ve eşine yapılmış herhangi bir kazandırma olmadığı bu nedenle Sevilay Meriç’in tanıklık yapmasında şekil aykırılığı görülmediği, vasiyetname incelendiğinde şekil şartlarına uygun olduğu, davacıların irade sakatlığı sebebi ile iptali talepleri incelendiğinde somut olayda yanılma, aldatma, korkutma, zorlama olduğuna ilişkin delil sunulamadığı, murisin tehdit, aldatma sonucunda vasiyetnamenin düzenlendiği kanıtlanamadığından vasiyetnamenin iptali davasının reddine, tenkis talebine ilişkin davanın ise dosyadan tefrik edilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Tanık beyanları uyarınca ispatlı olduğu üzere murisin evlatlıktan reddetmediği davacıları mirasının tamamından mahrum edecek şekilde vasiyetname düzenlemesinin hayatın olağan akışına aykırı olacağı, vasiyetnamenin baskı altında murise yaptırıldığı, murisin alkol bağımlılığı da kullanılarak aşırı şekilde zorlandığının kabul edilmesi gerektiği belirtilerek hükmün kaldırılması istenmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ilk derece mahkemesinin kararında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de hatalı bir sonuca varılmadığı anlaşıldığından HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarlamıştır.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 557 nci maddesi ile 536 ncı maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.