YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/3120
KARAR NO : 2022/2361
KARAR TARİHİ : 28.03.2022
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
…
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 02/03/2015 tarihinde verilen dilekçeyle komşuluk hukukundan kaynaklanan hasar ve zarar tazmini talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 30/05/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi taraf vekillerince talep edilmiştir. Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
K A R A R
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin işletmecisi olduğu otelin doğu sınır duvarının davalı şirket tarafından başlatılan inşaat çalışmaları sırasında yıkıldığını, inşaat sebebiyle otelin birçok kısmının kullanılmadığını, konaklayan misafirlerin başka otellere gönderildiğini, yapılan rezervasyonların iptal edildiğini açıklayarak zararlarının faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yıkım tarihinde Manavgat İlçesinde sel felaketinin yaşandığını, müvekkillerinin davacıya ait ve sınırda bulunan duvarın yıkılmasından sonra yıkılan duvarı yeniden yaptırdığını, bunun için 20.01.2015 tarihli fatura ile 49.309,00 TL değerinde harcama yapıldığını, davacının otelinde meydana gelen zararın müvekkilinin yıkım faaliyetinden kaynaklandığının sabit olmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesiyle; davalıya ait otel inşaatı nedeniyle, davacıya ait otelin duvarının yıkıldığını, çeşitli hasarlar meydana geldiğini, bunun sonucunda bir çok rezervasyonun iptal edildiğini, otelin marka değerinin zarara uğradığını, marka onarım maliyeti yönünden de tazminata hükmedilmesi gerektiğini, kur farkı zararlarının kabul edilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesiyle; davacının taşınmazında oluşan zararların sel baskını sebebiyle oluştuğunu, yıkılan duvarın kendileri tarafından yeniden yaptırıldığını, haksız fiilin varlığı için hukuka aykırı fiil zarar, kusur ve uygun illiyet bağı bulunmadığını, zarar hesabının hatalı olduğunu, davacı tarafından sunulan ve bilirkişiler tarafından hesaplamaya esas alınan tabloların hiçbir resmiliğinin bulunmadığını, davacı şirketin ihtilaftan önce tutması gereken işletme defterlerini, gelir tablosunu, vergi beyannamelerini dosyaya sunması gerektiğini, inşaat ve mekanik yönden 39.000,00 TL olarak belirlenen zarardan, bahçe duvarı için belirlenen miktarın mahsubu gerektiğini savunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ve davalı tarafça yapılan istinaf başvurularının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz nedenleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; marka değerinin kaybı ve marka değerinin onarımına ilişkin tazminat taleplerinin reddedilmesinin; firmanın gerek transfer ödemelerinde, gerek müşterilerin rezervasyon iptalleri yönünden iade tazminatlarında yaşamış olduğu kur farkı zararının reddinin hatalı olduğunu açıklamıştır.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; yıkım tarihinde Manavgat’ta meydana gelen sel felaketinin illiyet bağını kestiğini, duvarın yeniden yapılması için 49.309,00 TL harcama yaptığını, turizmden kaynaklı görüldüğü iddia edilen zararların soyut olduğunu, ispatlanamadığını, hükme esas alınan raporun denetime elverişli olmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi, eski duruma getirilmesi ve tazminat istemlerine ilişkindir.
2. Değerlendirme
a. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin tüm davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
b. İlk Derece Mahkemesince verilen kararda 39.000,00 TL olarak hesaplanan tazminatın kapsamında davacının duvarının yıkılması sebebiyle oluşan zarar da dikkate alınarak hüküm kurulmuştur. Davalı duvarı kendisinin yaptırdığını beyan ederek buna ilişkin fatura sunmuştur. Mahkemece duvarın hangi tarafça yaptırıldığının tespiti ile davalı tarafından inşa edildiğinin anlaşılması halinde duvar imalat bedelinin çıkartılarak bulunacak miktarın tazmin edilmesine karar verilmesi gerekirken bu husus gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiş; bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
VI. SONUÇ
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının C.2. (a.) numaralı bentte açıklanan nedenlerle REDDİNE,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA,
4. Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
5. peşin alınan temyiz karar harcının ilgiliye iadesine,
28.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.