Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2016/36093 E. 2016/21002 K. 12.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/36093
KARAR NO : 2016/21002
KARAR TARİHİ : 12.12.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ticari vekillik sözleşmesi, ticari unvan ve marka kullanım anlaşması ve cari hesap sözleşmesi bulunduğunu, müvekkilinin daha önce de aynı iş yerinde müdürlük yaptığını daha sonra ise ticari vekil olarak çalışmaya başladığını, müvekkiline zorla belgeler imzalatılmaya çalışıldığını, davalının sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmeyerek yapması gereken ödemeleri yapmadığını, davacının müdürlük yaptığı döneme ilişkin kasada açık olduğu söylenerek hak edişlerinden kesinti yapıldığını, kargolardan alması gereken % 35 oranında ücretin keyfi olarak ve tek taraflı bir şekilde % 30’a indirildiğini, ücretinden demirbaş ve yemek kesintisi yapıldığını, performans ödemelerinin yapılmadığını belirterek bir kısım ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının tüm ödemelerinin yapıldığını, borçlarının şirket tarafından ödendiğini ve alacaklarından düşüldüğünü, ticari vekillik faaliyetine ilişkin cari hesap sözleşmesi uyarınca belli dönemlerde alacak ve borç mutabakatının bulunduğunu, kasa açığı nedeniyle yapılan kesintilerin davacının bilgisi ve onayı ile yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamı, kesinleşen Konya 5. Asliye Ticaret Mahkemesi kararı ve bilirkişi raporu doğrultusunda davacının davalı iş yerinde iş sözleşmesi ile çalıştığı döneme ilişkin olarak alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda, davacının davalı kargo şirketinde 01.02.2008 yılına kadar müdür olarak çalıştığı bu tarihten fesih tarihine kadar ise ticari vekil olarak çalıştığı anlaşılmıştır. Davacı iş bu davasını ilk olarak Asliye Ticaret Mahkemesinde açmış olup Konya 5. Asliye Ticaret Mahkemesince dava dilekçesindeki alacak kalemlerinin ve alacağın tabi olduğu dönemlerin davacının hizmet akdi ile çalıştığı döneme ilişkin olduğundan iş mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2013/10644 Esas ve 2014/914 Karar sayılı ilamı ile 16.01.2014 tarihinde onama kararı ile kesinleşmiştir. Hizmet döküm cetveli ve dosya kapsamına göre davacının işe girdiği tarihten 31.01.2008 tarihi dahil olmak üzere 01.02.2008 tarihine kadar İş Kanunu kapsamında çalıştığı daha sonrasında ise zorunlu sigortalılık kapsamında Bağ-Kurlu olarak 23.12.2008 tarihine kadar çalışmalarının bildirildiği görülmüştür. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının hak ettiği ancak ödenmeyen alacaklarının 2008 yılının 11 ve 12. aylarına ilişkin olduğu tespiti yapıldığından mahkemece davacının bu dönemki çalışmalarının iş sözleşmesine dayalı olmadığı, İş Kanunu kapsamında çalıştığı döneme ilişkin olarak alacağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de mahkeme Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin onama kararı ile bağlıdır. Konya 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin kesinleşen 2012/24 Esas- 2013/ 50 Karar sayılı kararına göre taraflar arasındaki ilişkinin artık işçi işveren ilişkisi olduğu hususu tartışmasızdır. Bu nedenle mahkemece yapılacak iş tarafların tüm delilleri toplanarak ve gerekirse mali müşavir bir bilirkişi aracılığı ile iş yerinde davalı işveren belgeleri üzerinde inceleme yaptırılarak davacının alacağı olup olmadığının tespiti gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 12.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.