Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2016/27552 E. 2016/20826 K. 09.12.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/27552
KARAR NO : 2016/20826
KARAR TARİHİ : 09.12.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan davalı işveren tarafından feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece, feshin geçersizliğine ve davacı işçinin işe iadesine karar verilirken, işe başlatmama tazminatı davacı işçinin 7 aylık ücreti tutarında belirlenmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 21. maddesinin birinci fıkrasında işe başlatmama tazminatının alt ve üst sınırları gösterilmiş olup; söz konusu tazminatın belirtilen sınırlar arasında işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmesi gerekir. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 31. (6356 sayılı Yasa 25) maddesindeki sendikal nedenle yapılan fesihlerdir. Anılan maddeye göre feshin sendikal nedene dayanması halinde işe başlatmama tazminatının işçinin en az bir yıllık ücreti tutarında belirlenmesi gerekir. Dairemizin uygulaması bu yöndedir. Dairemiz yıllık ücretli izinle ilgili 53. maddedeki kıdem sürelerini dikkate alarak 6 ay ile 5 yıl arasında kıdemi olan işçi için 4 aylık, 5 yıl ile 15 yıl arasında kıdemi olan işçi için 5 aylık, 15 yıldan fazla kıdemi olan işçi için 6 aylık ücreti tutarında işe başlatmama tazminatın belirlenmesini öngörmekte, fesih sebebine göre bu miktarlarda azami sınır 8 aya kadar da çıkmaktadır.
Dosya içeriğine göre mahkemece işgücü fazlalığı nedeniyle alınan işletmesel karar ile yoğun işçi alımı arasındaki açık çelişki nedeniyle feshin geçersizliğine karar verilmesi isabetli olup davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak davacı işçinin davalıya ait işyerinde 08.12.1986-29.01.2016 tarihleri arasında çalıştığı anlaşılmakla, kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 7 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmamıştır. Bu tazminatın davacının kıdem ve fesih nedenine göre 6 aylık ücreti tutarında belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir.
4857 sayılı Kanunun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının davalıya ait işyerinde İŞE İADESİNE,
3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalı tarafından ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 6 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 119,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
8-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre belirlenen 1.800,00 TL maktu avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, 09.12.2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.