Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2016/24441 E. 2016/15131 K. 29.09.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/24441
KARAR NO : 2016/15131
KARAR TARİHİ : 29.09.2016

Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava Türü : Alacak

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar …ve ….Güvenlik Hiz. Ltd. Şti. vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
I-Davacı, davalı işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalıştığını, ücretlerinin eksik ödendiğini belirterek eksik ödenen ücret alacağı ile fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı …. Başbakanlık, hizmet alımının Acil Durum ve Afet Yönetimi Başkanlığı’ca yapıldığını, kurumun ayrı bir tüzel kişiliği bulunduğunu, bu nedenle iş ve işlemeleri nedeniyle Başbakanlığa husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dava kısmen kabul edilmiştir.
Davada taraf ehliyeti; davaya taraf olabilme yeteneği olup, gerçek kişiler yönünden sağ doğmak şartıyla ana rahmine düştüğü andan itibaren başlar. Taraf sıfatı (husumet) ise; davanın konusu ile, taraflar arasındaki ilişkidir. Bir davada taraf ehliyeti ve taraf sıfatının varlığının mahkemece re’sen nazara alınması gerekir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124. maddesi ile bir davada taraf değişikliğinin, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkün olduğu, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebinin, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilebileceği, dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesinin kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde hâkimin karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebileceği düzenlenmiştir.
Hasımda yanılma halinde taraf değişikliği karşı tarafın muvafakati ile gerçekleştirilebilirken maddi hata bulunması, dürüstlük kuralına aykırı olmaması veya hasımda yanlışlığın kabul edilebilir bir yanılgıya dayanması halinde ise karşı tarafın muvafakati aranmaksızın hakim tarafından kabul edilmek suretiyle yapılabilmektedir.
Somut olayda dava, …’a karşı açılmıştır. Acil Durum ve Afet Yönetimi Başkanlığı hakkında hüküm kurulmamıştır.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı, 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu’na tabi genel bütçe kapsamındaki kamu idaresi olup, “I” sayılı Cetvel’de yer almaktadır. 5902 sayılı Afet Ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanunun 18/4 maddesinde “İl Afet Ve Acil Durum Müdürlüklerince tesis edilen iş ve işlemler dolayısıyla açılmış ve açılacak davalar valilikler husumetiyle yürütülür.” ve 02/11/2011 tarih ve 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin 6/1 maddesinde “İdareler, kendi iş ve işlemleriyle ilgili olarak açılacak adli ve idari davalar ile tahkim yargılaması ve icra işlemlerinde taraf sıfatını haizdir.” hükmü düzenlenmiştir.
Mahkemece yapılacak iş, altişveren davalı …. Grup Güvenlik Hiz. Ltd. Şti. ile idare arasında yapılan sözleşme ve ek protokollerin asıllarının getirtilerek sözleşmenin tarafının Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın olduğunu tespiti halinde, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 124/4 maddesi uyarınca davacının hasımdaki yanılmasının kabul edilebilir nitelikte olduğu anlaşılmakla, 5902 sayılı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanunun 18/4 maddesi de gözetilmek suretiyle ilgili kuruma karşı davanın yöneltilmesi hususunda davacıya kesin mehil verilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.
II- Kabule göre de;
Aylık ücretin miktarı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmakta olup, davacı vekili davacının aylık ücret asgari ücretin %50 fazlası olarak kararlaştırıldığını savunmuş, Mahkemece yeterli araştırma yapılmadan davacının aylık ücretinin asgari ücretin %50 fazlası olduğu kabulü ile hesaplama yapılan bilirkişi raporuna göre alacakların hüküm altına alınması hatalı olmuştur. Davacıya ait iş sözleşmesi, alt işveren davalı …. Grup Güvenlik Hiz. Ltd. Şti. ile idare arasında yapılan sözleşme ve ek protokolleri getirtilmeli tüm deliller birlikte değerlendirilerek aylık ücretin miktarı konusunda sonuca gidilmeli ve buna göre işçilik alacakları gerekirse yeniden hesap ettirilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi,
Fazla çalışma alacağı hesaplanırken, ara dinlenme süresi düşülmeden hesaplama yapılan bilirkişi raporuna itibarla karar verilmesi,
Anayasanın 141/3. maddesi ve ona koşut bir düzenleme içeren 6100 sayılı HMK.nun 297.ve 27.maddeleri gözetilerek hüküm altına alınan alacak miktarları yönünden hangi gerekçe ile bu sonuca ulaşıldığının açıkça kaleme alındığı anlaşılabilir ve denetlenebilir nitelikte bir hüküm kurulmamış olması,
492 sayılı Harçlar Kanununun 13/j maddesi Genel Bütçeye dahil idarelerin bu Kanunun 1 ve 3 sayılı tarifelerine giren bütün işlemlerinin harçtan müstesna olacağı belirtilmiş olup, Harçlar Kanunu 13/j maddesi kapsamında, davalı kurumun harçtan muaf olduğunun gözetilmemesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı …. Grup Güvenlik Hiz. Ltd. Şti.’ye iadesine, 29/09/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.