Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2016/21065 E. 2016/17705 K. 27.10.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/21065
KARAR NO : 2016/17705
KARAR TARİHİ : 27.10.2016

Mahkemesi :İş Mahkemesi

YARGITAY İLAMI

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davalı kurum ve dahili davalı şirket vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı kurumun tüm, davalı şirketin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, davacının 04.08.2014 tarihinde işe gitmesine rağmen kendisine iş yaptırılmadığını ve iş akdinin feshedildiğinin bildirildiğini, davalının sözlü fesih bildiriminden sonra davacının araştırma yaptığını ve iş akdinin 31.07.2014 tarihinde feshedildiğini belirlediğini, müvekkilinin anılan tarihte izinli olduğunu, davacının 08.06.2013-31.07.2014 tarihleri arasında sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığını, alt işverenlerin kağıt üzerinde sürekli değiştiğini, iş akdinin kötü niyetli olarak feshedildiğini ileri sürerek işe iadesi ile mali sonuçlarına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı kurum vekili, hizmet alımına dayalı husumet itirazında bulunmuş, ihale döneminin sonu olan 31.07.2014 tarihinde davacının iş akdine şirket tarafından son verildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Dahili davalı şirket vekili, ihale süresinin bitmesi nedeniyle davacının 31.07.2014 tarihinde şirketleri tarafından işten çıkartıldığını, ihale konusu işin(su sayaçlarının okunması, sökülmesi, takılması, açma ve kapama işleri) davalı …’ın asıl işlerinden olduğu, şirketin alt işverenliğinin muvazaalı olduğu, davacının gerçek işveren …’a iadesinin gerektiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, fesih bildiriminin yazılı yapılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalı şirket yanında işe iadesine, mali sonuçlardan her iki davalının müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Somut olayda, davalı kurum harçtan muaf olmadığı halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 5 ve 6 nolu bentlerinde harçtan muaf tutulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının;
1- 5 nolu bendinden “davalı … harçtan muaf olduğundan diğer davalı şirket … Ltd. Şti’nden” sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine “davalılardan müştereken ve müteselsilen” sözcüklerinin,
2- 6 nolu bendinden “davalı şirket … Ltd. Şti’nden” sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine “davalılardan müştereken ve müteselsilen” sözcüklerinin eklenmesine, kararın hüküm fıkrasının düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde dahili davalı …İnş. San. Dış Tic. Ltd. Şti.’ne iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı … Genel Müdürlüğüne yükletilmesine, 27.10.2016 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.