Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2015/5628 E. 2015/7104 K. 14.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5628
KARAR NO : 2015/7104
KARAR TARİHİ : 14.04.2015

İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak

Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi süresi içinde davalı vekili tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 14.04.2015 günü belirlenen saatte temyiz eden davalı … vekili Av… geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Gelenin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafın sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde önce İzmir Bölge Teknik Müdürü, sonra Aktarma Merkezi ve Teknik Ulaşımdan sorumlu bölge müdür yardımcısı sıfatı ile 27/07/2004 tarihinden 22/09/2011 tarihine kadar fasılasız çalıştığını, müvekkilinin cumartesi günlerinde ve resmi bayramların tamamında çalıştığını, ayrıca çalışma süresi boyunca fazla mesai yaptığını, ilaveten aktarma merkezi vardiyalarında da geceleri çalıştığını, ancak işten ayrılırken kendisine fazla mesai, hafta sonu ve resmi bayram çalışmaları karşılığının ödenmediğini iddia ederek fazla mesai, hafta tatili ve milli bayram-genel tatil çalışma ücretlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının İzmir Bölge Müdür Yardımcısı olması nedeniyle yönetici pozisyonunda bulunduğunu, mesai saatinden sonraya işin sarkmasından kendisinin sorumlu olacağını, Yargıtay uygulamaları gereği aralıksız ve uzunca bir süre fazla çalışma yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, maaş bordrolarında davacının ihtirazi kayıt koymadan imzalarının bulunduğunu, işyerinde hafta sonu ve resmi tatillerde çalışma yapılmadığını, davacının başka mahkemelerdeki davalar nedeni ile tanık olarak verdiği beyanlarda bu hususu açıkça kabul ettiğinden kesin delil niteliğinde bulunan mahkeme huzurundaki beyanlarının aksini iddia edemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda hesaplamalar davacı tanıklar anlatımlarına göre yapılmıştır. Davacının İzmir Bölge Teknik Müdürü, sonra Aktarma Merkezi ve Teknik Ulaşımdan sorumlu Bölge Müdür Yardımcısı olarak çalıştığı anlaşılmaktadır.
İşyerinde üst düzey yönetici konumda çalışan işçi, görev ve sorumluluklarının gerektirdiği ücretinin ödenmesi durumunda, ayrıca fazla çalışma ücretine hak kazanamaz.
Bununla birlikte üst düzey yönetici konumunda olan işçiye aynı yerde görev ve talimat veren bir başka yönetici var ise işçinin çalışma gün ve saatlerini kendisinin belirlemesi söz konusu olmayacağından, kanunda öngörülen çalışma saatlerini aşan çalışmalar için fazla çalışma ücreti talep hakkı doğar.
Bu bakımdan yönetici olarak çalışan işçiye başkaca bir amir, şirketin yöneticisi, yönetim kurulu üyesi vb. tarafından fazla çalışma yapması, tatil günlerinde çalışması yönünde bir talimatın verilip verilmediği belirlenmelidir. Bu nedenle eğer var ise davalı şirkete ait organizasyon şeması, davacının yetki ve sorumluluklarını gösterir görev tanımına dair belgeler, iş yerindeki çalışma düzenini gösterir talimatname, yönetmelik, mesai çizelgeleri vb belgeler getirtilmeli ve bölge müdür yardımcısı olarak çalıştığı anlaşılan davacının işyerindeki konumu tespit edilmelidir. Anılan belgelere ulaşılmaması veyahut bu belgelerden kesin bir sonuca varılamaması halinde ise tekrar tanık ifadelerine başvurularak davacının çalışma saatlerini kendisinin belirleyip belirlemediği şüpheye yer vermeyecek şekilde ortaya konulmalıdır. İşyerindeki çalışma düzeni hakkında yeterli bilgiyi içermeyen tanık ifadelerine dayanılarak eksik araştırma ile karar verilmesi isabetsiz olup bozma nedenidir.
Kabule göre de, davacının fiili çalışmasının olmadığı yıllık izinli olunan günleri dışlayarak hesaplama yapılan ikinci bilirkişi raporu yerine, yıllık izinli olduğu günleri dikkate almadan hesaplama yapan son rapora göre karar verilmesi de hatalı olmuştur.
O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 14.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.