Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2015/5626 E. 2015/7102 K. 14.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/5626
KARAR NO : 2015/7102
KARAR TARİHİ : 14.04.2015

İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak

Taraflar arasındaki dava sonucunda verilen hükmün süresi içinde taraflarca temyiz edilip incelemenin Yargıtayca duruşmalı olarak yapılması davalı … vekili Av. … tarafından istenilmekle, duruşma için tebliğ edilen 14.04.2015 günü belirlenen saatte temyiz eden davalı … vekili Av. … ile davacı … vekili Av…. geldi. Gelenlerin huzuru ile duruşmaya başlandı. Duruşmada hazır bulunan tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyadaki belgeler incelendi. Gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, …’nin İzmir Bölge sorumlusu olarak faaliyet gösteren, çevre ve iş sağlığı-güvenliği yönünden ölçümler yapan resmi geçerliliği olan rapor düzenleyen önceleri … , 14.08.2002 tarihinden sonra … adı altında faaliyet gösteren ve daha sonra yukarıda belirtilen … smiyle faaliyetini devam ettiren davalı şirket nezdinde çevre mühendisi olarak 07.05.2002-03.03.2010 tarihleri arasında ücret+prim esasına göre çalışan davacının, iş akdinin haksız olarak feshedildiğini, 2005 yılına kadar maaş+ ayda 7.000,00-TL’yi aşmamak üzere %2,5 oranında prim, 2005 yılından sonra ise maaş+ayda 12.000,00 TL’ yi aşmamak üzere %5 oranında prim ödenmesi gerektiğini, aylık sabit ücretinin 600,00 TL net olmasına rağmen bordroların asgari ücret üzerinden gösterildiğini, 2009 yılı primlerinin tamamının ödenmediğini, önceki döneme ilişkin primlerin de eksik ödendiğini, toplam prim alacağının 15.058,00 TL olduğunu, ücret+prim sistemine göre ve son yıl itibariyle aylık prim ve ücretinin net 1.200,00-2.000,00-TL arasında değiştiğini, ayrıca yol ve yemek yardımı yapıldığını, asgari geçim indirimi ödenmediğini, prim ve asgari geçim indirimi alacağının ödenmemesi sebebiyle iş akdini haklı nedenle feshettiğini iddia ederek kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin …’nin bayilerinden biri olarak ve müşteri temsilcisi sıfatıyla faaliyet gösterdiğini, iddia edildiği gibi resmi geçerliliği olan rapor düzenlemek ve sunmak gibi görev hak ve sorumluluğun bulunmadığını, mesai saatlerine riayet etmeyen sürekli geç gelip erken çıkan ve şirket araç kullanma talimatlarına aykırı araç kullandığı tespit edilen davacıya, 18.02.2010 tarihinde yazılı ihtarat yapıldığını, bu ihtardan sonra ve haklı sebep olmadan iş akdini tek taraflı olarak feshettiğini, ihbar ve kıdem tazminatı alacaklısı olmadığını, yine iddia edildiği gibi işyerinde iş şartı haline gelmiş prim ödemesinin bulunmadığını, bu konuda davacıyla yapılmış bir sözleşme hükmünün de olmadığını, asgari geçim indirimlerinin her ay tahakkuk eden ücretleriyle birlikte ödendiğini, herhangi bir prim, ücret ve asgari geçim indirimi alacağının olmadığını, salt kıdem tazminatını alabilmek için feshi haklı göstermeye çalıştığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece iş hukuku uzmanı …, iktisat-işletmeci … Sayın ve çevre mühendisi …’in hazırladığı rapora itibarla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi heyeti raporunda, davacının sunduğu listedeki hakedişler üzerinden ücret alacağı hesap edilmiştir. Hesaplamalarda dikkate alınan davacının sunduğu listede davalı işverenin kaşesi bulunmadığı gibi, işverene atfen herhangi bir imza yoktur. Üstelik davalı taraf bu listeyi kesinlikle kabul etmemiştir. Ayrıca bu listede belirtilen fatura bedellerine konu işleri davalı şirketin gerçekten yapıp yapmadığı, fatura bedellerinin tahsil edilip edilmediği, davalı şirketin defter ve kayıtlarında bulunup bulunmadığı raporda incelenip irdelenmemiştir. Öte yandan, davalı şirket ile dava dışı … isimli şirket arasında yapılan sözleşmeye göre davalı şirket, … adına üçüncü gerçek ve tüzel kişilerin tanıtım ve pazarlama faaliyetlerini yürütmek ve …’in sahibi olduğu TS EN ISO/ IEC 17025 standardına göre …’in çalışma prosedürlerine uygun olarak kendi bölgesinde (İzmir, Manisan, Aydın, Denizli, Uşak, Kütahya, Muğla, Balıkesir,Isparta, Burdur ve Antalya) gerekli çalışmaları yapmakla yükümlü kılınmıştır. Davalı şirketin bu sözleşme ile yükümlülük altına girdiği faaliyetler karşısında alacağı ücret ise, iş bedellerinin %35’i olarak belirlenmiştir. Bu sözleşmede davalı şirket ile dava dışı şirket arasında kararlaştırılan hakediş (ücretlendirme) sistemi bu dava açısından değerlendirilmemiştir. Listenin alt kısımlarında yeralan “tedarikçi hariç” ifadesinin ne anlama geldiği üzerinde de durulmamıştır.
Bunlardan başka, hükme esas alınan heyet raporunda 2010 yılı Ocak ve Şubat ayları için bordrolarda asgari geçim indirimi alacağı tahakkukuna rastlanmadığı belirtilmiş iken, bu konu netleştirilmeden bu iki aya ait asgari geçim indirimi alacağının reddi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, bilirkişi heyetinden yukarıda belirtilen konularda ek hesap raporu alınarak toplanmış deliller ile birlikte değerlendirilerek davacının ödenmeyen alacağı bulunup bulunmadığını belirlemek, sonucuna göre davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshedip etmediği, kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda karar vermektir.
O halde taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına takdir olunan 1.100,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya,1.100,00 TL avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 14.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.