YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/496
KARAR NO : 2015/5545
KARAR TARİHİ : 25.03.2015
Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı davalı işyerinde şoför olarak çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından sonlandırıldığını belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davacının işyerinden kendi isteği ile ayrıldığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davacı haftada 7 gün 07:00-18:00 saatleri arasında çalışmasına rağmen bordrolarda çok az fazla mesai gösterilerek ödeme yapıldığını iddia etmiş; davalı ise işyerinde haftada 5 gün 08:00-17:00 ve Cumartesi 08:00-12:00 saatleri arasında çalışıldığını, 45 saatin üzerinde çalışma yapılmadığını, şantiyede yapılan çalışmada kış aylarında aktif çalışma olmadığını, buna rağmen ücretlerinin ödendiğini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda seri halde Dairemize gelen aynı işyerinde çalışan işçilere ait dosyaların incelenmesinde diğer dosyalardaki davacılara 2012 yılına ait bordrolarda fazla mesai ücreti tahakkuk ettirilmesi ve bu dava dosyasında da davacıya ait maaş hesabı dökümünde davacıya her ay farklı miktarlarda ücret ödendiğinin anlaşılması karşısında 6100 sayılı HMK nun 31. Maddesi gereği hakimin davayı aydınlatma ödevi kapsamında gerekirse 2012 yılı bordroları da getirtilerek ve banka kayıtlarıyla karşılaştırılmak suretiyle davacıya fazla mesai ücreti tahakkuk ettirilip ettirilmediği araştırılmak tahakkuk varsa davacının hesaplanan fazla mesai alacağından mahsup edilerek fazla mesai alacağının kabulüne karar verilmek gerekirken eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine 03.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.