Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2015/38149 E. 2015/20123 K. 22.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/38149
KARAR NO : 2015/20123
KARAR TARİHİ : 22.10.2015

Mahkemesi : Gaziantep 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 24/10/2014
Numarası : 2013/450-2014/428

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili iş akdinin haksız ve bildirimsiz olarak sona erdirildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın, kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında, davacının çalışma süresi boyunca yaptığı fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücretlerinin ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını, hafta tatilleri ve genel tatil günlerinde çalıştığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen alacakların ödendiği varsayılır.
Fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil günlerinde çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, bu işçilik alacaklarının yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma yapıp yapmadığı, hafta tatili ve genel tatil günlerinde çalışıp çalışmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödemenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Fazla çalışmaların, hafta tatili ve genel tatil günlerinde çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak ispatın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir.
Somut olayda, davalı işveren tarafından dosyaya puantaj kayıtları sunulmuş olup mahkemece bu kayıtlara değer verilerek fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücret alacaklarına yönelik taleplerin reddine karar verilmiş ise de; puantaj kayıtları ve yine davalı tarafından sunulan ücret bordroları birlikte incelendiğinde, puantaj kayıtlarında fazla çalışma tahakkuku tespiti yapılmayan aylarda ücret bordrolarına göre davacıya fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılmaktadır. (Örneğin 2011 yılı Kasım ayına ait punataj kayıtlarına göre davacının fazla çalışması bulunmamasına rağmen bu aya ilişkin ücret bordrosunda 7.5 saat fazla çalışma tahakkuku bulunmaktadır.) Şu halde puantaj kayıtlarının gerçeğe uygun olarak düzenlendiğinden söz edilemeyeceğinden puantaj kayıtlarına itibar edilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Dairemizde aynı gün temyiz incelemesi yapılan aynı işyerinde çalışan ve dava açan işçilerin dava dosyalarının ( 2015/33493 , 2015/33492, 2015/32887, 2015/33490 Esas sayılı dava dosyaları ) incelenmesinde, işyerinde haftada ortalama 8 saat fazla çalışma yapıldığı, ayda 3 hafta tatilinde ve dini bayramlar hariç genel tatil günlerinde çalışıldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının çalışma esasları bu tespite göre belirlenmeli, imzalı ücret bordrolarında tahakkuk bulunan aylar dışlanmalı, alacakların tanık beyanları ile ispatlandığı gözetilerek hakkın özünü zedelemeyecek oranda bir takdiri indirim yapılmalı bundan sonra sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu yönler gözetilmeden fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücreti alacaklarının reddine yönelik verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıya yükletilmesine, 22.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.