Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2015/36077 E. 2015/20473 K. 26.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/36077
KARAR NO : 2015/20473
KARAR TARİHİ : 26.10.2015

Mahkemesi : Mersin 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 18/06/2015
Numarası : 2015/1-2015/486

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, davalı idarenin alt işverenlerinde aralıksız olarak işçi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir sebebe dayanmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında davanın davacının çalıştığı diğer alt işverenlere ihbar edilip edilmeyeceği hususu uyuşmazlık konusudur.
Davanın ihbarının düzenlediği 6100 sayılı HMK’nun 61’inci maddesinde “Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebilir.” hükmü getirilmiştir. İş davalarında özellikle işçinin aynı asıl işverene ait işyerinde aralıksız şekilde birden çok alt işveren nezdinde çalışması durumunda, davalı asıl veya alt işverenlerin dava sonunda ödemek durumunda kalacakları dava konusu alacakları diğer alt işverenlere rücu etme hakkı bulunduğundan ve özellikle uzun bir çalışma dönemine ilişkin davalarda birden çok alt işveren nezdinde çalışmalar mevcut olduğundan, bu çalışmalara ilişkin ödeme yapılmış olması ve bu ödemelere ilişkin evrakların bu alt işverenlerde bulunması ihtimaline karşı davanın ihbarı ayrıca önem kazanmaktadır. Mahkemece davanın ihbarı talepleri, 6100 sayılı HMK’nun 62’nci maddesi gereği asıl veya alt işveren davalıların davayı ihbar taleplerinin yazılı olması, davanın ihbar edileceği kişilerin adresleri ile bildirilip bildirilmediği ve tebligat masraflarının yatırılıp yatırılmadığı hususları dikkate alınmak suretiyle değerlendirilmelidir.
Somut olayda davalının dava dilekçesine karşı vermiş olduğu cevap dilekçesinde, davanın ihbar edileceği şirketlerin adreslerini içerir listesini de ekleyerek davanın ihbarı talebinde bulunmuş olmasına rağmen mahkemece bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 26/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.