Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2015/1588 E. 2015/7234 K. 16.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1588
KARAR NO : 2015/7234
KARAR TARİHİ : 16.04.2015

Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : İşe iade

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının 2011 yılından iş akdinin haksız şekilde feshedildiği 06/06/2013 tarihine kadar belirsiz süreli iş sözleşmesi haline gelen zincirleme iş sözleşmeleri ile temizlik iş pozisyonunda temizlik işçisi statüsünde çalıştığını, davacı işçinin davalı işyerinde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesine taraf belediye iş sendikası üyesi olduğunu, davacı işçinin iş akdine deneme süresi sebebine dayalı olarak haksız olarak son verildiğini, yapılan feshin haksız ve geçersiz olduğunu öne sürerek davacının işe iadesini talep etmiştir.
Davalı vekili, işyerinde 30 dan fazla işçi çalışmadığı için işe iade davasının ön şartının oluşmadığını, ayrıca işten çıkarma kararının işletmesel bir karar olduğunu, Direkli Belediyesi kapatıldığından mahkemece işe iade kararı verilmiş olsa dahi davacının çalıştırılabileceği bir işyerinin bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dosya içerisinde mevcut Direkli Belediye Başkanlığı İşletme Toplu İş Sözleşmesi’nin 25. maddesinde işverenin ilgili yasalara ve bu toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı olarak işçilerin iş akitlerini sona erdiremeyeceği, iş akdinin fesih edileceği durumlarda işyerinde çalışan işçi sayısına bakılmaksızın 4857 sayılı İş Yasası’nın iş güvencesine ilişkin hükümlerin uygulanacağının belirtildiği ve 4857 sayılı Yasa’nın 19. maddesi uyarınca aynı kanunun 18. maddesi kapsamında kalan işçinin iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshetmek isteyen işverenin fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorunda olduğu, yazılı fesih bildirimini de fesih sebebini açık ve kesin bir biçimde içermesinin zorunlu olduğu ve somut olayda bunun yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilirken, işe başlatılmama tazminatı davacı işçinin 6 aylık ücreti tutarında belirlenmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 21.maddesi uyarınca, mahkemece feshin geçersizliğine karar verildiğinde, işçinin başvurusu üzerine işveren tarafından bir ay içinde işe başlatılmaz ise, işçiye ödenmek üzere en az 4, en çok 8 aylık ücreti tutarında tazminatın belirlenmesi gerekir. Dairemizin yerleşik uygulaması gereği, iş güvencesi niteliğindeki bu tazminat işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmelidir. Maddenin alt ve üst sınırları aşılamaz. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31.maddesindeki sendikal nedenle yapılan fesihlerdir. Bu maddede sendikal neden halinde işe başlatmama tazminatının işçinin en az bir yıllık ücreti tutarında belirleneceği açıklanmıştır.
Somut olayda; davacı, 08.08.2011-06.06.2013 tarihleri arasında belirsiz süreli iş sözleşmesi haline gelen zincirleme iş sözleşmeleri ile temizlik iş pozisyonunda işçi statüsünde çalışmış olup davalı işyerinde yürürlükte bulunan Toplu İş Sözleşmesine taraf Belediye İş Sendikası üyesidir.
Toplu İş Sözleşmesi’nin 25. maddesinde işverenin ilgili yasalara ve bu toplu iş sözleşmesi hükümlerine aykırı olarak işçilerin iş akitlerini sona erdiremeyeceği, iş akdinin fesih edileceği durumlarda işyerinde çalışan işçi sayısına bakılmaksızın 4857 sayılı İş Yasası’nın iş güvencesine ilişkin hükümlerin uygulanacağı belirtilmiş olduğundan yerel mahkemece işyerinde çalışan işçi sayısının 30’dan az olduğu savunmasına itibar edilmemesi yerindedir. Yine, 4857 sayılı Yasa’nın 19. maddesi uyarınca aynı kanunun 18. maddesi kapsamında kalan işçinin iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshetmek isteyen işverenin fesih bildirimini yazılı olarak yapmak ve fesih sebebini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorunda olup davalı tarafından davacının iş akdinin feshine ilişkin olarak yazılı bir fesih bildirimi dosyaya sunulmadığından ve Direkli Belediyesinin kapanmış olması haklı ya da geçerli bir fesih nedeni olamayacağından yerel mahkemenin feshin geçersizliğine ilişkin kararı da yerindedir. Ancak davacı işçinin kıdemine ve fesih nedenine göre mahkemece işe başlatmama tazminatının davacının 6 aylık ücreti tutarında belirlenmesi doğru bulunmamıştır. Bu tazminatın davacının 4 aylık ücreti oranında belirlenmesinin dosya içeriğine uygun düşecektir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. Davanın KABULÜ ile; feshin geçersizliğine ve davacının İŞE İADESİNE,
3. Davacının ; yasal süresi içerisinde işverene başvurması halinde davalı işverence süresi içerisinde işe başlatılmaması durumunda davacıya ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 aylık brüt ücreti olarak belirlenmesine,
4. Davacının; işe iade için davalı alt işverene süresi içerisinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer hakların davalıdan tahsilinin gerektiğine,
5. Alınması gereken 27.70 TL harçtan peşin alınan 24.30 TL harcın mahsubu ile kalan 3.40 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
6. Davacının yapmış olduğu 457,00 TL yargılama gideri ile davacının peşin yatırmış olduğu 52,35 TL harç olmak üzere toplam 509,35 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7. Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm gününde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 1.500,00 TL maktu avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8. Gider ve delil avansının kullanılmayan kısmının ilgilisine iadesine,
9. Temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 16.04.2015 gününde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.