YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/1330
KARAR NO : 2015/12581
KARAR TARİHİ : 18.06.2015
Mahkemesi : İş Mahkemesi(Müstemir Yetkili)
Dava Türü : Alacak
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının mevsimlik işçi olarak ..’nde çalışırken 2001 yılından itibaren kadrolu işçi olarak çalıştığını, 2005 yılında da 5286 sayılı Yasa kapsamında .. bünyesine aktarıldığını, halen bakanlığa bağlı birimde çalıştığını, müvekkilinin 2001 yılı öncesi çalışmalarının, derece ve kademesinin hesabında dikkate alınmadığını, eşitlik ilkesine aykırı hareket edildiğini iddia ederek ücret farkı, ikramiye farkı, tediye farkı alacağı ve ağır hizmet ve sorumluluk prim alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, alacağın zamanaşımı nedeniyle reddinin gerektiğini, davacının 26/10/2000 tarihli protokol ile 02/02/2001 tarihinden itibaren daimi işçi olarak çalıştığını, bunun gibi işçilerin mevsimlik hizmet sürelerinin sonraki dönemlerde yürürlüğe konulan toplu iş sözleşmelerinde derece ve kademelerinde değerlendirileceğine dair bir düzenlemeye yer verilmediğini, ancak buna rağmen işçilerin 12 yıl sonra dava açtıklarını, bu hususta davacı tarafın iyi niyetli olmadığını, davacının işçi statüsüne geçtiği 02/02/2001 tarihinden mülga .. kapatıldığı 2005 yılına kadar protokol hükümlerine göre yapılan ücret düzenlemesine itiraz etmeyerek çalışmaya devam ettiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, 22/10/2000 tarihinde .. ile Hükümet arasında yapılan protokolde ..’de belirli süreli iş sözleşmesiyle (geçici veya mevsimlik işçi pozisyonlarında) istihdam edilmiş veya 26/10/2000 tarihi itibariyle çalışanların; uzun süredir bu kurumlarda çalışmış olmaları ve iş deneyimleri dikkate alınarak 02/02/2001 tarihinden itibaren sürekli işçi kadrolarına intibak ettirilmesinin öngörüldüğü, söz konusu protokolün 2. maddesinde “işçilerin ücret skalası 2001 yılında ve daha sonraki yıllarda yenilenecek Toplu İş Sözleşmelerinde genel ücret artışı dışında korunacaktır” şeklinde düzenlemeye yer verildiği, davacının, hükümet ile .. arasında imzalanan 26/10/2000 tarihli protokol uyarınca sürekli işçi kadrosuna alınmış olup, sözü edilen protokole göre geçici işçilerin mevcut ücretleri üzerinden sürekli işçi kadrosuna geçireceklerinin açıkça ve özel olarak belirtildiği, davacı işçinin bu şartlar altında sürekli işçi kadrosuna geçirilmiş olup sürekli işçi kadrosuna geçmenin koşullarını bildiği halde aradan on yıldan fazla süre geçtikten sonra protokol hükümlerini göz önünde bulundurmaksızın ücretin eksik belirlendiğini ileri sürerek fark ücret ve buna bağlı işçilik alacaklarını talep etmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacının ..’nde mevsimlik işçi olarak çalışırken 2001 yılında daimi kadroya alındığı, işyeri devri suretiyle davalı Bakanlık’ta çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacının uzun yıllardan beri kamuya ait işyerinde çalışması, iş kolu ve işyeri değişikliğinin iradesi dışında yasal düzenlemeler nedeni ile gerçekleşmesi, aynı kıdemdeki başka bir işçiden daha düşük derece ve kademeden ücret almasının başta Anayasa’nın 10 ve 55. maddeleri olmak üzere 4857 sayılı Yasa’nın 5. maddesine ayrıca iç hukuk normu olarak kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Avrupa Sosyal Şartı, Avrupa Ekonomik Topluluğu Andlaşması, Uluslararası Çalışma Örgütünün Sözleşme ve Tavsiye Kararlarında da çeşitli biçimlerde ele alınan eşitlik ilkesine aykırı olması nedeni ile davacının talebinin kabulü yerine reddi hatalı olmuştur. Nitekim aynı istemlerle açılan ve kabule dair Mahkeme kararı Dairemizin 03.12.2014 tarih ve 2014/13536 E., 2014/21997 K sayılı ilamı ile onanmıştır.
Bu itibarla davacının mevsimlik işçi olarak çalıştığı önceki hizmet süresi dikkate alınarak dönem TİS hükümlerine göre derece ve kademesi belirlenmeli, buna göre yevmiyesinin tespiti ile varsa fark alacakları hüküm altına alınmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.