Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2015/12807 E. 2015/13147 K. 29.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12807
KARAR NO : 2015/13147
KARAR TARİHİ : 29.06.2015

Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının Tüzel Kişiliği sona eren Altunelma Belediyesinde 2009-2014 tarihleri arasında işçi olarak çalıştığını, Belediyenin 6360 sayılı yasa ile .. Belediyesine devredildiğini ve davacının iş akdinin 30/03/2014 tarihinde sona erdirildiğini, yazılı fesih bildirimi yapılmadığını belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Belediye vekili davacının .. Belediyesinde geçici işçi olarak çalışmakta iken 6360 sayılı yasa kapsamında 30/03/2014 tarihli mahalli idareler seçimlerinden sonra belediyenin tüzel kişiliği sona erdiğinden işten çıkışının yapıldığını, müvekkilinin kurum kayıtlarında 31/03/2014 tarihinde yapılmış bir işlem bulunmadığını, geçici işçi statüsünde çalışanlar için Belediye meclisi tarafından çalışma vizesine dair karar alınması gerektiğini, .. Belediye Meclisi tarafından alınmış bir karar da bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, 6360 Sayılı Kanunun Geçici Madde 1. maddesi gereği, tüzel kişilikleri kaldırılan belediyelerin malları, personeli ve alacakları ile borçlarının devri konusundaki komisyon kurulacağı ve bu komisyon kararları doğrultusunda işlem yapılacağının öngörüldüğü, komisyonun vali tarafından, bir vali yardımcısının başkanlığında, valinin uygun göreceği kurum ve kuruluş temsilcilerinin ve ilgili belediye başkanlarının katılımıyla kurulacağı, yine komisyona yardımcı olmak üzere valinin görevlendirmesi ile alt komisyonlar da kurulabileceğinin düzenlendiği(geçici m.1/1), buna göre tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köylerin, mevcut personelini, taşınır ve taşınmazlarını, iş makineleri ve diğer taşıtları ile kamu kurum ve kuruluşlarına olan alacak ve borçlarını katılacakları ilçe belediyesine bu Kanunun yayımlandığı tarihten itibaren bir ay içinde bildireceği (geçici m.1/2), son olarak birinci maddeye göre tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köylerin personeli, her türlü taşınır ve taşınmaz malları, hak, alacak ve borçlarının komisyon kararıyla ilgisine göre bakanlıklara, büyükşehir belediyesi, bağlı kuruluşu veya ilçe belediyesine devredileceği ve devir işleminin ilk mahalli idareler genel seçimi itibarıyla uygulamaya konulacağı (geçici m.1/3) hükmü öngörülmüştür.Dava konusu uyuşmazlık İl Özel İdaresinin vermiş olduğu bir karara ilişkin olup idare hukuku çerçevesinde davalı … Belediyesi bu karara uymakla yükümlüdür. Davacının iş sözleşmesinin feshine esas teşkil eden bir idari işlemdir. Davacının tekrar işe başlatılabilmesi için öncelikle ilgili komisyon kararının iptali gerekmektedir. Davanın konusunun idari işlemin iptali olduğu bu nedenle de davanın İdari Yargıda çözümlenmesi gerektiği kanaati ile davanın yargı yolu yanlışlığı nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının devir tasfiye ve paylaştırma komisyonu kararında devredilecek işçiler arasında olmaması nedeniyle taraflar arasındaki ilişkinin İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevi noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı 5521 Sayılı Yasa’nın 1 inci maddesidir. Anılan madde de; İşçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş aktinden veya İş Kanunu’na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının İş Mahkemelerinde çözümleneceği bildirilmiştir. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur. a) Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren ya da işveren vekili olmalıdır. b) Uyuşmazlık İş Sözleşmesinden veya İş Kanunu’ndan kaynaklanmalıdır.
Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup, dava şartı olduğundan HMK’nun 114/1. maddesi gereğince mahkemece kendiliğinden dikkate alınmalıdır. Mahkemenin görevini belirlerken taraflar arasındaki uyuşmazlığın hangi hukuki sebebe dayandığına bakmak gerekir. 4857 sayılı İş Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince, 4 üncü maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, işverenler ile işveren vekillerine ve işçilerine, çalışma konularına bakılmaksızın bu Kanunun uygulanacağı belirtilmiştir.
Davacının davalı işyerinde 4857 sayılı İş kanununa tabi hizmet akdi ile çalıştığı, Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu Karar Tutanağının 20/03/2014 tarihli olduğu ve davacının bu tarihten sonra da çalışmaya devam edip 30/03/2014 tarihinde çıkışının yapıldığı sabittir. Davacının iş akdinin feshinin geçersizliğine ve işe iadesine yönelik talebinin 4857 Sayılı İş Yasası hükümleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerekirken yani Mahkemece davaya bakılarak esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazının kabulü ile temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 29.06.2015 gününde oyçokluğuyla KESİN olarak karar verildi.

KARŞI OY

Davacının Altunelma Belediye Başkanlığından ….na devredilecek işçiler arasında isminin yer almadığı 6360 sayılı Kanun gereğince yapılacak devir ve tasfiye işlemleri ile ilgili olarak anılan Kanunun geçici 1. maddesi gereğince oluşturulan “Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu”nun 20/03/2014 tarihli kararı bir idari işlem olup uyuşmazlık bu idari işlemin yerindeliği ile ilgili olduğundan bu idari işlemin yerinde olup olmadığı adli yargı yeri tarafından tartışılamayacağından, ayrıca bu idari işlem durduğu sürece davacının işe iade istemi incelenemeyeceğinden davaya bakmaya adli yargı yeri değil idari yargı görevli olduğundan mahkemece verilen karar yerinde olup ONANMASI görüşünde olduğumdan Sayın Çoğunluğun davaya bakmaya adli yargı yerinin görevli olduğunun kabulü ile işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle verdiği bozma kararına katılmıyorum. 29/06/2015