Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/22501 E. 2015/5982 K. 31.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/22501
KARAR NO : 2015/5982
KARAR TARİHİ : 31.03.2015

İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İş sözleşmesinin davalı işveren tarafından geçerli neden olmadan feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, yapılan araştırma neticesinde davacının şirket adını kullanarak ve kendisine sağlamış olduğu görevi kötüye kullanarak şirket adına ve 10 gün içinde ödeme yapacağını söyleyerek 750,00 TL tutarında kuyumcudan altın aldığı ancak bahsi geçen ödemeyi aradan neredeyse 1 yıl geçmesine rağmen yapmadığı ve ilgili kişilerin telefonlarına dahi çıkmadığı tespit edildiği, davacının şirketin adını kullanıp yalan beyanda bulunarak yapmış olduğu işin doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışı nedeniyle şirketin güvenini telafisi mümkün olmayacak şekilde zedelediğini ve dolayısıyla iş aktinin 4857 sayılı Yasanın 25/2-e bendi uyarınca haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı işveren tarafından ileri sürülen ve ispatlanan feshin 4857 sayılı Yasanın 18.maddesinde belirtilen işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli nedene dayandığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda davacı, tıbbi tanıtım sorumlusu olarak 4 yıl 11 ay kadar çalışmış olup iş sözleşmesi davranışlarından dolayı 4857 sayılı Yasanın 25/2-e bendi uyarınca feshedildiği bildirilmiştir.
Feshe ilişkin olarak kuyumcu olarak çalışan ve daha sonra mahkemece davacı tanığı olarak dinlenen … tarafından verilen 27.08.2013 tarihli dilekçesinde, “firmanızda çalışmakta olan …, 02.08.2012 tarihinde şirket adına 5 adet yeni tarihli ( 22 ayar) çeyrek altın almış ve ödemenin 10 gün sonra yapılarak ödeme tarihinde şirket adına fatura kesilmesini istemiş ancak herhangi bir ödeme yapılmamış, vermiş olduğu telefon numaralarından da …’e ulaşılamadığını bu nedenle ödeme yapılmasını” talep etmiş olup davacının iş sözleşmesinin bu dilekçe sonrası feshedildiği görülmüştür.
Her ne kadar mahkemece yukarıda belirtilen dilekçeyi tanzim eden … davacı tanığı olarak dinlenmiş ise de söz konusu beyanlardan davacı işçinin, alış-verişe konu altınları fesih bildiriminde de belirtildiği üzere şirketin adını kullanarak ve şirket adına hareket ederek ve bu altınların ücretlerinin de şirket tarafından ödeneceğini beyan ederek satın alıp almadığı anlaşılamamıştır.
Dolayısıyla fesih nedenin tam anlaşılması ve özellikle feshe konu altınların şirket adına alınıp alınmadığı, ücretinin de şirket tarafından ödenip ödenmeyeceğinin kararlaştırılıp kararlaştırılmadığı neticesinde altın alımının bu koşullarda gerçekleşip gerçekleşmediğinin somut olarak ortaya konulması gerekmektedir. Bu nedenle davacı tanığı olan …’nin tekrar beyanı alınarak söz konusu altınların şirket adına alınıp alınmadığı, ödemenin şirket tarafından yapılıp yapılmadığı daha açık bir anlatımla davacı işçinin şahsi borcu mu yoksa şirket adına yapılan bir borç mu olduğu açıklığa kavuşturularak neticesine göre karar verilmesi gerekmektedir.
Mahkemece bu yön üzerinde durulmaksızın ve eksik araştırma sonucu davanın kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 31.03.2015 tarihinde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.