Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/21231 E. 2015/4212 K. 11.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21231
KARAR NO : 2015/4212
KARAR TARİHİ : 11.03.2015

İş Mahkemesi
Dava Türü : İşe iade

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmaksızın feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini talep etmiştir.
Davalı İdare vekili, davacının davalı iş ortaklığı işçisi olduğunu ve husumetin …na yöneltilemeyeceğini, davalı İş Ortaklığı vekili ise ihale sözleşmesi uyarınca hastanede işçi çalıştırmaya başladıktan 2 gün sonra olan 03.01.2014 tarihinde davacının da aralarında olduğu 11 işçinin sabah mesai saatinde işyerine geldiklerini ancak yemek hazırlanması ve sunum saati olan saat 11.15’te işyerini toplu olarak hiçbir açıklama yapmaksızın terk ettiklerini, davacı tarafından ileri sürülen şirketler tarafından ibraname imzalatmak istenmesi, ibranameleri imzalamayanların iş sözleşmelerinin feshedileceğine ilişkin beyanları tamamen gerçek dışı olduğunu savunarak davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalılar arasındaki ilişki asıl-alt işveren ilişkisi olarak kabul edilerek yapılan feshin geçerli nedene dayanmadığı belirtilerek davacının, davalı alt işveren iş ortaklığı bünyesindeki işine iadesine karar verilmiş, maddi sonuçlardan davalılar birlikte sorumlu tutulmuştur.
Mahkemece, feshin geçersizliğine ve davacının davalı alt işveren iş ortaklığı bünyesindeki işine iadesine, maddi sonuçlardan davalıların birlikte sorumlu tutulmasına karar verilmesi isabetli olup davalılar vekilerinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.
Dava dilekçesininde ortak girişimi oluşturan şirketlere ayrı ayrı tebliğ edilip taraf teşkilinin sağlanması gerekli olup taraf teşkili ile ilgili bu usul kuralına riayet edilmemesi bozma nedeni ise de davaya ortak girişimi oluşturan şirketlerden herbirinin ayrıca vekalet verdiği ortak vekil tarafından cevap verilerek temsil edilmeleri ve şirketlerin cevap dilekçesinde de ayrı ayrı belirtilmiş olması karşısında taraf teşkili sağlandığından bu husus bozma nedeni yapılmamıştır. Ancak karar başlığında ortak girişimi oluşturan şirketlerin ayrı ayrı davalı olarak gösterilmesi gerekirken ortak girişimin adının yazılmış olması, davacının yapmış olduğu toplam 214,20 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine şeklinde hüküm kurularak davalı kurumun yargılama harçlarından sorumlu tutulması hatalı olup bozma sebebi ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının karar başlığındaki davalı bölümün silinerek yerine;
“Davalılar: 1-S.. B.. vekili A…
2-…
3- …
4- ….” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına; hüküm fıkrasının 5’nolu bendinde yazılı olan “Davacının yargılamada yaptığı 214.20 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin silinerek yerine; “Davacının yatırdığı 25,20 TL başvuru harcı, 25,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 50,40 TL harcın davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacının yapmış olduğu 163.80 TL yargılama giderinin ise davalı idare ile davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı şirketlere iadesine, 11.03.2015 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.