Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/20352 E. 2015/5386 K. 24.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20352
KARAR NO : 2015/5386
KARAR TARİHİ : 24.03.2015

Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : İşe iade

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli neden olmaksızın sendikal nedenlerle feshedildiğini, aynı işyerinde asıl iş kapsamında çalışmasını sürdürdüğünü ancak kağıt üzerinde girdi çıktı yapılarak farklı işverenler işçisi gibi gösterildiğini, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğunu belirterek feshin geçersizliğinin tespitine, işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücreti ve diğer haklara karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili, davacının çalışmakta iken işyeri çalışma kurallarına uymadığı, sorumlu bulunduğu görev yerini terk ederek işi savsakladığı ve üretim kaybına neden olması dolayısıyla hakkında defalarca tutanak tutulduğunu, davacının iş güvenliği hususunda eğitim sertifikası aldığını, ayrıca makine bölüm ile alakalı tüm emniyet tedbirleri ve çalışma şekli hususunda eğitim de aldığını, tutum ve davranışları nedeniyle haklı nedenle iş aktinin feshedildiğini, sendikal neden iddialarının doğru olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu, yapılan fesih işleminin geçerli nedene dayanmadığı ve sendikal nedenin de ispatlanamadığından bahisle davacının davalı … ‘ye iadesine, diğer davalı yönünden husumetten davanın reddine, işe iadenin maddi sonuçlarından sadece … ‘nin sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.
Somut olayda davacı işçinin iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayanmadığı ve davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu yönündeki tespit isabetli olup davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı temyizi yönünden ise;öncelikle sendikal nedenle iş sözleşmesinin feshedilip edilmediği üzerinde durulmalıdır.
Buna göre; davacının … İş Sendikasına üye olduğu, işyerinde davacı dışında … ve …’in de olmak üzere 4 işçinin üye olduğu, başkaca üye bulunmadığı, 4 işçinin üye olması nedeniyle işçi çoğunluğu sağlanamadığnıdan davalı işyerinde yetki talebinde bulunulmadığı ve akabinde bu 4 işçinin de işten çıkarıldığı anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca davacı ve arkadaşlarının sendikaya üye oldukları tarihten 2-3 ay kadar sonra birbirine yakın tarihlerde işten çıkarılmış olması, tanık beyanları ile sendika yazısından davalı işverenin, işyerinde sendikal örgütlenmeyi engellemeye yönelik davranışlarda bulunarak fesihleri gerçekleştirdiği ve böylece işyerinde sendika üyesi olan 4 işçiyi de işten çıkarmak suretiyle diğer işçilere sendikal faaliyetlerde bulunmalarının önüne geçmek suretiyle sendikal örgütlenmeyi engellediği sonucuna varılmakla Dairemizce somut olayda iş aktinin sendikal nedenle feshedildiği kabul edilmiştir.
İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği anlaşıldıktan sonra davalılar arasında muvazaa kabulüne rağmen kurulan hüküm hatalıdır. Muvazaalı bir hukuki muamele ile üçüncü kişinin ızrar edilmesi ona karşı bir haksız eylem niteliğindedir. Üçüncü kişiler muvazaa nedeniyle hakları halele uğratıldığı takdirde haksız fiil sorumluluğuna dayanarak muvazaalı hukuki işlemi yapan taraftan zararının tazminini isteyebilir. Haksız fiil işleyen kimse uygun illiyet bağı çevresine giren bütün zararlardan sorumludur. Ayrıca muvazaa sebebiyle akdin hükümsüzlüğünün ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması sayılan hallerde muvazaa ileri sürülemez.
Somut olayda iyiniyetli olan davacı işçiye karşı taraf olmadığı muvazaanın ileri sürülemeyeceği, akdin hükümsüzlüğünün davacıya karşı ileri sürülmesinin MK.’nun 2.maddesindeki iyiniyet kurallarına aykırı olması ve hiç kimsenin kendi hilesinden yararlanamayacağı ilkesi gereğince muvazaalı işlemi yapan davalı İsmail Çokeker’in davacının …’ne süresi içinde başvurması halinde hak kazanacağı 4 aya kadar ücret ve diğer haklarından, davacının … tarafından süresi içinde işe başlatılmaması halinde hakedeceği 4 aylık brüt ücreti tutarındaki tazminat alacağından daha açık bir anlatımla davalı … ‘in davacının iş akdini geçersiz nedenle feshi sonucuna bağlı yasal yaptırım sonucu doğan alacağından diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kabul edilmelidir. (HGK.’nun 03.12.2008 T. 2008/9-704 E, 2008/730 K. sayılı kararı)
Bu nedenle mahkemece davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve davacının baştan beri davalı … işçisi olduğu belirtilerek davalı … ‘ye işe iadesine karar verilmesi isabetli ise de kişinin kendi muvazaasından lehine sonuç çıkaramayacağı gözetilerek maddi sorumluluk açısından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmemesi hatalıdır.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarda açıklanan gerekçe ile;
1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.Davalı … tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının adı geçen işverenin işyerine İŞE İADESİNE,
3.Davacının iş sözleşmesi sendikal nedenle feshedildiğinden 6356 sayılı Yasanın 25/5 vd maddeleri uyarınca işe başlama ya da başlatmama şartına bağlı olmaksızın ödenmesi gereken tazminatın her iki davalının müştereken ve müteselsilen birlikte sorumlu olmak kaydı ile miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren 1 yıllık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4.Davacı işçinin işe iadesi için davalı … ‘ye süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5.Alınması gereken 27,70 TL harçtan, peşin alınan 24,30 TL harcın tenzili ile bakiye 3,40 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
6.Davacının yapmış olduğu 133,60 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7.Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT.’ne göre 1.500,00 TL avukatlık ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8.Kalan gider ve delil avansının ilgiliye iadesine,
9.Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının davalı …’ne yükletilmesine, 24.03.2015 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.