Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/20342 E. 2015/20048 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20342
KARAR NO : 2015/20048
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

Mahkemesi : Konya 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 18/09/2014
Numarası : 2013/111-2014/471

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı, davalı iş yerinde kaynakçı olarak çalışırken işverence haklı neden gösterilmeksizin iş akdine son verildiğini bu nedenle kıdem ve ihbar tazminatı ile ödenmeyen ücret alacağı için icra takibi başlattığını ve davalı yanca haksız olarak borca itiraz edildiğini iddia ederek haksız itirazın iptali ile takibin devamını ve % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının sebepsiz yere işi bıraktığını, hakkında devamsızlık tutanakları tutularak iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, tazminat şartlarının oluşmadığını ve herhangi bir ücret alacağı bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davacının iş akdinin devamsızlık nedeni ile sona erdirildiği gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatı alacağı yönünden itirazın iptali davasının ve icra inkar tazminatının reddine, ücret alacağı yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin hangi tarihte feshedildiği ve işverence yapılan feshin haklı nedene dayanıp dayanmadığı konularında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda, davacı iş sözleşmesinin 03.09.2012 tarihinde işverence haksız olarak feshedildiğini ve hak etmiş olduğu tazminatlarının ödenmediğini iddia etmektedir. Davalı işveren ise davacının iş yerini kendisinin terk ettiğini bu nedenle 04.09.2012, 05.09.2012, 06.09.2012, 07.09.2012 tarihlerinde devamsızlık yaptığı için iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur. Gerçekten davacının 21.09.2012 tarihinde Konya Çalışma ve İş Kurumu Müdürlüğüne yapmış olduğu başvuru neticesinde davacının iş akdinin feshinin kanuna uygun olarak yapılmadığı brüt ücret üzerinden 4 haftalık ücret tutarında ihbar tazminatı, hizmet süresi üzerinden kıdem tazminatı alacağının bulunduğu hususlarının tespit edilmiş olduğu 12.11.2012 tarihli iş müfettişlerinde düzenlenen rapordan anlaşılmaktadır. Ayrıca dinlenen davalı tanıklarından A.. Y.. “öğle vakti, evime geldi. Evimiz tek katlıdır. Bahçeye çıktım, işten çıkarttıklarını tazminatını vermelerini istedi, ben kimin işten çıkarttığını sordum, Mehmet beyin çıkarttığını söyledi, Selim’e neden yöneldiğini sordum, muhatabım Selim dedi. eğer tazminatı ödemezler ise Selim’in birden fazla kadınla ilişkisi olduğunu, bu hususun Selim’in eşi ile kayınpederine söyleyeceğini belirtilerek bana şantaj yaptı”, L.. A.. “Ahmet adlı arkadaşla kavga etmişti. Ahmet’in başını yarmıştı. Daha sonra ara bulundu, birkaç kişiyle de konuşmuyordu, çıkacağını söyledi, patronlar Mehmet ve Selim o zaman çık dediler. Ben bu konuşmayı duymadım daha sonra davacının kendisinin çıktığını duydum”, K.. Z.. ise “davacı da kaynakçıydı ara sıra şoförlük yapıyordu, muhasebeci içeride bulunan 300,00 – 400,00 TL borcunu kesince kendisi işten ayrıldı” şeklinde beyanlarda bulunarak fesih konusunda birbiri ile çelişkili beyanlarda bulunmuşlardır. Tüm dosya kapsamı itibari ile iş akdinin 03.09.2012 tarihinde davalı işverence haksız nedenle feshedildiği sabit olduğundan kıdem ve ihbar tazminatı alacağı yönünden itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,
21/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.