Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/20341 E. 2015/20047 K. 21.10.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20341
KARAR NO : 2015/20047
KARAR TARİHİ : 21.10.2015

Mahkemesi : Konya 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 18/09/2014
Numarası : 2011/837-2014/469

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, iş akdinin haksız nedenle sona erdirildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil, yıllık izin ve ödenmeyen ücret alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme, ihbar tazminatının kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında davacı işçinin ödenmeyen ücret alacaklarının hüküm altına alınıp alınmayacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut olayda davacı bazı ücret alacaklarının ödenmediğini iddia etmiştir. Ücretin ödendiğinin ispat yükü işverene düşmektedir. Davacının ödenmeyen ücret alacağı olup olmadığının tespiti için öncelikle davacıya hangi ayların ücretini alamadığının sorulması ve davacının belirttiği bu ayların ücretinin ödenip ödenmediği konusunda işverenden bu aylar için ödeme belgeleri istenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Eksik inceleme ve araştırma ile ücret isteminin reddi hatalıdır.
3-Taraflar arasında davacının fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücret alacağının bulunup bulunmadığı da ihtilaflıdır.
Fazla mesai yaptığının ve ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışıldığının ispat yükü işçiye, çalışma olgusunun ispatlanması halinde ücretlerinin ödendiğini ispat yükü ise işverene düşmektedir.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların tanık beyanlarıyla sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalarda bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Somut olayda davacı dava dilekçesi ile fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücret alacağı talebinde bulunmuş ancak mahkemece dosyada toplanan delillerle davacının fazla mesai alacağı bulunmadığı ve ulusal bayram ve genel tatil çalışmasının olmadığı gerekçesiyle fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücret talebinin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında dinlenen davacı tanığı beyanında davacının amcasının oğlu olduğunu davalı şirkette birlikte çalıştıklarını, günlük 15 saatten fazla çalıştıklarını ve hafta sonu hep çalıştıklarını, diğer davacı tanığı ise davalı iş yerinde çalışmadığını komşu taşocağında çalıştığını, nasıl çalışıldığını, haftada kaç gün çalıştıklarını ve dini bayramlarda ve ulusal bayramlarda çalışıp çalışmadıklarını bilmediğini belirtmiştir. Davalı tanıkları ise beyanlarında davacının sabah 08.00 akşam 18.00 saatleri arasında gece vardiyasında 22.00 ile 06.00 saatleri arasında çalıştığını ve dini bayramlarda çalışılmadığını milli bayramlarda çalışıldığını belirtmişlerdir. Tüm tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde davalı tanık beyanlarına göre davacının fazla mesai yaptığı ve milli bayramlarda çalıştığı anlaşılmaktadır. Davalı işverence bu çalışmaların karşılığının ödendiği de ispat edilememiştir. Mahkemece yapılacak iş, davalı tanık beyanlarına göre fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücret alacaklarının hesaplattırılıp hüküm altına alınması gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
O halde davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.