Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/19254 E. 2015/13028 K. 25.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19254
KARAR NO : 2015/13028
KARAR TARİHİ : 25.06.2015

Mahkemesi : Asliye Hukuk Mahkemesi
(İş Mahkemesi Sıfatıyla)
Dava Türü : Alacak

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, iş akdinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini,hak edilen işçilik alacaklarının kendisine ödenmediğini belirterek bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı, davacının taleplerinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, bu kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 11.12.2013 tarih ve 2013/13744 – 2013/21800 E-K sayılı ilamı ile davalının sair temyiz itirazlarının reddi ve ‘…Somut olayda mahkemece davacının yaz aylarında 6 gün boyunca 08.00-17.00 saatleri arasında çalışarak haftada 3 saat, kışın ise Ekim-Mart ayları arasında 7 gün 08.00-22.00 saatleri arasında çalışma yaparak haftada 39 saat fazla mesai yaptığı belirtilerek fazla mesai alacağı hüküm altına alınmıştır. Tüm dosya kapsamından, davacının mesai saatinde temizlik, çöp toplama ve bahçe işleri yaptığı, ayrıca kışın kömürlü merkezi sistemin kaloriferini yaktığı anlaşılmaktadır. Davacının yaptığı işin niteliği gereği serbest zamanının çok fazla olduğu, aynı binada oturması nedeniyle iş hayatıyla sosyal hayatının iç içe girdiği ve uzun mesai saatinin tamamını çalışarak geçirmediği açıktır. Yani davacının uyuma saatleri dışında kalan tüm vaktini sitede çalışarak geçirdiği gibi bir kabule varılamaz. Bu nedenle davacının kış döneminde günlük 3 saat fazla mesai yaptığının kabul edilmesi uygun olacaktır.
Ayrıca davacının kış dönemi çalışmasında hem hafta tatili alacağı kabul edilmiş hem de aynı çalışması fazla mesai alacağı hesaplanmasında hesaba katılmıştır. Hafta tatili çalışmasında sadece günlük 7.5 saati geçen çalışmanın fazla mesai alacağına dahil edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle davacının fazla mesai alacağı hesaplaması hatalı olmuştur…’ gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma sonrası Mahkemece 3.7.2014 tarihli duruşmada bozma kararına uyma kararı verilmiş, bozma kararına uyulmasına karar verilmesine karşın; aynı davalıya karşı açılan aynı nitelikteki dava sonucu yapılan temyiz incelemesi üzerine Dairemizce verilen 2013/13151 Esas 2013/20553 Karar sayılı bozma ilamının uygulamada birliğin sağlanması amacıyla bu dava dosyası bakımından da esas alınması gerekeceğinden bahisle diğer dosyaya ilişkin bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılmıştır.
Öncelikle belirtilmelidir ki; 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da açıkça vurgulandığı üzere;
Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, mahkeme yönünden; bozma kararında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılarak, kararda açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde hüküm kurmak yükümlülüğü doğar. Bu hukuki aşama “usulü kazanılmış hak” olarak adlandırılır. Bu hukuki kurum mahkemeye; hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararındaki esaslar ve yerine getirilmesi istenilen hususlar kapsamında, yargılama usulünün, davanın sürüncemede kalmaması ve en az maliyetle bir an önce bitirilmesi amacına yönelik “usûl ekonomisi ilkesi” çerçevesindeki hükümleri ışığında, uyulan bozma kararı gereğinin yerine, tam olarak getirilmemesi gerekçesiyle ikinci kez “BOZULMASINA” sebebiyet vermeyecek şekilde, özenle işlem yapmak ve hüküm kurmak zorunluluğunu getirir.
Uzun yıllardan beri Yargıtay’ın kökleşmiş, sapma göstermeyen uygulamaları ve öğretide benimsenen usulü kazanılmış hak müessesesi, usul hukukunun dayandığı vazgeçilmez ana temellerinden biridir.
Mahkemece, Dairemizin 11.12.2013 tarih ve 2013/13744 – 2013/21800 E-K sayılı bozma ilamına uyma kararı verilmekle davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşturulmuştur. Bu sebeple uygulama birliği gerekçesi ile uyma kararı verilen bozma ilamı dışındaki bir bozma ilamına dayanılarak karar verilmesi hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA,bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz nedenlerinin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine, 25.6.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.