Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2014/18290 E. 2015/12814 K. 22.06.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/18290
KARAR NO : 2015/12814
KARAR TARİHİ : 22.06.2015

Mahkemesi : İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı … Vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
I-Davacı, asıl işveren ..’nin ..’nde bulunan işyerinde güvenlik elemanı olarak 10/02/2010-01/12/2011 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından sona erdirildiğini öne sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla mesai, resmi tatil ücretinin ödetilmesini istemiştir.
Davalı .., davacının diğer davalı şirketin işçisi olduğunu, diğer davalı şirket ile alt işveren-asıl işveren ilişkisi bulunmadığını savunarak husumet itirazında bulunmuştur.
Mahkemece, davalı işverenin feshin geçerli nedenle yapıldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Anayasanın 141.’nci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297’nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrasının birbirine aykırı olmaması gerekir.
Somut olayda Mahkemece, kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında %20 oranında hakkaniyet indirimi yapılmak suretiyle fazla mesai ücretine hükmedilmiş ise de, kararın gerekçesinde fazla mesai ücretine % 30 oranında hakkaniyet indirimi uygulandığından bahsedilmek suretiyle hüküm fıkrası ile kararın gerekçesi arasında çelişki yaratılmış olup bu durum bozma nedenidir.
II-Kabule göre de;
1-Somut olayda davalı tarafça dosyaya, davacının 2011 yılına ait yıllık iznini 01/08/2011-14/08/2011 tarihleri arası kullanmak istediğini bildirir 16/06/2011 tarihli izin talep dilekçesi sunulmuştur.Bu belge ile, davacının yıllık izin talebinin işverence onaylanıp onaylanmadığı bilinemeyeceğinden bahisle davacının kıdemine göre 14 gün yıllık izne hak kazandığı gerekçesiyle yıllık izin alacağına hükmedilmiştir.
Davacı tanıklarından .., davacının 14 gün yıllık izin kullandığını, Bedri Umul, davacının biraz yıllık izin yaptığını, süresini hatırlamadığını, .. ise, yıllık izinlerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı isticvap edilerek izin talep dilekçesi ile ilgili beyanına başvurmak, ayrıca davacıya ait tüm ücret bordroları getirtilerek izin talep edilen döneme ait bordro incelenerek davacının yıllık izinde olup olmadığının tespiti suretiyle çıkacak sonuca göre yıllık izin alacağı talebi hakkında karar verilmesi gerekirken mahkemece bu belge dikkate alınmadan ve bu konuda araştırma yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2-Somut olayda, güvenlik görevlisi olarak çalışan davacının tanık beyanlarına göre, bilirkişi tarafından 12 saat çalışıp 24 saat dinlenme şeklinde bir nöbette gece, bir nöbette gündüz çalıştığı, fazla mesai hesabı yaparken 7,5 saat aşan tüm çalışmalarını fazla mesai kabulü ile gece nöbetleri yönünden haftalık 10,5 saat mesai yaptığının kabulü ile hesaplama yapılmıştır. Ancak İş Kanununun 69.madde düzenlemesine göre gece çalışması saat 20.00-06.00 saatleri arasında kalan zaman dilimini ifade eder. Bu da 10 saatlik süredir 1 saat ara dinlenmesinin düşülmesi ile kalan 9.0 saat çalışma süresinden normal çalışma süresi olan 7.5 saatin çıkarılması sonrasında 1,5 saat fazla mesai yapılması mümkündür. Davacının 12 saat çalışma 24 saat dinlenme usulüne göre çalışmasında normal mesai süresi aşılmadığından sadece davacının gece çalışmalarından kaynaklanan günlük 1,5 saatlik fazla mesainin hesabı gerekirken haftalık 10,5 saat fazla mesai hesabı yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı …’nin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı …’ne iadesine, 22/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.