Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2013/25389 E. 2013/20439 K. 27.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/25389
KARAR NO : 2013/20439
KARAR TARİHİ : 27.11.2013

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davalı işverene ait işyerinde ambar şefi olarak çalışan davacı işçinin iş sözleşmesinin haklı ve geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı işveren vekili, davacının görevinde elzem bir program olan … programına uyum sağlayamadığını ve bu program hakkındaki eksiklerini bir türlü gideremediği ve çalıştığı süre zarfında izinsiz olarak işe gelmemeyi alışkanlık haline getirmesi nedeniyle iş akdinin feshedildiğini davacıya kıdem ve ihbar tazminatının ödendiğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davacı hakkında 2010-2011 yılları arasında en son 10/11/2011 ve 05/11/2011 tarihinde işe gelmediğinden bahisle tutanak tutulduğu ve 18/11/2011 tarihinde iş akdine son verildiği, İş Kanununda haklı nedenle fesih için 6 günlük hak düşürücü süre öngörülmesine rağmen geçerli fesih için herhangi bir hak düşürücü süre öngörülmediği ancak Yargıtay içtihatları ile geçerli fesih için makul süre içinde sözleşmenin feshedilebileceğinin kabul edildiği, davacının yapmış olduğu devamsızlıkların işyerinin düzenini bozucu nitelikte olduğu ve iş akdinin devamını davalı işveren yönünden çekilmez hale getirdiği, bunun geçerli bir fesih nedeni olduğu ve en son yapmış olduğu devamsızlıktan sonra makul süre içerisinde iş akdine son verildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenlerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi, tekrarlaması rizikosundan kaçınmaktır. İşçinin davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı gerekir. İşçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih nedeninden de bahsedilemez.
İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan nedenler, aynı Yasanın 25. maddesinde belirtilen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen nedenlerdir. İşçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan nedenlerde, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli nedenlere dayandığını kabul etmek gerekecektir.
Somut olayda işverence yazılı fesih bildiriminde bulunulmaksızın fesih yapıldığı, davacıya ihbar tazminatı ödemesi yapılarak, ibranamede ve işten çıkış bildirgesinde “04” çıkış kodu (belirsiz süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı sebep bildirilmeden feshi) gösterildiği dosya kapsamından anlaşılmıştır.
Davalı işveren; cevap dilekçesinde davacının iş akdini fesih sebebi olarak belirttiği… Programına uyum sağlayamadığına dair herhangi bir işyeri kaydı ve delil sunmamış bu fesih nedeni davalı tarafça ispat edilememiştir. Diğer fesih sebebi olarak bahsedilen davacının devamsızlıkları yönünden ise; davacının devamsızlık yaptığı iddia edilen tarihlerden 15.07.2010 tarihi davacının iş sözleşmesini imzaladığı tarihtir. Ayrıca bu tarihte davacının oryantasyon eğitimine tabi tutulduğuna dair belge de davalı tarafça ibraz edilmiştir. Yine davalı taraf bu tarihten itibaren 28.07.2010 tarihine kadar devamsızlık tutanakları tutmuştur. Davacının işe yeni girdiği ilk 15 gün işe gitmemesi hayatın olağan akışına da uygun düşmemektedir.
2013/25389-2013/20439 S.3

Ayrıca yine devamsızlık tutanağı mevcut olan 21.09.2010 tarihinde davacı 20-24.09.2010 tarihleri arası Kalite… Yönetim Standartları Temel Eğitimine yönelik Sertifika programına katılarak sertifikasını almıştır. Davalı tarafça iddia edilen devamsızlıklar nedeniyle davacının hiçbir şekilde savunmasının alınmadığı ve dosyadaki devamsızlık tutanaklarının düzenleniş şekli itibariyle de işyeri yetkilileri tarafından her zaman düzenlenebilecek belgelerden olduğu anlaşıldığından devamsızlık tutanaklarına itibar edilemeyeceği ve hizmet cetvelinde de her ay 30 gün üzerinden sigortalı gösterilmiş olduğu da gözönünde bulundurularak davacının çalıştığı süre boyunca birçok kez devamsızlık yaptığının kabulü mümkün görülmediğinden davalının iddia ettiği fesih sebepleri ispatlanamadığından davanın kabulüne karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. Davanın kabulüne; davalı işverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine, işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücretinin davacının 4 aylık brüt ücreti tutarında belirlenmesi gerekmiştir.
4857 sayılı İş Yasasının 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,
3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 4 (dört) aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE,
4-Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Alınması gereken 24,30 TL harçtan peşin alınan 18.40 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.90 TL harç giderinin davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
6-Davacının yapmış olduğu 162.70 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre 1.320,00 TL ücreti avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2013/25389-2013/20439 S.4

8-Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
9-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davacıya iadesine, 27.11.2013 gününde oybirliğiyle KESİN olarak karar verildi.