Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2010/6480 E. 2011/4660 K. 06.07.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/6480
KARAR NO : 2011/4660
KARAR TARİHİ : 06.07.2011

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında dava konusu 310 ada 23 parsel sayılı 4380,21 m2 yüzölçümündeki taşınmaz bağışlamaya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanılarak davalı … adına tespit edilmiştir. Davacı …, Mart 1290 tarih, 9/18, 9/19, 9/20 varak sayılı tapu kayıtlarının tedavül yoluyla oluşan Ağustos 1326 tarih, 2, 3, 4 ve Şubat 1962 tarih, 1, 2, 3, 4 ve 5 sayılı tapu kayıtlarına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi davalı … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafın tutunduğu dava dışı taşınmazlara yüzölçümü ile revizyon gören değişebilir ve genişletilmeye elverişli sınırlı, kapsamlarının 3402 sayılı Kadastro Kanununun 20. maddesi hükmü uyarınca yüzölçümü ile belirlenmesi zorunlu bulunan tapu kayıtlarının dava ve temyize konu taşınmazı kapsamadığı, taşınmaz üzerinde bir insan ömrüne ulaşan süre ve malik sıfatı ile çekişmesiz ve aralıksız olarak zilyet bulunan davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği, bir an için tapu kaydının taşınmazı kapsadığı düşünülse dahi, 4342 sayılı Mera Kanununun 36. maddesi hükmü ile Medeni Kanunun yürürlüğe girdiği 4 Ekim 1926 tarihinden önce yürürlükte bulunan ve Medeni Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin Medeni Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra da yürürlükte olduğu kabul edilen …., 1274 tarihli Arazi Kanunnamesinin 20 ve 78. madde hükümleri dikkate alındığında, davalı tarafın taşınmaz üzerinde sürdürdüğü zilyetliğin Arazi Kanunnamesinin 20. maddesi hükmünde öngörülen süreye ulaştığı, davalı taraf yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-c maddesi hükmünde öngörülen mülk edinme koşullarının da gerçekleştiği mahkemece yapılan keşif ve uygulama, toplanıp değerlendirilen deliller ile Kadastro Mahkemesinin 1996/11 esas sayılı dava dosyası içeriği ile belirlenmiştir. Ayrıca davacı taraf öne sürdüğü iddiaları ve davalı tarafın savunmasının aksini de kanıtlayamamıştır.
Mahkemece bu olgular dikkate alınarak verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığından davacı …’nın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, peşin alınan harcın mahsubu ile geriye kalan 6,85 TL harcın hükmü temyiz davacıdan alınmasına, 06.07.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.