Yargıtay Kararı 7. Hukuk Dairesi 2010/4497 E. 2011/4876 K. 12.07.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/4497
KARAR NO : 2011/4876
KARAR TARİHİ : 12.07.2011

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Kadastro sırasında dava konusu 4, 51, 1100, 1975, 1963, 2416, 2436, 2437, 2466, 2681, 2892 parsel sayılı sırasıyla 978 m2, 4180 m2, 6900 m2, 3950 m2, 7275 m2, 584 m2, 4962 m2, 2674 m2, 1876 m2, 652 m2 ve 1916 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar davalı olduklarından bahisle malik haneleri açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı … vergi kaydına, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davalılar …., ve arkadaşları, ….., Köyü Tüzel Kişiliği ve Hazine aleyhine açtığı tescil davası görevsizlik kararı verilerek Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece davacının davasının kabulüne, 4, 51, 1100, 1975, 1963, 2416, 2436, 2437, 2466, 2681, 2892 parsel sayılı taşınmazların … mirasçıları adına payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı … vergi kaydına, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, mahkemece dava konusu taşınmazlara davacı tarafın dayandığı vergi kayıtlarının uyduğu, taşınmazlar üzerinde … mirasçıları yararına 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesi hükmünde öngörülen kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da, yapılan araştırma soruşturma hüküm vermeye yeterli olmadığı gibi çekişmeli taşınmaz keşifte mahkemece görülüp gözlenmediği, gözlem keşif tutanağına yansıtılmadığından hükme dayanak yapılan uzman ziraatçi bilirkişi raporu ile yerel bilirkişi anlatımı denetlenmemiş, ziraat bilirkişisi dava konusu 4 ve 51 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde uzun yıllardır tarım yapılmadığını, orman vejetasyonu olduğunu, 1975 parsel sayılı taşınmaz üzerinde uzun yıllardır tarım yapılmadığını bildirdiği halde mahalli bilirkişi beyanı ile bilirkişi raporu arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulduğu gibi, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazlara ait kadastro tutanaklarının tümü getirtilerek varsa dayanağı belgelerin dava konusu taşınmaz yönünü ne okuduğu üzerinde durulmamış, komşu parsel denetimi yapılmamıştır.
O halde, mahkemece sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için öncelikle usulün 276. maddesi hükmü göz önüne alınarak yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, yerel ve uzman bilirkişi, tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıklar hazır olduğu halde ve dava konusu taşınmazlara dıştan komşu taşınmazların tümünün tespit tutanakları varsa dayanağı kayıtlar davalı iseler dava dosyaları da getirtildikten sonra çekişmeli taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişiden ve tanıklardan dava konusu taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıç günü, süresi ve sürdürülüş biçimi ile dava konusu taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime kaldığı yolunda yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrı ayrı olaylara dayalı bilgiler alınmalı, komşu taşınmazların varsa dayanakları belgelerin dava konusu taşınmazlara uyduğu belirtilen vergi kayıtlarını okuyup okumadığı üzerinde durularak tutunulan vergi kayıtlarının kapsamı belirlenmeli, bundan sonra tespitte saptanan maddi ve hukuki olgu dikkate alınarak 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi heyeti, fotoğrafçı ve mahkeme heyeti hazır olduğu halde taşınmazın tümü birlikte gezilip görülmeli ve gözlenmeli, gözlem keşif tutanağına aynen yansıtılmalı, özellikle, taşınmazın meyil durumu, toprak yapısı, fiziksel durumu, dıştan komşu taşınmazların tümünün toprak yapısı ile mukayese edilmeli, sözü edilen bulgularda keşif tutanağına aynen yansıtılmalı, fotoğrafları çekilmeli, adına tescile karar verilen … ve mirasçılarının aynı çalışma alanı içerisinde ilgili ya da ilgililer adına kayıtsız ve belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla başkaca taşınmaz mal tespit yada tescil edilip edilmediği Kadastro Müdürlüğü, Tapu Sicil Müdürlüğü ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulup saptanmalı, tespit edilen taşınmazlar varsa sözü edilen taşınmazların tespit tutanakları ve varsa dayanakları kayıtlar, davalı iseler dava dosyaları getirtilmeli, yerel bilirkişi ve tanıklar ile tutanak bilirkişilerinin beyanları bu doğrultuda çeliştiği takdirde taşınmazın başında adı geçenler ayrı ayrı dinlenerek çelişki duraksamasız giderilmeli, uzman ziraatçi bilirkişi heyetinden gözlemi yansıtacak biçimde ayrıntılı, gerekçeli, uzman bilirkişi ve fen memurundan keşfi izlemeye yerel bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye elverecek biçimde ayrı ayrı rapor alınmalı, hükme dayanak yapılan uzman ziraatçi raporu ile gözlem sonucu alınacak rapor arasında bilimsel bulgular yönünden çelişki var ise duraksamasız giderilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu olgular göz ardı edilerek yetersiz araştırma ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı Hazine’nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.07.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.