Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2023/7871 E. 2023/6335 K. 15.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/7871
KARAR NO : 2023/6335
KARAR TARİHİ : 15.06.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/879 E., 2022/866 K.
SUÇ : 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Düşme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenmiştir.

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 Kanun’un 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. TEMYİZ SEBEPLERİ
Suçtan zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vekilinin temyiz isteği, sanık hakkında verilen düşme kararının usul ve kanuna aykırı olması nedeniyle hükmün bozulması gerektiğine ilişkindir.

II. GEREKÇE
1.Hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın denetim süresi içinde işlediği kasıtlı bir suçtan dolayı mahkûm olması üzerine dosyayı ele alan mahkemece taraflar haberdar edilerek duruşma açılması gerektiği gözetilmeden tensiple dosya üzerinden hüküm kurulmuş ise de, sanık hakkında isnat edilen eylem için 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56 ncı maddesinin dördüncü fıkrası delaletiyle aynı Kanun’un 63 üncü maddesinin onuncu fıkrasında öngörülen cezanın türü ve miktarı açısından 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve aynı Kanun’un 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince eylemin 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi, 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği suçun işlendiği 09.02.2008 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğunun anlaşılması nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı sebebiyle verilen düşme kararının netice itibarıyla … olduğu anlaşıldığından, suçtan zarar gören vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

III. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Siirt 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.12.2022 tarihli ve 2022/879 Esas, 2022/866 Karar sayılı kararında suçtan zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden suçtan zarar gören Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye kısmen uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

15.06.2023 tarihinde karar verildi.