Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2023/5201 E. 2023/4949 K. 17.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/5201
KARAR NO : 2023/4949
KARAR TARİHİ : 17.05.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/803 E., 2022/634 K.
SUÇ : 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Zamanaşımı nedeniyle düşme
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 … maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 … maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 13.03.2014 tarihli ve 2010/267 Esas, 2014/141 Karar sayılı kararı ile sanığın (mülga) 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu’nun (1447 sayılı Kanun) 12 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca neticeten 2 yıl 6 … hapis ve 25.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.Anılan kararın sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin

28.04.2016 tarihli ve 2015/34093 Esas, 2016/16773 Karar sayılı kararı ile;
“Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan 1447 sayılı Kanun’un 12. maddesinde düzenlenen suçun uzlaşmaya tabi olması karşısında, uzlaşma önerisinde bulunulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve sanığın yakalanması üzerine alınan 21.08.2013 tarihli beyanında; savunmasını esas mahkemesinde yapacağını belirtmesine karşın, esas mahkemesince sorgusu yapılmadan hüküm kurularak savunma hakkının kısıtlanması” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

3.Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.10.2017 tarihli ve 2016/348 Esas, 2017/481 Karar sayılı kararı ile uzlaşmanın sağlanamadığından bahisle sanığın 1447 sayılı Ticari İşletme Rehni Kanunu’nun (1447 sayılı Kanun) 12 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca neticeten 2 yıl 6 … hapis ve 25.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4.Anılan bu kararın da sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 22.12.2017 tarihli ve 2017/6078 Esas, 2017/11528 Karar sayılı kararı ile sanık müdafiinin temyiz isteminin süre yönünden reddine karar verilmiştir.

5.Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.10.2017 tarihli ve 2016/348 Esas, 2017/481 Karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 17.06.2020 tarihli ve 2020/1937 Esas, 2020/7046 Karar sayılı kararı ile sanığın savunma hakkının kısıtlandığından bahisle 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca bozulmasına karar verilmiştir.

6.Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.10.2022 tarihli ve 2020/803 Esas, 2022/634 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz sebepleri; dava zamanaşımı süresinin dolmadığına, yerel Mahkemece verilen düşme kararının hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yürütülen soruşturma neticesinde, sanığın 1447 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

IV. GEREKÇE
1.Sanığın yargılama konusu eylemi için 1447 sayılı Kanun’un 12 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre davanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.

2.Hukuki Süreç başlığı altında açıklandığı üzere, Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 22.12.2017 tarihli kararı ile temyiz isteminin reddine karar verilmesi sebebiyle Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 03.10.2017 tarihli mahkûmiyet hükmü kesinleşmiştir. Ancak Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 17.06.2020 tarihli kararı ile 03.10.2017 tarihli mahkûmiyet hükmünün

kanun yararına bozulduğu ve bu şekilde yeniden derdest hale gelen dava dosyası yönünden uzatılmış zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı, zira 03.10.2017 tarihli mahkûmiyet hükmünün kesinleştiği tarih ile kanun yararına bozma kararının verildiği tarih arasında geçen sürenin dava zamanaşımının hesaplanmasında göz önünde bulundurulmayacağı anlaşılmakla, yargılamaya devam edilerek bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde düşme kararı verilmesi kanuna aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Küçükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.10.2022 tarihli ve 2020/803 Esas, 2022/634 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 … maddesinin birinci fıkrası gereği Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

11.05.2023 tarihinde karar verildi.