Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2023/4339 E. 2023/5224 K. 24.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/4339
KARAR NO : 2023/5224
KARAR TARİHİ : 24.05.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi, nakil aracının iadesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul 57. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.04.2015 tarihli 2013/671 Esas, 2015/135 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin onikinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 58 inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları, 52 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca 1 yıl 8 … hapis cezası ve 80,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.İstanbul 57. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.04.2015 tarihli kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 18.05.2021 tarihli ve 2018/16956 Esas, 2021/6093 Karar sayılı ilâmıyla; sanığın savunma hakkının kısıtlanması ile 15.04.2020’de yürürlüğe giren 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tebdirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile sanık lehine getirilen düzenlemelerin yerel mahkemece değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3.İstanbul 57. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.09.2022 tarihli ve 2021/843 Esas, 2022/789 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onbirinci ve onuncu fıkraları delaleti ile anılan Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları ile 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca hapisten çevrilen 6.000,00 TL adlî para cezası ve gün karşılığı 80,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu kaçak akaryakıtın müsaderesine ve nakil aracının iadesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanın …’in temyiz sebepleri; hakkında lehine olan hükümlerin ve şüpheden sanık yararlanır ilkesinin uygulanmadığına, suça konu eşya muteviyatının gemi haznesinde kalan sintine olduğuna, numune alındığı tarihte atık yağlarda ulusal marker uygulamasının bulunmadığına ve kaçak akaryakıt taşıdığına dair dosyada somut delil bulunmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre; Balık Hali içerisinde akaryakıt kaçakçılığı yaptığından şüphelenilen bir araç olduğunun bildirilmesi üzerine kolluk görevlilerince olay yerine intikal edildiği, belirtilen yerde park halinde bulunan … isimli şahıs adına kayıtlı … plakalı aracın içerisi kontrol edildiğinde plastik bidonlarda kaçak akaryakıt olduğunun belirlendiği, aracın yanına kimsenin gelmemesi üzerine görevlilerce aracın çekici yardımı ile Kumkapı Polis Merkezine getirildiği ve araç içerisi kontrol edildiğinde sanık …’e ait … belgesi ile 500 kg kaçak akaryakıt ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Sanık …’in aşamalarda … plakalı aracı olaydan önce …’dan satın aldığını, yine olaydan önce açık kimlik bilgilerini ve adresini bilmediği … Camcı isimli şahsa kiraladığını ve araçta ele geçen akaryakıt ile ilgisinin bulunmadığını beyan ettiği belirlenmiştir.

3.Suçta kullanılan nakil aracına ilişkin ruhsat sureti, malen sorumlu … ile …’ın beyanları dava dosyasında mevcuttur.

4.Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildiği saptanmıştır.

IV. GEREKÇE
15.04.2012 tarihinde 155 Haber Merkezi tarafından Kumkapı Balık Hali içerisinde otopark alanında akaryakıt kaçakçılığı yaptığından şüphelenilen bir araç olduğu anons edilmesi üzerine kolluk görevlilerince yapılan kontrolde bahsi geçen kapalı kasa aracın şoför kapısının açık olduğu, diğer
kapıların ve bagaj kapağının kapalı olduğunun görüldüğü, açık olan şoför kapısından bakıldığında içeriden akaryakıt kokusunun geldiği ve buradan arka koltuğa geçildiğinde bagaj kısmında içerisinde akaryakıt olduğu değerlendirilen bidonların görüldüğü, araç sürücüsünün çevrede bulunabileceği düşüncesi ile saat 02.30’dan 06.15’e kadar beklendiği, aracı almaya gelen kimsenin olmaması üzerine aracın içerisine girilerek araca ait ruhsat ile sanık …’e ait … belgesi ele geçirildiği, çekici marifeti ile araç Kumkapı Polis Merkezi Amirliği’ne intikal ettirilerek burada yapılan aramada 500 kilogram akaryakıt ele geçirilen olayda,
5271 sayılı Kanun’un 206 ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi, 271 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 230 uncu maddesinin birinci fıkrası hukuka uygun surette elde edilen delillerin kullanılabileceği, kanuna aykırı elde edilenlerin ise hükme esas alınamayacağı şeklinde açık düzenlemeleri içermektedir.
Adlî aramaların nasıl yapılacağını düzenleyen 5271 sayılı Kanun’un 116 ncı maddesi arama kararı verilebilmesi için makul şüphenin bulunması ve aynı Kanun’un 119 uncu maddesi aramanın, hakim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı takdirde, kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlilerince yapılabileceği biçimindedir. Bu koşullara uyulmadan yapılan arama kanuna aykırıdır.
Dosya kapsamına göre; Sulh Ceza Mahkemesinden alınan arama kararı olmadığı gibi, Cumhuriyet savcısı tarafından gecikmesinde sakınca bulunduğundan bahisle verilmiş yazılı bir arama izni bulunmadığı, usûlüne uygun arama kararı alınmadan kolluk gücü tarafından yapılan aramanın usûl ve yasaya aykırı olduğu, sanık … aşamalardaki savunmalarında ele geçen akaryakıtın kendisine ait olmadığını beyan etmiş olup usûlsüz arama sonucu kanuna aykırı olarak elde edilen delil (eşya) dışında sanığın mahkûmiyetini gerektirecek başka bir delil de elde edilemediği gözetildiğinde, beraati yerine yazılı gerekçeyle mahkûmiyetine karar verilmesi nedeniyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle İstanbul 57. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.09.2022 tarihli ve 2021/843 Esas, 2022/789 Karar sayılı kararına yönelik sanık …’in temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

24.05.2023 tarihinde karar verildi.