Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2023/2117 E. 2023/5288 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2117
KARAR NO : 2023/5288
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak akaryakıt ve naklinde kullanılan teknenin müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İstanbul 56. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.03.2015 tarihli ve 2014/327 Esas, 2015/96 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu’nun (5015 sayılı Kanun) Ek 5 inci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, aynı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58 inci maddesinin altıncı fıkrası ve 5015 sayılı Kanun’un Ek 5 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl hapis ve 5 gün karşılığı 100,00
TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, kaçak akaryakıt ve naklinde kullanılan teknenin müsaderesine karar verilmiştir.

2.Anılan kararın sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin, 23.09.2020 tarihli ve 2017/13818 Esas, 2020/13248 Karar sayılı ilâmıyla;
“…Suç tarihinde yürürlükte olan 5015 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11-son maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22 ve 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,…” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3.İstanbul 56. Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.07.2021 tarihli ve 2020/1129 Esas, 2021/784 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrası delaletiyle aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları, 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, aynı Kanun’un 53 üncü maddesi, 58 inci maddesinin altıncı fıkrası ve 5015 sayılı Kanun’un Ek 5 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1 yıl hapis ve 2 gün karşılığı 40,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, kaçak akaryakıt ve naklinde kullanılan teknenin müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği, hükümde yanlışlıkların olduğuna, ifadesi alınırken dosyaları karıştırdığına, karara itiraz ettiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre, suç tarihinde saat 00.20 sıralarında haber merkezinin sahil kesiminde kaçak akaryakıt aktarımı yapıldığına dair anonsuna istinaden, kolluk görevlileri tarafından bahse konu yere intikal edildiğinde, sanığın görevlileri görmesi üzerine 5 metre uzunluğundaki filika tabir edilen isimsiz teknenin üzerinden denize atladığı, denizde yüzerek kaçmaya çalıştığı, ancak kolluk görevlilerinin de yardımıyla karaya çıkarak yakalandığı, filika tabir edilen tekne kontrol edildiğinde, teknenin yarısına kadar havuz şeklinde bir bölüm yapıldığı ve içerisinde 300 kg kaçak akaryakıt bulunduğu, yine teknenin içerisinde pompa tertibatı ile bu pompaya bağlı 20 metre uzunluğunda tekneden karaya … uzanan hortum ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Dosya kapsamında bulunan 09.06.2011 tarihli kaçak petrol tespit ve el koyma tutanağına göre, suça konu akaryakıtın cinsinin motorin, ulusal marker kontrol sonucunun geçersiz olduğu tespit edilmiştir.

3.Suça konu akaryakıt için düzenlenen TÜBİTAK-MAM raporunda, alınan motorin numunesinin ulusal marker seviyesinin geçersiz, teknik düzenlemede yer alan özelliklere aykırı olduğu bildirilmiştir.

4.Sanık 25.02.2021 tarihinde yakalama mahkemesinde alınan savunmasında, ele geçen akaryakıtın kendisine ait olduğunu, akaryakıtı gemideki işlerine yardımcı olduğu kişilerin kendisine verdiğini,
yaklaşık 300 kg akaryakıt biriktiğini, üzerine atılı suçlamayı bu şekilde kabul ettiğini beyan etmiştir.

5.Sanığa soruşturma aşamasında 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince etkin pişmanlık hususunda ihtarat yapılmamıştır. Bozma üzerine yargılama aşamasında ise indirim oranı 1/3 olarak bildirilerek ihtarat yapılmıştır.

IV. GEREKÇE
Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, sanığın aşağıda yer alan hukuka aykırılıklar dışındaki sübuta yönelen temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

1.5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının “Yedinci fıkrası hariç, 3 üncü maddede tanımlanan suçlardan birini işlemiş olan kişi, etkin pişmanlık göstererek, soruşturma evresi sona erinceye kadar suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı … Hâzinesine ödediği takdirde, hakkında, bu kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza yarı oranında indirilir. Bu fıkra hükmü, mükerrirler hakkında veya suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde uygulanmaz” hükmünü içerdiği, 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik gereği kovuşturma aşamasında da etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi kapsamında “Soruşturma evresinde, ihtar yapılmaması hâlinde kovuşturma evresinde hâkim tarafından sanığa ihtar yapılır” düzenlemesinin getirildiği cihetle, soruşturma aşamasında etkin pişmanlık hususunda ihtarat yapılmayan sanığa ödeme ihtaratında indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerekirken, yazılı şekilde 1/3 olarak bildirilerek sanığın yanıltılması ve hakkında ödemediğinden bahisle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması,

2.Sanık hakkında hem adlî para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adlî para cezaları için 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde, tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken hiçbir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin altıncı fıkrası gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,

3.Suça konu kaçak akaryakıtın 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası delaleti ile 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereğince müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,

4.Suça konu akaryakıtın taşıma aracı yüküne göre miktar ve hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturmadığı gibi işlenen suça nazaran nakilde kullanılan teknenin müsaderesinin 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince hakkaniyete de aykırı olacağının anlaşılması karşısında, kaçak akaryakıtın naklinde kullanılan teknenin sahibine iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,

Kabule göre de;
Kaçak akaryakıtın naklinde kullanılan teknenin 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca müsaderesine karar
verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi, hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle İstanbul 56. Asliye Ceza Mahkemesinin, 01.07.2021 tarihli ve 2020/1129 Esas, 2021/784 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

29.05.2023 tarihinde karar verildi.