Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2023/2068 E. 2023/4427 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/2068
KARAR NO : 2023/4427
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Manisa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.01.2014 tarihli ve 2013/710 Esas, 2014/14 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan neticeten; 4 yıl hapis ve 6.600,00 TL adlî para cezasına, hak yoksunluklarına, eşyanın müsaderesine ve nakil aracının iadesine karar verilmiştir.

2.İşbu kararın sanık ve katılan … İdaresi vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 09.07.2019 tarihli ve 2019/4392 Esas, 2019/10732 Karar sayılı ilâmıyla; hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde teşdiden ceza verilmesi, gerek bulunmadığı hâlde keşif yapılarak sebep olmadığı yargılama giderinin sanığa yükletilmesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 53 üncü maddesinin bazı bölümleri iptal edilmiş olduğundan kararın yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, eşyanın müsaderesi yerine imhasına karar verilmesi, suçta kullanılan araç üzerindeki şerhin hükümle birlikte kaldırılmaması nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3.Manisa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 19.11.2019 tarihli ve 2019/492 Esas, 2019/715 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan neticeten; 3 yıl hapis ve 100,00 TL adlî para cezasına, hak yoksunluklarına, eşyanın müsaderesine ve nakil aracının iadesine karar verilmiştir.

4.İşbu kararın sanık tarafından temyizi üzerine dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, dosya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 61 inci ve 62 nci maddeleriyle değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 5 inci maddelerinde yapılan değişikliklerin, hakkında mahkumiyet hükmü kurulan sanık lehine olduğu, 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesinin “Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte bu Kanunun kapsamına giren suçlardan dolayı kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalardan, 3 üncü ve 5 inci maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan düzenlemeler nedeniyle lehe değerlendirme yapılması gereken dosyalar hakkında bozma kararı verilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunan dosyalar ise gelişlerindeki usule uygun olarak ilk derece mahkemelerine gönderilir.” şeklindeki ikinci fıkrası gereği mahkemesine iade edildiği anlaşılmıştır.

5.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dosyanın iade edilmesi üzerine duruşma açılarak yapılan yargılama sonucunda Manisa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.02.2022 tarihli ve 2021/474 Esas, 2022/94 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan neticeten; hapis cezasından çevrili 7.300,00 TL ve doğrudan verilen 40,00 TL adlî para cezasına ve eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri; mevcut delil durumuna göre sanık hakkında ceza tesis edilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğuna ve re’sen tespit edilecek sebeplerle hükmün bozulması talebine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın aracıyla kaçak sigara getireceği istihbaratının alınması üzerine sevk ve idaresindeki aracın güvenlik güçlerince karayolunda durdurulduğu, araca dışarıdan bakıldığında kaçak sigaraların görülmesi üzerine Cumhuriyet savcılığından usulüne uygun biçimde alınan arama emrine istinaden kullandığı araçta ve iş yerinde yapılan aramada, toplam 2029 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Sanık savunmasında, sigaraları satmak amacıyla bulundurduğuna yönelik kolluk ifadesini tekrar etmek suretiyle üzerine atılı suçu ikrar etmiştir.

IV. GEREKÇE
Sanığın uhdesinde Dairemiz uygulamalarına göre ticari miktar ve mahiyette olan 2029 paket kaçak sigaranın ele geçirilmiş olması, sanığın aşamalarda ele geçen kaçak sigaraları satmak amacıyla bulundurduğunu beyan etmesi nedenleriyle sanık müdafiinin aşağıda yer alan hukuka aykırılıklar dışında sübuta yönelen temyiz sebepleri reddedilmiştir. Ancak;
1.Suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının “Yedinci fıkrası hariç, 3 üncü maddede tanımlanan suçlardan birini işlemiş olan kişi, etkin pişmanlık göstererek, soruşturma evresi sona erinceye kadar suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı … Hazinesine ödediği takdirde, hakkında, bu kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza yarı oranında indirilir. Bu fıkra hükmü, mükerrirler hakkında veya suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde uygulanmaz” hükmünü içerdiği, 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik gereği kovuşturma aşamasında da etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi kapsamında “Soruşturma evresinde, ihtar yapılmaması hâlinde kovuşturma evresinde hâkim tarafından sanığa ihtar yapılır” düzenlemesinin getirildiği cihetle, soruşturma aşamasında kendisine etkin pişmanlık hususunda ihtarat yapılmayan sanık hakkında, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 7242 sayılı Kanun ile 5607 sayılı Kanun’da yapılan değişiklikler nedeniyle mahkemesine iadesi üzerine, mahkemece sanığa yapılan etkin pişmanlık ihtaratında suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarının … Hazinesine ödendiği takdirde cezada yapılacak indirim oranının 1/2 olacağının ihtar edilmesi gerekirken, 1/3 oranında indirim yapılacağı ihtar edilmek suretiyle sanığın yanıltılması ve bu itibarla ödeme yapmadığından bahisle hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanmaması,

2.Dava konusu gümrük kaçağı sigaraların tamamının 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası delâletiyle 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereği müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin numune alınan sigaraların müsaderesiyle yetinilmesi,

3.İddianamede müsaderesi talep edilen davaya konu nakil aracı hakkında olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar verilmemesi,

4.Suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’la değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delâletiyle aynı maddenin beşinci ve onuncu fıkraları ile 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının ilgili tüm hükümlerinin somut olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle, lehe kanunun denetime imkân sağlayacak şekilde belirlenerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, suç tarihinde yürürlükte olan ve sonradan yürürlüğe giren kanun maddeleri somut olaya ayrı ayrı uygulanmadan lehe kanun belirlenmek suretiyle 6545 sayılı Kanun’la değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delâletiyle aynı maddenin beşinci ve onuncu fıkraları gereği sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi,

5.Hükmün gerekçesinde mahkemenin başka bir dosyası ile bu dosyanın 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesi kapsamında birleştirilemeyeceği belirtildikten sonra ilgili paragrafın son cümlesinde “iki dava birleştirilmesi gerektiği” şeklinde ibareye yer verilerek çelişkiye düşülmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Manisa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.02.2022 tarihli ve 2021/474 Esas, 2022/94 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.05.2023 tarihinde karar verildi.