YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/1253
KARAR NO : 2023/3233
KARAR TARİHİ : 04.04.2023
B O Z M A Ü Z E R İ N E
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/1430 E., 2022/397 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, müsadere
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Zamanaşımı nedeniyle düşme
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; henüz kesinleşmemiş hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında beraat kararı verilmesi ihtimali bulunduğu halde yeni bir suç işlediğinden bahisle verilen mahkûmiyet hükmünün bozulması talebine ilişkindir.
II. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığa ait “Çağrı iletişim” isimli işyerinde Cumhuriyet savcısının arama kararı uyarca yapılan aramada 27 adet cep telefonu, USB kablosu, kulaklık, batarya ve bağlantı kabloları ele geçirilmiştir.
2.Dosya kapsamına göre kaçak olduğu anlaşılan cep telefonları, USB kablosu, kulaklık, batarya ve bağlantı kablolarının müsaderesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
III. GEREKÇE
Sanığın yargılama konusu eylemi için, suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin beşinci fıkrasında ön görülen cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi ve 67 nci maddesinin dördüncü fıkrası gereği 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü, sanık hakkında 25.11.2010 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 03.12.2010 tarihinde kesinleştiği, denetim süresi içerisinde sanığın 28.02.2012 tarihinde suç işlemesi üzerine ise hükmün açıklandığı, buna göre 24.02.2009 olan suç tarihi itibarıyla zamanaşımının durduğu süre düşüldükten sonra, olağanüstü zamanaşımı süresinin temyiz inceleme gününde tamamlanmış olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Gaziantep 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 24.03.2022 tarihli ve 2021/1430 Esas, 2022/397 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE, dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereği MÜSADERESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
04.04.2023 tarihinde karar verildi.