Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/968 E. 2023/1965 K. 06.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/968
KARAR NO : 2023/1965
KARAR TARİHİ : 06.03.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E
(Hükmün Açıklanması)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2019/490 E., 2019/922 K.
SUÇ : 1632 sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.(Kapatılan) 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 22.03.2012 tarihli ve 2012/271 Esas, 2012/97 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında firar suçundan, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun (1632 sayılı Kanun) 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 73 üncü maddesi ve 5237 sayılı Türk Ceza
Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi uyarınca beş ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.(Kapatılan) 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 22.03.2012 tarihli ve 2012/271 Esas, 2012/97 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine (Kapatılan) Askeri Yargıtay 3. Dairesinin 24.09.2013 tarihli ve 2013/1153 Esas, 2013/1127 Karar sayılı kararı ile Anayasa Mahkemesinin, 17.01.2013 tarihli ve 2012/80 Esas ve 2013/16 Karar sayılı kararı ile, 1632 sayılı Kanun’un 47 nci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin birinci ve ikinci cümleleri ile Ek 8 inci
maddesinin ikinci fıkrasının “Sırf askerî suçlar ile bu Kanunun Üçüncü Babının Dördüncü
Faslında yazılı suçlar hakkında, kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar ile …” bölümünün
“…kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlar ile …” ibaresinin ve 1632 sayılı Kanun’un Ek 10 uncu
maddesinin ikinci fıkrasının, Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş olması
karşısında, uygulamaya yönelik bu konularda, yeniden değerlendirme ve tartışma yapılması gerekliliği nedeniyle mahkûmiyet hükmünün bozulmasına karar verilmiştir.

3.Bozma üzerine (Kapatılan) 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 27.02.2014 tarihli ve 2013/1116 Esas, 2014/79 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında firar suçundan, 1632 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 73 üncü maddesi ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca beş ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin sekizinci fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiş, söz konusu karar yasal süresi içerisinde taraflarca itiraz edilmemek suretiyle 17.04.2014 tarihinde kesinleşmiştir.

4.Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 17.04.2014 tarihinde kesinleşmesinin ardından 5 yıllık denetim süresi içerisinde 26.05.2017, 07.06.2017 tarihi öncesi kasten yaralama suçunu işlediği Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2019 tarihli ve 2017/893 Esas, 2019/148 Karar sayılı kararı ile ihbar edilmiştir.

5.Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.12.2019 tarihli ve 2019/490 Esas, 2019/922 Karar sayılı kararı ile (Kapatılan) 3. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesinin açıklanması geri bırakılan, 27.02.2014 tarihli ve 2013/1116 Esas, 2014/79 Karar sayılı hükmünün açıklanması ile 1632 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 73 üncü maddesi ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca beş ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; sebep göstermeksizin hükmü temyiz etme iradesine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın, 29.11.2011 tarihinde saat 19.00 sıralarında Birliğini izinsiz olarak terk ettiği, 05.01.2012 tarihinde saat 12.15’de kolluk kuvvetlerine teslim olduğu maddi vakıa olarak belirlenmiştir.

2. Sanık savunmalarında özetle; psikolojik sorunlarının olduğunu, sürekli intihar etmeyi düşündüğünü, babasının vefat ettiğini, annesinin hayatta olduğunu, kendi rızasıyla polise teslim olduğunu, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına rızasının bulunduğunu ve ihbar yazısına bir diyeceğinin olmadığını
beyan etmiştir.

3.Dosya kapsamında bulunan sanığa ait nüfus ve adli sicil kaydı, sevk belgesi, firar ettiğine ve kolluk ekiplerine teslim olduğuna dair tutanak, vak’a kanaat raporu, bilirkişi mütalaası ile mevcut bilgi ve belgeler okunup, incelenerek değerlendirilmiştir.

4.Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanması için ihbarda bulunan Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2019 tarihli ve 2017/893 Esas, 2019/148 Karar sayılı kararı dava dosyasında mevcuttur.

5. Sanığa ait güncel adli sicil kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Ankara 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.02.2019 tarihli 2017/893 Esas. 2019/148 Karar sayılı kararı ile verilen mahkumiyet kararının ihbarı üzerine temyize konu dosyanın Bakırköy 3.Asliye Ceza Mahkemesinin 2019/490 Esasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmasına karşın, kesinleşmiş mahkumiyet hükmü niteliği taşımayan Ankara 35. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/573 Esas ve 2017/148 sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararına konu suçu sanığın işlediğinden bahisle mahkemenin hükmünü açıklaması,

2.Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 29.11.2011-05.01.2012 tarihi yerine yalnızca 29.11.2011 yazılması, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Bakırköy 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.12.2019 tarihli ve 2019/490 Esas, 2019/922 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oybirliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.03.2023 tarihinde karar verildi.