Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/520 E. 2022/9696 K. 18.05.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/520
KARAR NO : 2022/9696
KARAR TARİHİ : 18.05.2022

5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklamasının Önlenmesi Hakkındaki Kanun’a aykırılıktan kabahatli … hakkında Ticaret Bakanlığı … Gümrük Müdürlüğünün 27/02/2020 tarihli ve 20210400CK000443 sayılı idarî para cezası kararı ile uygulanan 1.252.570,00 Türk lirası idarî para cezasına karşı yapılan başvurunun reddine dair … Sulh Ceza Hâkimliğinin 14/09/2020 tarihli ve 2020/905 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığından verilen 28/10/2021 tarihli kanun yararına bozma istemini içeren dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2021 tarihli ve KYB. 2021/135175 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Mezkür ihbarnamede;
1- 31/10/2019 tarihinde saat 14.25 sıralarında … Gümrük Sahası Türkiye’den …’a çıkış yönünde … binası önünde yaya devriye halinde bulunan … Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Müdürlüğü personellerince … isimli şahsın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın şoför camından … isimli şahsa siyah bir poşet verildiği, … isimli şahsında kendisine verilen siyah poşeti … isimli şahsın idaresindeki … plaka sayılı aracın açık olan arka yolcu kapısı içerisinden içeri attığının görülmesi üzerine anılan araç ve şahıslar görevlilerce durdurulmuş, yapılan ilk kontrolde siyah poşet içerisinde siyah bantla sarılmış vaziyette içeriği dışarıdan bakınca belli olmayan toplamda 10 (on) adet balya şeklinde eşya görülmüş, siyah bantlar sökülerek yapılan ilk kontrolde söz konusu eşyanın para olduğu görülmüş, siyah poşetin ilk indirildiği araç şoförü … “paraların kendisine ait olmadığını, paraların adını bilmediği ve araçta bulunmayan bir yolcuya ait olduğunu” beyan etmiş, Ticaret Bakanlığı “BİLGE” sisteminde yapılan kontrolde gümrük tescil işlemi sonrasında … isimli şahsın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın sistem üzerinden “X-Ray” taramasına yönlendirildiğinin anlaşılması üzerine, söz konusu araç Gümrük Müdürlüğü personellerince refakatli olarak “X-Ray” araç tarama hangarına götürülmüş, o sırada araçların yanına gelen ve yapılan kimlik kontrolünde … olduğu tespit edilen kabahatli; “paraların kendisine ait olduğunu” beyan etmesi üzerine, kabahatliden pasaportunu ibraz etmesi istenilince “pasaportunun yanında olmadığını, pasaportunun Gümrük Sahası içerisinde bulunan aracında bulunduğunu” belirtmiş, … isimli şahsın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın gözle görülür yerlerinde yapılan kontrollerde; aracın en arka yolcu koltuğu sırt kısmı içerisine gizlenmiş vaziyette siyah bantlara sarılmış toplamda 12 (on iki) adet balya şeklinde eşya görülmüş, eşya içeriğinin yapılan kontrolünde 192.500 Türk lirası ve döviz cinsi para (2.000,000,00 Amerikan Doları) olduğunun tespit edilmesi üzerine ilgili idari yaptırım kararının düzenlendiği somut olayda,
5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’ un ”Gümrük idaresine yapılacak açıklama” başlıklı 16. maddesinde yer alan,
”(1) Türk parası, döviz veya bunlarla ödemeyi sağlayan belgeleri yurt dışına çıkaran veya yurda getiren yolcular, gümrük idaresinin talebi üzerine bunlarla ilgili olarak tam ve doğru açıklama yapmakla mükelleftir.
(2) Yetkililerce talep edildiği halde herhangi bir açıklama yapılmaması veya yanlış ya da yanıltıcı açıklama yapılması halinde, yolcu beraberindeki değerler gümrük idaresi tarafından muhafaza altına alınır. Gümrük idaresince, açıklamada bulunmayan yolculara taşıdıkları değerin, tutar konusunda gerçeğe aykırı açıklamada bulunan yolculara ise taşıdıkları değer ile açıkladıkları değer arasındaki farkın onda biri kadar idarî para cezası kesilir. Ayrıca durum şüpheli sayılarak Başkanlığa bildirilmekle birlikte ilgili diğer mercilere de intikal ettirilir. Binbeşyüz Yeni Türk Lirasına kadar olan farklar için bu fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme,
Gümrük Ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü’nün ”Nakit Kontrolleri” konulu ve 2016/1 sayılı Genelgesinin ”5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun ve İlgili Mevzuat Kapsamında Uyulması Gereken Hususlar” başlıklı 1.2. maddesinde yer alan, ”Yurda girişte, 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve ilgili mevzuata göre yapılan işlemlerden ayrı olarak, 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun uyarınca aşağıda belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde, gümrük idaresi tarafından yolcudan, beraberindeki nakdin miktarını açıklaması istenebilir. Bu durumda, açıklama tam ve doğru yapılmak zorundadır.
1) Açıklama istenecek yolcular, idarece yapılan risk analizinin yanı sıra ilgili personelin değerlendirmelerine göre örnekleme yoluyla belirlenir. Kontrol edilecek yolcular belirlenirken, bu yolcuların beyanda bulunup bulunmadıklarına bakılmaz. Kaynağı itibariyle getirilmesi serbest olan bir nakdin beyan edilmesi halinde, bu yolcudan ayrıca 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun çerçevesinde üzerinde bulundurduğu nakdin miktarını açıklaması da istenebilir.
2) Yolcu tarafından yapılan açıklamanın doğru olup olmadığı gümrük idaresince gerçekleştirilecek kontrol suretiyle tespit edilir. Gerekli kolaylığı sağlamayan yolcuların üst, eşya ve araçları Adli Önleme ve Arama Yönetmeliğine göre aranır.
3) Gümrük idaresinin yolcudan açıklama talep etmesini müteakip, EK-2’de yer alan “Nakit Açıklama Tutanağı” yolcunun sözlü açıklaması ve gümrük personelinin tespitlerine istinaden elektronik ortamda doldurulur ve dört nüsha olarak yazdırılır. Tutanaklar en az bir gümrük personeli ile açıklamada bulunan yolcu tarafından imzalanır. Talep edilmesi halinde bir nüshası yolcuya verilir.
4) Gümrük idaresince açıklama istenildiği halde, herhangi bir açıklama yapılmaması veya yanlış ya da yanıltıcı açıklama yapıldığının anlaşılması halinde, Nakit Açıklama Tutanağı düzenlenir. Nakit Açıklama Tutanağı en az iki memur ile açıklamada bulunan yolcu tarafından imzalanır. Tutanakların bir örneği Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı’na gönderilir. Ayrıca gümrük idaresi tarafından 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanunun 16 ncı maddesi gereğince; açıklanmayan miktarın %10’u tutarında idari para cezası uygulanarak yolcu beraberindeki tüm nakit muhafaza altına alınır. 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Cumhuriyet Savcılığına bildirilir ve alınacak talimata göre hareket edilir. 3.000 TL’ye kadar olan farklar için bu fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme ile ,
Benzer bir olay nedeniyle, Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 17/06/2020 tarihli ve 2018/3031 esas, 2020/6990 karar sayılı ilâmında yer alan, “… Gerek 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’daki düzenlemelerde, gerekse anılan tebliğ ile yapılan açıklamalarda, kabahatin oluşabilmesi için öncelikle gümrük idaresi tarafından Türk parası, döviz veya bunlarla ödemeyi sağlayan belgeleri yurt dışına çıkaran veya yurda getiren yolculardan bir açıklama talep edilmesi, yolcular tarafından ise ya hiç açıklama yapılmaması ya da gerçeğe aykırı açıklama yapılmasının gerektiği, somut olayımızda, 03.08.2017 tarihli tutanakta ” …plakalı aracı; polis pasaport ve tescil işlemlerine müteakip X- ray tarama cihazına sevk edilmiş, otobüsün X-ray tarama cihazı önünde beklerken araçtan eşya indirildiğinin görülmesi üzerine otobüsün yanına gidilerek indirilen eşyaların görevli memurca yapılan kontrollerinde; araçta şoför olarak bulunan (..) isimli şahsın eşyaları arasında, siyah bir bilgisayar çantası içerisinde Dolar, Euro, Sterlin cinsi dövizler görülmesi üzerine, bahse konu şahıs ve içerisinde döviz bulunan siyah çanta Müdürlüğümüz idari binasına getirilmiştir. Söz konusu döviz cinsi paralar … huzurunda çanta içerisinden çıkarılmış, başka para bulunup bulunmadığı sorulmuş, … isimli şahıs tarafımıza; ”başka para olmadığını, paranın hepsinin siyah çanta içerisinde olduğunu” beyan etmiştir. Siyah çanta içerisinde tespit edilen döviz cinsi paralar … Gümrük Sahasında yer alan döviz bürosunda bulunan … marka para sayma makinesi yardımıyla ve … isimli şahsın huzurunda yapılan sayımda; toplam 60.000 (altmışbin) ABD Doları(…), 20.000(yirmibin) İngiliz Sterlini ( …) , 280.000(ikiyüzseksenbin) Euro (…) efektif döviz ele geçirilmiştir.” yönünde ifadeler olduğu, idari para cezasına dayanak Nakit Açıklama Tutanağının ise 07.08.2017 tarihinde düzenlendiği ve muterizin imzası bulunan evrak içeriğinde; açıklanan nakit ”1 EURO, 1 ABD DOLARI, 1 İNGİLİZ STERLİNİ” olarak gösterilmekle birlikte tespit edilen nakdin ”280.000 EURO, 60.000 ABD DOLARI, 20.000 İNGİLİZ STERLİNİ” olduğu görülmekle, idari para cezasına konu döviz cinsi paranın, gümrük idaresi tarafından, muterizden açıklama talep edilmeden önce tespit edilip edilmediğinin belirlenmesi bakımından tutanak tanıkları ile nakit açıklama tutanağında imzası bulunan ilgililerin tanık sıfatı ile dinlendikten sonra muterizin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekeceği,…” şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,
Somut olayda da, idari para cezasına konu döviz ve Türk lirası cinsi paranın, gümrük idaresi tarafından, muterizden açıklama talep edilmeden önce tespit edilip edilmediğinin şüpheye yer b…mayacak şekilde belirlenmesi bakımından ilgili tutanak tanıklarının dinlenmesi gerektiği, kabahatli vekilinin ibraz etmiş olduğu dilekçelerinde ise, gümrük memurları tarafından kabahatliye beyana tabi bir eşyasının olup olmadığı hususunun sorulmadığı ve yazılı bir beyan formunun da tanzim edilmediğinin iddia edilmesi karşısında, söz konusu idari yaptırım kararının uygulanabilmesi için 5549 sayılı Kanun’un 16/1. maddesinde belirtilen, “.. gümrük idaresinin talebi üzerine bunlarla ilgili olarak tam ve doğru açıklama yapmakla mükelleftir.” ve 16/2. maddesinde belirtilen “Yetkililerce talep edildiği halde herhangi bir açıklama yapılmaması veya yanlış ya da yanıltıcı açıklama yapılması” şeklindeki unsurların gerçekleşip gerçekleşmediğinin ve bu bağlamda idari para cezasına konu döviz ve Türk lirası cinsi paranın, gümrük idaresi tarafından, muterizden açıklama talep edilmeden önce tespit edilip edilmediğinin şüpheye yer b…mayacak şekilde belirlenmesine yönelik olarak ilgili tutanaklarda imzası bulunan diğer görevlilerin de tanık sıfatı ile dinlenmesinden sonra yapılacak inceleme sonucuna göre kabahatlinin hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönüyle kabul edilmesi yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309-310.maddelerinde düzenlenen “Kanun Yararına Bozma” olağanüstü kanun yollarındandır.
Kanun yararına bozma yasa yolu; istinaf ve temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmiş hüküm ve kararlara karşı gidilmesi sebebiyle dar kapsamlı olup her türlü hukuka aykırılığın öne sürülüp incelenmesine elverişli bir denetim yolu değildir.
Bu olağanüstü kanun yolunun amacı, ülke sathında uygulama birliğini sağlamak ve farklı uygulamalar sebebiyle oluşabilecek kayıpların önlenmesi açısından kabul edilmiş bir olağanüstü kanun yolu olup, ikinci bir temyiz yolu değildir.
Eylemin subutuna yönelik delillerin değerlendirilmesi ve takdire yönelik konularda Kanun Yararına Bozma olağanüstü kanun yoluna başvurulamayacağı gerek Ceza Genel Kurulu gerekse daire kararlarıyla kabul edilmiştir.
Bu itibarla delillerin takdiri ile kabahatin oluştuğuna dair mahkemenin kabulüne yönelik Kanun Yararına bozma talebi yerinde görülmediğinden REDDİNE, 18.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi