Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/18457 E. 2023/6746 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/18457
KARAR NO : 2023/6746
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/122 E., 2021/217 K.
SUÇ : 1632 sayılı Askerî Ceza Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Askerî Mahkemelerin kapanması sonrasında Eğirdir Asliye Ceza Mahkemesinin, 24.12.2015 tarihli ve 2014/378 Esas, 2015/466 Karar numarasını alan (Kapatılan) … Dağ, Komando Okulu ve Eğitim

Merkezi Komutanlığı Askerî Mahkemesinin, 24.12.2015 tarihli ve 2014/674 Esas, 2015/440 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 21.09.2014 tarihinde üste hakaret suçundan 1632 sayılı Askerî Ceza Kanunu’nun (1632 sayılı Kanun) 85 inci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 43 üncü maddesi, 62 nci maddesi, 50 nci maddesi ve 52 nci maddesi uyarınca 1.860,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2. Anılan kararın sanık ve katılan … tarafından temyizi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Ceza Dairesinin 22.01.2020 tarihli ve 2018/7473 Esas, 2020/247 Karar sayılı ilâmı ile;
“…Müsnet suçun hizmet esnasında ve hizmete ilişkin bir muameleden dolayı işlenmesi dolayısıyla ASCK’nin 85/1’inci maddesinin 2’nci cümlesi uyarınca hüküm kurulması gerekirken, ASCK’nin 85/1. maddesinin birinci cümlesi uyarınca hüküm kurulması,
Kabule göre ise;
1) Sanık hakkında verilen hapis cezasının adlî para cezasına çevrilmesi sırasında adlî para cezasının bir gün karşılığı belirlenirken 5237 sayılı TCK’nin 52/2. maddesinin gösterilmesi gerekirken TCK’nin 52. maddesinin gösterilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2) TCK’nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adlî para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adlî para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması…” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozma üzerine temyize konu edilen Eğirdir Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.03.2021 tarihli ve 2020/122 Esas, 2021/217 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında üste hakaret suçundan, 1632 sayılı Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi, 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 3.740,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 16.12.2022 tarihli ve 2021/160923 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; samimi ikrarda bulunmasına rağmen hakkında verilen mahkûmiyet kararının hakkaniyetten uzak bir karar olduğuna, usûl ve kanuna aykırı olan kararın bozulması talebine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1…./Eğirdir Dağ, Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Lojistik Destek Poligon Bölük Komutanlığı emrinde askerlik hizmetini yapmakta iken, 21.09.2014 tarihinde çarşı iznine çıkan sanığın, birlik dışındayken alkol aldığı, çarşı izni dönüşünde nizamiyeden giriş yaparken x-ray cihazından geçtiği, bu sırada cihazın sürekli ötmesi üzerine nizamiyede görevli … …’in ikazına istinaden üzerinde bulunan metal eşyaları ve en sonunda cep telefonunu çıkartmak zorunda kaldığı, sanığın üzerinde cep telefonu ile birliğe girmeye çalıştığının tespit edilmesi üzerine … tarafından durumun nizamiye nöbetçi astsubayı olarak görevli katılan P.Bçvş….’a iletildiği, katılan …’ın sanığa neden cep telefonunu birliğe sokmak istediğini sorduğu, sanığın da problemleri olduğunu, ailesi ile görüşmek zorunda olduğunu beyan ettiği, bunun üzerine katılan …’ın sanığı alarak nöbetçi amir olan diğer katılan P.Yb….’in yanına götürdüğü, bu arada sanıktan alkol kokusu aldığı için sanığa “ne içtin” diye sorduğu, sanığın da katılan …’a “her şeyi içtim” şeklinde cevap verdiği, nöbetçi amir olan katılan …’in, katılan …’dan sanıkla ilgili tutanak tutmasını istediği, katılan …’ın tutanağı tutmak için odadan dışarı çıktığı, katılan …’in de sanığı alkol muayenesine göndereceğini söyleyerek odadan dışarı çıkmasını istediği, sanığın odadan dışarı çıktığı sırada katılanlar … ile …’e hitaben “orospu çocukları kimsenin telefonunu almıyorlar, benim telefonumu aldılar” şeklinde sözler sarf ettiği, devamında katılan …’in sanığı ikaz ederek ambulansla hastaneye sevk ettiği, yargılama aşamasında dinlenilen psikiyatri uzmanı bilirkişi mütalaasına göre sanığın suç tarihinde cezai ehliyetinin tam olduğunun, askerliğe elverişli olduğunun ve adlî gözlem altına alınmasına gerek bulunmadığının belirlendiği anlaşılmıştır.

2. Sanığın bozma öncesi alınan 12.02.2015 tarihli savunmasında; olay tarihinde “orospu çocuğu cep telefonumu aldı, herkesin telefonunu bırakıyor, benimkini bırakmadı” şeklinde sözler sarf ettiğini, ancak bu sözleri nizamiyede görevli …’i kastederek söylediğini beyan ettiği; bozma sonrası alınan 23.02.2021 tarihli ifadesinde ise o gün uyuşturucu bulamayınca alkol aldığını, almış olduğu alkolün etkisiyle ne söylediğini hatırlamadığını beyan ettiği saptanmıştır.

3. 21.09.2014 tarihli olay tespit tutanağı dava dosyasında mevcuttur.

4. Katılanlar … ve …’ın beyanları ile olayla ilgili dinlenilen tanıklar C.Ö., M.Ç. ve M.Ç.’nin beyanları dava dosyasında mevcuttur.

5. Sanığın muayenesi sonucu düzenlenen “Şahısta antisosyal kişilik mevcuttur. Bu durum şahsın cezai ehliyetini etkilemez. Şahıs suç tarihlerinde ve halen askerliğe elverişlidir. Müsnet suçtan dolayı 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarından yararlanmasını gerektirecek psikiyatrik hastalığı bulunmadığı kanaatindeyim. Şahıs, uyuşturucu ve alkol kullanımı tarifleyip, bu durum bağımlılık seviyesinde olmayıp madde kötüye kullanım tarzındadır. Adli müşahedesine gerek olmadığı tıbbi kanaatindeyim.” görüşünü içeren 16.02.2015 tarihli bilirkişi mütalaası dava dosyasında mevcuttur.

6. Sanığa ait güncel adlî sicil kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.”Olay ve Olgular” başlığı altında ayrıntılarına yer verilen delillere, sanığın kaçamaklı ikrarına, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın, suç tarihinde cep telefonu ile birliğe girmeye çalışması üzerine cep telefonunu alan ve hakkında bu sebepten dolayı tutanak tutulmasını isteyen katılanlar … ile …’e hitaben “orospu çocukları kimsenin telefonunu almıyorlar, benim telefonumu aldılar” şeklinde sözler söyleyerek zincirleme şekilde hizmet esnasında ve hizmete ilişkin bir muameleden dolayı üste hakaret suçunu işlediğinin anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin sübuta erdiğine dair Mahkemenin takdir ve gerekçesi yerinde görülmüş, sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.

2. Yerel Mahkeme bozmaya uyup uymama konusunda bir karar vermeden eylemli uyma biçiminde işlemler yaparak yargılamaya devam etmesi nedeniyle bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

3. Sanığın 22.02.2021-23.02.2021 tarihleri arasında gözaltında geçirdiği sürenin 5237 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi uyarınca verilen ceza süresinden mahsubunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.

4. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, cezai ehliyet ve askerliğe elverişlilik hususlarında doğan şüphelerin, psikiyatri uzmanı bilirkişi mütalaası ile dosya içeriğine uygun şekilde ortadan kaldırıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımın … biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Eğirdir Asliye Ceza Mahkemesinin 18.03.2021 tarihli ve 2020/122 Esas, 2021/217 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

06.07.2023 tarihinde karar verildi.