Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/15004 E. 2023/1077 K. 09.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/15004
KARAR NO : 2023/1077
KARAR TARİHİ : 09.02.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI :2020/100 E., 2022/80 K.
SUÇ :5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Düşme

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Taşlıçay Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.12.2013 tarihli ve 2013/87 Esas, 2013/166 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü
maddesi gereği 2 yıl 6 ay hapis ve 80,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2.Taşlıçay Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.12.2013 tarihli ve 2013/87 Esas, 2013/166 Karar sayılı kararının, sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 08.06.2020 tarihli ve 2019/2686 Esas, 2020/5647 Karar sayılı ilâmıyla; hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci ve 62 nci maddeleri ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un ilgili hükümlerinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu nedeniyle sair yönleri incelenmeden bozulmasına karar verilmiştir.

3.Taşlıçay Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.03.2022 tarihli ve 2020/100 Esas, 2022/80 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrası delaletiyle 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci ve onuncu fıkraları, 7242 sayılı Kanun ile değişik yirmiikinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ve 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereği 10 ay hapis ve 20,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz sebepleri; kaçak eşyanın değeri pek hafif olarak değerlendirilerek indirim yapılmasına, alt sınırdan ceza tayin edilmesine ve re’sen nazara alınacak diğer sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Olay tarihinde sanığın idaresindeki araçta Taşlıçay Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/75 Değişik İş sayılı önleyici arama kararı ile yapılan aramada sanığa ait 620 paket kaçak sigaranın ele geçilerek muhafaza altına alındığı anlaşılmıştır.

2.Sanığın kolluk aşamasında kaçak sigaraları arkadaş ve akrabalarına ikram etmek için aldığını beyan ettiği, bozma öncesi savunmasında ticari amacı olmadığını, bozma sonrası alınan savunmasında ise önceki beyanlarını tekrar ederek kendisine bildirilen gümrüklenmiş değerin iki katı kadar parayı ödeyemeyeceğini ve vergi zararını ise ancak on ikinci ayda ödeyebileceğini beyan ettiği belirlenmiştir.

3.Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının “Yedinci fıkrası hariç, 3 üncü maddede tanımlanan suçlardan birini işlemiş olan kişi, etkin pişmanlık göstererek, soruşturma evresi sona erinceye kadar suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hâzinesine ödediği takdirde, hakkında, bu kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza yarı oranında indirilir. Bu fıkra hükmü, mükerrirler hakkında veya suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde uygulanmaz” hükmünü içerdiği, 7242 sayılı Kanun’un 62 nci

maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik gereği kovuşturma aşamasında da etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi kapsamında “Soruşturma evresinde, ihtar yapılmaması hâlinde kovuşturma evresinde hâkim tarafından sanığa ihtar yapılır” düzenlemesinin getirildiği cihetle, soruşturma aşamasında kendisine etkin pişmanlık hususunda ihtarat yapılmayan sanık hakkında, mahkemece sanığa yapılan etkin pişmanlık ihtarında suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hazinesine ödediği takdirde cezada yapılacak indirim oranının “1/2” olacağının bildirilmesi gerekirken, “1/3” oranında indirim yapılacağı bildirilmek suretiyle sanığın yanıltılması hukuka aykırı bulunmuştur.

2.Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi uyarınca hak yoksunuklarına hükmedilmemesi hukuka aykırı bulunmuştur.

3.Bandrolsüz olduğu hususunda itiraz ve tereddüt bulunmayan sigaralar ile ilgili keşif yapılarak sebep olmadığı yargılama giderinin sanığa yükletilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Taşlıçay Asliye Ceza Mahkemesinin, 30.03.2022 tarihli ve 2020/100 Esas, 2022/80 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.02.2023 tarihinde karar verildi.