Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/14128 E. 2023/1047 K. 25.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/14128
KARAR NO : 2023/1047
KARAR TARİHİ : 25.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/605 E., 2021/15 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, müsadere
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Tarafların yokluğunda verilen temyize konu kararın; sanığın bilinen son adresi yerine MERNİS adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21 inci maddesinin ikinci fıkrası gereği tebliğ edilmesi usulsüz görüldüğünden sanığın öğrenme üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu kabul edilmiştir.

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.04.2014 tarihli, 2014/34 Esas, 2014/236 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kaçakçılık suçundan 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası, 58

inci maddesinin altıncı fıkrası, gereği 3 yıl 4 ay hapis ve 15.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, mükerrirliğe ve eşyanın tasfiyesine karar verilmiştir.

2.Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 14.04.2014 tarihli, 2014/34 Esas, 2014/236 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 30.09.2020 tarihli ve 2019/7248 Esas, 2020/12174 Karar sayılı ilâmıyla;
“…Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasa’nın 3/22. maddesine eklenen ‘Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.’ şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasa’nın 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasa’nın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK’nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasa’nın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasa’ya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,…” nedenleriyle sair yönleri incelenmeksizin bozulmasına karar verilmiştir.

3.Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.02.2021 tarihli, 2020/605 Esas, 2021/15 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kaçakçılık suçundan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un onsekizinci fıkrası yollamasıyla aynı maddenin 3 üncü maddesinin beşinci ve onuncu fıkraları, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası, aynı Kanun’un 53 nci maddesinin birinci fıkrası, 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası, 58 inci maddesinin altıncı ve yedinci fıkraları gereği 2 yıl 6 ay hapis ve 7500,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, mükerrrirliğe ve eşya müsaderesine karar verilmiştir

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebepleri; mahkemece verilen cezanın usûl ve kanuna aykırı olduğuna, savunma hakkının kısıtlandığına ilşkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın kiralamış olduğu ikamette kaçak sigara bulunduğu ihbarı üzerine usulüne uygun olarak Cumhuriyet savcılığından alınan yazılı arama emri üzerine yapılan aramada, 1261 karton kaçak sigaranın ele geçirilerek muhafaza altına alındığı anlaşılmıştır.

2.Sanığın savunmasında suç konusu sigaraları satacağını beyan etmek suretiyle üzerine atılı suçu ikrar ettiği belirlenmiştir.

3.Dosya kapsamında mevcut olan 21.11.2013 tarihli arama tutunağı ile aynı tarihli numune alma tutanağı içeriğinden suça konu sigaraların bandrolsüz ve kaçak olduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu

olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği, savunma hakkının kısıtlanmadığı anlaşıldığından, sanığın temyiz sebepleri reddedilmiştir.

2.Suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delaletiyle aynı maddenin beşinci ve onuncu fıkraları ile 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının ilgili tüm hükümlerinin olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle, lehe yasanın denetime imkân sağlayacak şekilde belirlenerek hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, 6545 sayılı Kanunla değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delaletiyle aynı maddenin beşinci ve onuncu fıkraları gereği sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi hukuka aykırı görülmüştür.

3.Suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının “Yedinci fıkrası hariç, 3 üncü maddede tanımlanan suçlardan birini işlemiş olan kişi, etkin pişmalık göstererek, soruşturma evresi sona erinceye kadar suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hâzinesine ödediği takdirde, hakkında, bu kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza yarı oranında indirilir. Bu fıkra hükmü, mükerrirler hakkında veya suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde uygulanmaz” hükmünü içerdiği, 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında yapılan değişiklik gereği kovuşturma aşamasında da etkin pişmalık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve 5607 sayılı Yasanın 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi kapsamında “Soruşturma evresinde, ihtar yapılmaması hâlinde kovuşturma evresinde hâkim tarafından sanığa ihtar yapılır” düzenlemesinin getirildiği cihetle, soruşturma aşamasında kendisine etkin pişmanlık hususunda ihtarat yapılmayan sanık hakkında, dosyanın Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 30.09.2020 tarihli ve 2019/7248 Esas, 2020/12174 Karar sayılı ilâmıyla bozulması üzerine, mahkemece sanığa yapılan etkin pişmanlık ihtarında suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hazinesine ödediği takdirde cezada yapılacak indirim oranının 1/2 olacağının bildirilmesi gerekirken, sanığa 1/3 oranında indirim yapılacağı bildirilmek suretiyle sanığın yanıltılması ve bu itibarla ödeme yapmadığından bahisle hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanmaması hukuka aykırı bulunmuştur.

4.5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesinin yedinci fıkrasında yer verilen “…cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir” şeklinde düzenleme gereği tekerrür hükümleri uygulanan sanık hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik uygulanacağının belirtilmemesi isabetli görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Muş 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 11.02.2021 tarihli, 2020/605 Esas, 2021/15 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.01.2023 tarihinde karar verildi.