YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/13944
KARAR NO : 2023/845
KARAR TARİHİ : 26.01.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/556 E., 2021/1494 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEMYİZ EDENLER : Sanık müdafii, katılan Gümrük İdaresi vekili
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.
Sanık müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte olan 1412 sayılı Kanun’un 318 inci maddesi gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.02.2016 tarihli ve 2015/593 Esas, 2016/72 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
2.Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.02.2016 tarihli ve 2015/593 Esas, 2016/72 Karar sayılı kararının katılan Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu vekili ile katılan Gümrük İdaresi vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 29.03.2021 tarihli ve 2020/6655 Esas, 2021/4758 Karar sayılı ilâmıyla;
“…1.Dosya kapsamına göre, ihbar üzerine, sanığın işlettiği Akdoğan Market isimli iş yerinde kolluk görevlilerinin kontrolü sırasında, iş yeri önünde kasa üzerinde görünür vaziyetteki dört değişik markadaki 33 paket kaçak sigara ile manav tezgahının alt kısmında görünen çeşitli markada 417 paket olmak üzere toplam 450 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği olayda, sanık, iş yerinde geçici olarak bulunduğu sırada tanımadığı bir şahsın siyah bir poşet bırakıp gittiğini, suça konu sigaraların kendisine ait olmadığı yönünde savunmada bulunmuş ise de; gerek yapılan arama sırasında sigaraların açıkta görünür vaziyette kasa üzerinde ve tezgahın altında ele geçirilmiş olması, gerekse iş yerinin ticari işletme niteliğinde market olması karşısında, sanığın ticari amaçla bandrolsüz ve kaçak sigara bulundurmak şeklinde gerçekleşen ve sübut bulan eyleminin 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilerek 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi yollamasıyla 3/5-10-22; 5/2. maddelerinden mahkumiyeti yerine, suçtan kurtulmaya yönelik savunmalara itibar edilmek ve delillerin takdirinde yanılgıya düşülmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, 2.El konulan ve müsaderesi talep edilen kaçak eşya hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi,” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
3.Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.09.2021 tarihli ve 2021/556 Esas, 2021/1494 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi ve aynı Kanun’un 52 nci maddesinin birinci, ikinci ve dördüncü fıkraları ile 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca hapis cezasından çevrilme 6.000,00 TL adlî para cezası ve 20,00 TL gün adlî para cezası ile cezalandırılmasına, taksitlendirmeye, suça konu kaçak sigaraların 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının delaletiyle 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereği müsaderesine karar verilmiştir.
4.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 22.11.2022 tarihli ve 2021/140345 sayılı, bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri
1.Sanığın kendisine ait olmadığı işyerinde geçici olarak bulunduğuna,
2.Suça konu sigaraların işyerinin dış kısmında, poşette ele geçirildiğine, kalabalıkta bir kişinin emaneten bırakıp gittiğine, poşette sigara bulunduğundan haberi bulunmadığına, bu hususların tanık beyanları ile de doğrulandığına,
3. Suç kastının bulunmadığına,
4. Re’sen gözetilecek nedenlerle hükmün bozulması talebine, ilşikindir.
B. Katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz sebepleri
1.Cezada indirim yapılmasına,
2.Re’sen gözönüne alınacak sebeplerle hükmün bozulması talebine, ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1.16.08.2015 tarihinde ihbar üzerine, Akdoğan Market isimli iş yerinde sanığın huzurunda, kolluk görevlilerinin kontrolü sırasında, iş yerinin önünde kasa üzerinde görünür vaziyette 33 paket kaçak sigara, yine manav tezgahının altında görünen çeşitli markada 417 paket olmak üzere toplam 450 paket kaçak sigara ele geçirilmiştir.
2.Sanık bozma öncesindeki savunmasında, geçici olarak bulunduğu işyerinde ele geçen sigaraları, poşet içinde tanımadığı bir şahsın emaneten bıraktığını, sigaralardan haberi bulunmadığını beyan etmiş, bozma sonrası alınan savunmasında ise, bozma ilamında aleyhe olan hususları kabul etmediğini, önceki savunmasına ekleyecek bir hususun bulunmadığını, suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarını ödeme gücünün olmadığını, etkin pişmanlıktan yararlanmak istemediğini ve kamu zararını ödeyecek maddi durumunun olmadığını, süre talep etmediğini belirtmiştir.
3.Suça konu sigaraların bandrolsüz ve gümrük kaçağı olduğuna dair bilirkişi raporu dava dosyasında mevcuttur.
4.Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildiği saptanmıştır.
IV. GEREKÇE
A.Tebliğnamedeki Görüş Yönünden
Her ne kadar Tebliğname’de, soruşturma aşamasında etkin pişmanlık bildirimi yapılmayan sanığa, suça konu kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katını ödemesi halinde etkin pişmanlıktan yararlanacağı ve 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezada indirim yapılacağı belirtilmek suretiyle soyut bildirim ile yetinilerek, sanığın doğru bilgilendirme haklarına aykırı davranılması nedeniyle eksik inceleme sonucu kurulan hükmün bozulması talep edilmiş ise de;
Suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının “Yedinci fıkrası hariç, 3 üncü maddede tanımlanan suçlardan birini işlemiş olan kişi, etkin pişmalık göstererek, soruşturma evresi sona erinceye kadar suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hâzinesine ödediği takdirde, hakkında, bu kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza yarı oranında indirilir. Bu fıkra hükmü, mükerrirler hakkında veya suçun bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde uygulanmaz” hükmünü içerdiği, 7242 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasına “Kovuşturma evresinde hüküm verilinceye kadar ödediği takdirde, hakkında bu Kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından
dolayı verilecek ceza üçte bir oranında indirilir” ve 5 inci maddenin ikinci fıkrasının son cümlesi kapsamında “Soruşturma evresinde, ihtar yapılmaması hâlinde kovuşturma evresinde hâkim tarafından sanığa ihtar yapılır” düzenlemesinin getirildiği, bu nedenle kovuşturma aşamasında sanığa yapılan bildirimde etkin pişmanlık nedeniyle cezada 1/2 oranında indirim yapılacağının ihtar edilmediği anlaşılmakta ise de, sanığa kovuşturma aşamasında ihtarat yapıldığı ve sanığın mahkeme huzurunda kaçak eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarını ödeyecek ekonomik durumunun olmadığını, etkin pişmanlıktan yararlanmak istemediğini beyan ettiği, keza daha az tutarda olan ve kamu zararı olarak kabul edilen gümrük vergi miktarını dahi ödeyecek maddi durumunun bulunmadığını beyan eden sanık hakkında etkin pişmanlık hükmünün uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmemiş, bu nedenle Tebliğname’nin 2 nolu bozma görüşüne iştirak olunmamıştır.
B.Sanık Müdafii İle Katılan Gümrük İdaresi Vekilinin Temyiz Sebepleri Yönünden
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin ve katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Mersin 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.09.2021 tarihli ve 2021/556 Esas, 2021/1494 sayılı kararında sanık müdafii ile katılan vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafii ile katılan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
26.01.2023 tarihinde karar verildi.