Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/12231 E. 2023/2940 K. 22.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/12231
KARAR NO : 2023/2940
KARAR TARİHİ : 22.03.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/359 E., 2021/2399 K.
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.03.2015 tarihli ve 2014/1695 Esas, 2015/479 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında kaçakçılık suçundan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin beşinci fıkrası, aynı maddenin onuncu fıkrası ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun), 62 nci, 52 nci, 53 üncü ve 54 üncü

maddeleri gereği 2 yıl 6 ay hapis ve 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, eşya müsaderesine karar verilmiştir.

2.İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 25.03.2015 tarihli ve 2014/1695 Esas, 2015/479 Karar sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Dairemizin 21.12.2020 tarihli ve 2018/1393 Esas, 2020/19076 Karar sayılı ilâmıyla;
“…15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen düzenlemeler yönünden 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,…” nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozma üzerine yapılan yargılama sonucu, İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.11.2021 tarihli ve 2021/359 Esas, 2021/2399 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında suç tarihinde yürürlükte bulunan 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci, 52 nci, 51 inci ve 54 üncü maddeleri gereği 10 ay hapis cezası ve 20,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının ertelenmesine, eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan … İdaresi vekilinin temyiz istemi, kamu zararı giderilmediğinden sanık hakkında verilen hapis cezasının ertelenmemesi gerektiğine ve sair sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Sanığın elinde bulunan poşette 31 karton gümrük kaçağı sigara ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Sanık bozma öncesi ve sonrasında değişmeyen savunmasında, sigaraları içmek amacıyla bulundurduğunu beyan ederek suçlamayı kabul etmemiştir.

3.Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek, gereklerinin yerine getirildiği saptanmıştır.

IV. GEREKÇE
1.5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; “sanığın daha önce üç aydan fazla hapis cezası ile cezalandırılmamış olması” ve (b) bendinde; “suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işleyemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması” koşulları getirilmiş olmakla, sabıkasız olan sanığın 5237 sayılı Kanun’un 51 inci maddesinde düzenlenen hapis cezasının ertelenmesi müessesesine objektif koşullar yönünden engel halinin bulunmaması ve dosyaya yansıyan olumsuz bir kişiliği tespit edilememesi nedeniyle hapis cezasının ertelenmesinde ve aynı maddesinin altıncı fıkrası uyarınca denetim süresinin yükümlülük belirlenmeden geçirilmesi kararı takdir yetkisi dahilinde olduğundan hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, katılan … İdaresi vekilinin aşağıda yer alan hukuka aykırılık dışında yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

3.15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının “Yedinci fıkrası hariç, 3 üncü maddede tanımlanan suçlardan birini işlemiş olan kişi, etkin pişmanlık göstererek suç konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı kadar parayı Devlet Hazinesine; a) Soruşturma evresi sona erinceye kadar ödediği takdirde, hakkında bu Kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza yarı oranında, b) Kovuşturma evresinde hüküm verilinceye kadar ödediği takdirde, hakkında bu Kanunda tanımlanan kaçakçılık suçlarından dolayı verilecek ceza üçte bir oranında indirilir. Bu husus, soruşturma evresinde Cumhuriyet savcısı tarafından şüpheliye ihtar edilir. Soruşturma evresinde ihtar yapılmaması hâlinde kovuşturma evresinde hâkim tarafından sanığa ihtar yapılır.” hükmünü içermesi karşısında; kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği, sanığa soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı cihetle, suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerin iki katı tutarının hesaplanarak, verilecek cezada 1/2 oranında indirim yapılacağının sanığa bildirilmesi gerekirken indirim oranının 1/3 olarak bildirilmesi suretiyle sanığın yanıltılması ve ödeme yapmadığından bahisle etkin pişmanlık hükmünün uygulanmaması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde 3 numaralı paragrafta açıklanan nedenle İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 10.11.2021 tarihli ve 2021/359 Esas, 2021/2399 Karar sayılı kararına yönelik katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

22.03.2023 tarihinde karar verildi.