YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11994
KARAR NO : 2022/19442
KARAR TARİHİ : 28.12.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin temyizinin eşya müsaderesi ile sınırlı olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1- Eylemin suç tarihinde yürürlükte olan altı aydan iki yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ön gören 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. madde ve fıkrası kapsamında, suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezası ön gören 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. madde ve fıkrası kapsamında olduğu, 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren (10.12.2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3. maddesinin 22. fıkrasının “23 üncü” fıkrası olarak değiştirilen) 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenleme nedeniyle de suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. ve 7242 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddelerinin dava konusu eşya değerinin pek hafif olması halinde lehe olacağı, eşya değeri belirlenirken ise gümrüklenmiş değerin esas alınması gerektiği ve zincirleme suçlarda zincirleme suça vücut veren eylemlerden her birinin gümrüklenmiş değeri ayrı ayrı değerlendirilerek uygulama yapılması gerektiği, dava konusu olayda zincirleme suçu oluşturan eylemlerde ele geçen eşyaların gümrüklenmiş değerlerinin normal ve pek hafif olduğu, buna göre de 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesi uyarınca cezada indirim yapılamayacağı ve suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. madde ve fıkrasının sanığın lehine olacağı gözetilmeden, mahkemece dava konusu eşyaların gümrüklenmiş değerleri yerine cif değerlerine bakılarak pek hafif kıymette kabul edilerek 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. ve 7242 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesi uyarınca uygulama yapılması, bu uygulama sırasında ise gerekçede 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesince uygulama yapıldığının belirtilmesi ve 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesine göre temel cezanın 6 ay hapis ve 5 gün adli para cezası olarak belirlenerek hükümde çelişkiye neden olunması,
2- 7242 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesi uyarınca indirim yapıldıktan sonra belirlenen 2 ay 2 gün hapis cezasının para cezasına çevrilmesi sırasında hapis cezasının 5 ay olarak belirtilmesi suretiyle yazım hatası yapılması,
3- Sanık hakkında tayin olunan hapisten çevrili adli para cezasının 4 eşit taksitle tahsiline karar verilirken “hükmün kesinleşmesine müteakip, birer ay eşit aralıklarla ve 4 eşit taksit halinde ödenmesine,” denilmek suretiyle, 5275 sayılı Yasanın 106/2 ve 20/3 fıkralarına aykırı davranılarak adli para cezasının ilk taksitinin derhal tahsili sonucunu doğuracak ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması,
4- Dava konusu kaçak cep telefonlarının müsadere talebi hakkında karar verilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK’nun 326/son maddesi uyarınca sonuç cezada sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 28/12/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.