Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/11423 E. 2023/5145 K. 25.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11423
KARAR NO : 2023/5145
KARAR TARİHİ : 25.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın ve suçta kullanılan nakil vasıtasının
müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İncelenmeksizin iade

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.01.2017 tarihli ve 2016/973 Esas, 2017/14 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delaleti ile beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince 5 yıl 10 … hapis ve 100.000,00 TL adlî para cezası ile

cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, kaçak eşyanın ve suçta kullanılan nakil aracının müsaderesine karar verilmiştir.

2.Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 16.03.2017 tarihli ve 2017/337 Esas, 2017/296 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık ve malen sorumlu vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

3.Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 16.03.2017 tarihli ve 2017/337 Esas, 2017/296 Karar sayılı kararının sanık ve malen sorumlu vekili tarafından temyizi üzerine dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiş, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7242 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 61 inci ve 62 nci maddeleriyle değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü ve 5 inci maddelerinde yapılan değişikliklerin, hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmuş sanık lehine olması sebebiyle mahkemesine iade edilmiştir.

4.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dosyanın iade edilmesi üzerine Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.07.2021 tarihli ve 2020/521 Esas, 2021/523 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delaleti ile beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası 5 yıl hapis ve 100.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, kaçak eşyanın ve suçta kullanılan nakil aracının müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği, araçtaki gizli bölmeden ve sigaralardan haberinin olmadığına, suçsuz olduğuna, verilen cezanın ağır olması nedeniyle kararın bozularak beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Olay tutanağına göre, sanığın sevk ve idaresindeki malen sorumlu şirket adına kayıtlı olan tırın yol uygulamasında durdurulduğu, dorsenin iç alanının dış uzunluğuna göre daha kısa olduğunun görülmesi üzerine farkın nedeni sorulduğunda sanığın söz konusu boşlukta kaçak sigara bulunduğunu söylemesi üzerine gecikmesinde sakınca bulunduğundan bahisle Cumhuriyet savcılığından alınan yazılı arama emrine istinaden yapılan aramada, dorsenin iç kısmında zula olarak kullanılan kısımda 64.000 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Sanık savunmasında, 50.000,00 TL karşılığında satın aldığı sigaraları sürücüsü olduğu dorseye Van ilinde gizli bir bölme yaptırmak suretiyle yerleştirdiğini ve İstanbul’a satmak amacıyla giderken yakalandığını beyan etmiştir.

3.Malen sorumlu beyanında, suçta kullanılan aracı olay tarihinden 15 gün kadar önce satın aldıklarını, gizli bölmeden haberinin olmadığını, sanığı şoför olarak dayısının işe aldığını beyan etmiştir.

4.16.12.2016 tarihli bilirkişi raporuna göre, çekiciye bağlı dorse üzerinde özel olarak hazırlanmış zula

olarak isimlendirilen gizli bölme bulunduğu, söz konusu bölmenin yıpranmışlık ve renk açısından karşılaştırıldığında uzun süredir kullanıldığının anlaşıldığı, çekici ve dorsenin piyasa değerlerinin 100.000,00 TL ve 40.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.

5.Ele geçirilen kaçak sigaranın gümrüklenmiş değeri olan 482.618,11 TL’nin suç tarihinde fahiş değerde olduğu anlaşılmıştır.

6.Sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrası uyarınca cezalandırılması istemi ile kamu davası açıldığı ve 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Kanun’un üçüncü maddesinin beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları uyarınca ek savunma hakkı tanındığı anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1.”Olay ve Olgular” başlığı altında ayrıntılarına yer verildiği üzere, olay tarihinde sanığın sevk ve idaresindeki araçta yapılan aramada toplam 64.000 paket kaçak sigara ele geçirildiği olayda, olay tutanağı, sanığın ikrarı, dava konusu kaçak sigaranın gümrüklenmiş değerinin suç tarihinde fahiş olması ve tüm dosya kapsamına göre, sanıktan ele geçen gümrük kaçağı sigaraları ticari amaçla bulundurduğu belirlenmekle sanık hakkında teşdit yapılarak mahkûmiyet kararı verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamış, bilirkişi raporuna göre, suçta kullanılan nakil aracında gizli bölme bulunduğu ve uzun süredir kullanıldığının tespit edildiği, nakil aracının değeri ile kaçak eşyanın değeri göz önüne alındığında nakil vasıtasının müsaderesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurmayacağı ve 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca hakkaniyete de aykırı bir yanın bulunmadığı anlaşıldığından, suçta kullanılan nakil aracının müsaderesine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiş, yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, Mahkemenin yargılama sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dava dosyası içeriğine göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

2.Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.07.2021 tarihli ve 2020/521 Esas, 2021/523 Karar sayılı kararında, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen, 5237 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi uyarınca sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin cezasından mahsup edilmesine karar verilmemesi dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (2) numaralı bentte açıklanan nedenle Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 05.07.2021 tarihli ve 2020/521 Esas, 2021/523 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hüküm fıkrasına “5237 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi uyarınca sanığın gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği sürelerin cezasından mahsup edilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
25.05.2023 tarihinde karar verildi.