Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/11381 E. 2023/2749 K. 23.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11381
KARAR NO : 2023/2749
KARAR TARİHİ : 23.03.2023

B O Z M A Ü Z E R İ N E

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI :2021/133 E., 2021/440 K.
SUÇ :5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, eşya müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ :Bozma

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İskenderun 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.01.2016 tarihli ve 2014/125 Esas, 2016/29 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet

suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi, 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesi, 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası gereği 1 yıl 8 ay hapis ve 80,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmalarına, hak yoksunluklarına, eşya müsaderesine ve araç iadesine karar verilmiştir.

2.İskenderun 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 14.01.2016 tarihli ve 2014/125 Esas, 2016/29 Karar sayılı kararının sanık ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 11.12.2020 tarihli ve 2020/1887 Esas, 2020/19034 Karar sayılı ilâmıyla; araç hakkında kurulan iadeye ilişkin hükmün onanmasına; sanık hakkında kurulan mahkumiyet hükmünün ise hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci ve 62 nci maddeleri ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un ilgili hükümlerinin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu nedeniyle sair yönleri incelenmeden bozulmasına karar verilmiştir.

3.İskenderun 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.04.2021 tarihli ve 2021/133 Esas, 2021/440 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrası, 7242 sayılı Kanun ile değişik yirmiikinci fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesi gereği 6 ay 20 gün hapis ve 20,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına ve kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebepleri; unsurları oluşmayan suçtan beraat kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet kararı verilmesinin yanlış hukuki değerlendirme sonucu olduğuna, lehe yasa hükümlerinin uygulanmadığına ve resen nazara alınacak diğer sebeplere ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.Olay tarihinde sanığın sürücülüğünü yaptığı kamyonetin ek deposunda İskenderun 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2014/580 Değişik iş sayılı arama kararına istinaden yapılan aramada 750 litre kaçak mazot ele geçilerek muhafaza altına alındığı anlaşılmıştır.

2.Sanığın kolluk aşamasında, aracı emanet aldığını, nakliyecilik ve çiftçilik işiyle uğraştığını, ucuz mazot görünce satın aldığını, satmayacağını, traktöründe kullanacağını beyan ettiği, bozma öncesi savunmasında, aracı emanet aldığını, mazotu traktörde kullanmak için aldığını, ticari amacının olmadığını belirttiği, bozma sonrası alınan savunmasında ise kendisine bildirilen gümrüklenmiş değerin iki katı kadar parayı ödemeyeceğini beyan ettiği belirlenmiştir.

3.Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
1.Soruşturma aşamasında maddi durumu iyi olmadığı için etkin pişmanlıktan faydalanmak istemediğini beyan ettiği anlaşılan sanık hakkında bu nedenle kovuşturma aşamasında etkin pişmanlığa ilişkin olarak

yapılan bildirimde yanıltma bulunmadığı anlaşılmakla tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.

2.Sanık her ne kadar aşamalarda şoför olduğunu, nakliyecilik ve çiftçilik yaptığını ve ele geçirilen kaçak mazotu traktöründe kullanmak için aldığını beyan etmiş ise de; dava dosyası içindeki sanığın sosyal ve ekonomik durumu hakkında düzenlenen 02.12.2014 tarihli tutanak ile sanığın nakliye işlerinde çalıştığının ve üzerine kayıtlı malı olmadığının tespit edilmiş olması ve ele geçirilen kaçak mazotun miktarı da dikkate alındığında sanığın ticari amaçla kaçak mazotu satın aldığının anlaşılması karşısında tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.

3.10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkrası olarak değiştirildiği gözetilerek; 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin, 6545 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesi ile değişik 5607 sayılı Kanun’da hüküm altına alınması nedeniyle, suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrası ile sonradan yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrası delaletiyle 3 üncü maddesinin beşinci, onuncu ve yirmiikinci fıkraları ile aynı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası ayrı ayrı uygulanarak lehe kanunun tespiti yerine, 6455 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrasına göre belirlenen temel cezayla birlikte 7242 sayılı Kanun ile değiştirilen 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının uygulanması suretiyle karma uygulama yapılması, hukuka aykırı bulunmuştur.

4.Dava konusu eşyanın müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası yerine aynı Kanun’un 54 üncü maddesinin gösterilmesi suretiyle 5271 sayılı Kanun’un 232 nci maddesinin altıncı fıkrasına muhalefet edilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (3 ve 4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle İskenderun 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.04.2021 tarihli ve 2021/133 Esas, 2021/440 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

23.03.2023 tarihinde karar verildi.