Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2022/11251 E. 2023/5204 K. 25.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/11251
KARAR NO : 2023/5204
KARAR TARİHİ : 25.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM :İlk derece mahkemesinin beraat kararı kaldırılmak suretiyle mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEMYİZ EDENLER : Katılan … İdaresi vekili, sanık
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.11.2016 tarihli ve 2014/2927 Esas, 2016/1094 Karar sayılı Kararı ile 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (5607 sayılı Kanun) muhalefet suçundan sanığın beraatine, suça konu kaçak eşyanın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 54 üncü maddesi gereğince müsaderesine karar verilmiştir.

2.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 17.09.2019 tarihli ve 2018/292 Esas, 2019/998
Karar sayılı kararı ile sanık hakkında, İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan … İdaresi vekilinin ve o yer Cumhuriyet savcısının istinaf başvurularının kabulü ile duruşmalı olarak yapılan inceleme neticesinde, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilerek sanığın 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci ve onuncu fıkraları ile 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü, 62 nci ve 52 nci maddeleri uyarınca 3 yıl 1 … 15 gün hapis ve 120,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmiştir.

3.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 17.09.2019 tarihli ve 2018/292 Esas, 2019/998 Karar sayılı kararının katılan … İdaresi vekili ve sanık tarafından temyizi üzerine dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının iade yazısı ile, 7242 sayılı Kanun’da yapılan değişiklik nedeniyle lehe değerlendirme yapılmak üzere İlk Derece Mahkemesine iade edilmiş, İlk Derece Mahkemesi tarafından dosyanın sehven mercilerine gönderilmiş olduğu belirtilerek hüküm verilmesine yer olmadığına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmesine, karar verilmiş, bunun üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi tarafından da tebliğname düzenlenmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilmesi sonrası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 24.10.2022 tarihli ve 7-2021/68996 sayılı, bozma görüşlü Tebliğname Daireye tevdi edilmiştir.

4.Dairemizce, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 17.09.2019 tarihli ve 2018/292 Esas, 2019/998 Karar sayılı kararı hakkında temyiz incelemesi yapılması gerektiği anlaşılmıştır.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A.Katılan … İdaresi vekilinin temyiz sebepleri;
Sanık hakkında eksik cezaya hükmedildiğine ve ilk derece ile istinaf aşamalarından doğan tüm vekalet haklarının kendilerine verilmesi gerektiğine ilişkindir.

B.Sanığın temyiz sebepleri;
Arama işlemnlerinin usulsüz olduğuna, atılı suçun kendisi tarafından işlenmediğine, eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
A. İlk Derece Mahkemesi Aşaması
1.24.10.2014 tarihli olayda; kolluk birimlerinin ring görevi sırasında, cadde üzerinde, sanığın yanında bulunan büyük boy siyah poşetten şüphelenilmesi üzerine yapılan kontrolde poşet içerisinde 65 karton kaçak sigara ele geçirildiği;
19.11.2014 tarihli olayda ise; belirtilen bir adreste bulunan iş yerinde kaçak sigara satışı yapıldığı ihbarı üzerine, sanık tarafından işletildiği belirlenen ve o sırada sanığın bulunduğu adresteki iş yerine gidilmekle iş yerinde bulunan masa üzerinde ve yan dolaplar üzerinde, açıkta kaçak sigaraların görülmesi ile 90 paket kaçak sigaranın ele geçirildiği anlaşılmıştır.

2.Sanığın savunmasında, 24.10.2014 tarihli olayda ele geçen kaçak sigaraları içmek amacıyla bulundurduğunu, 19.11.2014 tarihli olayda ele geçen kaçak sigaraların ise akrabası olan bir başka şahsa ait iş yerinde ele geçmiş olduğunu, iş yerinin kendisine ait olmadığını, sigaralarla ilgisi olmadığını beyan ettiği görülmüştür.

3.Dosyada mevcut kaçak eşyaya mahsus tespit varakalarına göre, 65 karton kaçak sigaranın gümrüklenmiş değerinin 4.222,85 TL; 90 paket kaçak sigaranın gümrüklenmiş değerinin 583,78 TL olduğunun tespit edildiği, 4.222,85 TL olan gümrüklenmiş değerin suç tarihi itibarıyla Dairemiz kabulüne göre pek hafif olduğu anlaşılmıştır.

B. Bölge Adliye Mahkemesi Aşaması
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan duruşmalı yargılamada özetle; kaçak eşyaların ele geçirilme şekli karşısında ortada usulsüz bir arama işleminin bulunmadığı, işlemin hukuka uygun olduğu, kaçak sigaraların gerek miktar gerek ele geçirilme şekli dikkate alındığında sanığın ticari kastının bulunduğu, suçtan kurtulmaya yönelik savunmasına itibar edilemeyeceği şeklindeki gerekçe ile İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, sanığın 5607 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin beşinci ve onuncu fıkraları ile 5237 sayılı Kanun’un 43 üncü, 62 nci ve 52 nci maddeleri uyarınca 3 yıl 1 … 15 gün hapis ve 120,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, suça konu kaçak eşyanın müsaderesine karar verildiği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Olayın oluş şekli, ihbar, yapılan kolluk araştırmaları, savunmalar, dosyada mevcut tanık beyanları, ele geçen kaçak eşya miktarı ve eşyanın ele geçirilme şekli ile tüm dosya kapsamından, atılı suçun sanık tarafından işlendiği yönündeki sübuta yönelik mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Ancak;
1.Dava konusu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katının ödenmesi halinde; soruşturma evresinde etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmamış ise verilecek cezada 1/2 oranında, yapılmış ise 1/3 oranında indirim yapılacağı belirtilerek 7242 sayılı Kanun’un 62 inci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca etkin pişmanlık ihtaratında bulunulması gerektiği de göz önünde bulundurulmak suretiyle;
10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkra olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmış olup 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı Kanun’a eklenen geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gereği ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının mahkemesince saptanması ve sonucuna göre uygulama yapılmasında zorunluluk bulunması bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle katılan … İdaresi vekilinin ve sanığın temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin, 17.09.2019 tarihli ve 2018/292 Esas, 2019/998 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy çokluğuyla BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

25.05.2023 tarihinde karar verildi.

KARŞI DÜŞÜNCE

Sanık … hakkında, 5607 sayılı Yasaya aykırılık suçundan yapılan yargılama sonucu Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin “Temyiz kanun yoluna müracaat edilen Dairemizin 17.09.2019 tarih ve 2018/292 Esas ve 2019/998 Karar sayılı kararı için tebliğname düzenlenmesi hususunda gereğinin takdir ve ifası yönünden incelenmeyen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na İADESİNE” ilişkin olarak verilen kararının incelenmesi sonucu Dairemize ait sayın çoğunluğun kararı yerinde değildir. Şöyle ki;

Sanık hakkında 5607 sayılı Yasaya aykırılık suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sonucu Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 02.11.2016 tarih ve 2016/1094 K sayılı kararıyla sanığın beraatine karar verildiği, kararın katılan … İdaresin vekili ile Cumhuriyet Savcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 17.09.2019 tarih ve 2019/998 K sayılı kararıyla ilk derece mahkemesinin beraate ilişkin kararı kaldırılarak sanığın 5607 sayılı Yasanın 3/5-10. maddelerinden mahkumiyetine karar verildiği, sanık ve katılan … İdaresi vekilinin temyize üzerine dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği, 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 63. maddesinin son cümlesi uyarınca lehe yasa değerlendirilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesine iade edildiği, ilk derece mahkemesince mahkumiyet kararının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi tarafından tesis edilmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı kararı verilerek anılan Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesine dosyanın gönderilmesi üzerine 22.04.2021 tarih ve 2021/665 K sayılı kararla temyiz kanun yoluna müracaat edilen 17.09.2019 tarih ve 2018/292 Esas ve 2019/998 Karar sayılı kararı için tebliğname düzenlenmesi hususunda gereğinin takdir ve ifası yönünden incelenmeyen dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilmesi üzerine tebliğname düzenlenilerek dosya Dairemize gönderilmiş olup;
15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenleme sanık lehine hükümler içermekte olup aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulaması olanaklı hale

gelmiş;
7242 sayılı Yasanın 63. maddesinin son cümlesinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunan dosyaların ilk derece mahkemesine gönderileceğine ilişkin özel hüküm koyulmuş ancak ilk derece Mahkemelerinin beraat kararı verdiği, bölge adliye mahkemelerinin beraati kaldırarak sanığın mahkumiyetine karar verilen dosyalarda lehe değerlendirmenin nasıl yapılacağına ilişkin bir hükme 7242 sayılı Yasada yer verilmemiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 304/2 ve 307/1. madde hükümleri dikkate alındığında 7242 sayılı Yasadan kaynaklanan lehe değerlendirmenin mahkumiyete ilişkin ilk kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ilgili dairesince yapılması gerekmekte olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arşivinde bulunan dosyanın 14.06.2020 tarihinde beraate ilişkin kararı veren Ankara 1. Asliye Ceza Mahkemesine iade edildiği, mahkemece mahkumiyet kararının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesi tarafından tesis edilmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek dosyanın Ankara Bölge Adliye 7. Ceza Dairesini gönderildiği ancak yasa hükmünün gereği Ankara Bölge Adliye 7. Ceza Dairesince yerine getirilmeden temyiz incelemesi yapılmak üzere dosya geri gönderilmiş ise de;
Ankara Bölge Adliye 7. Ceza Dairesince, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 304/2 ve 307/1, 7242 sayılı Yasanın 63 ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesine ait bulunması zorunluluğu gözetilerek dosyanın gereği Bölge Adliye Mahkemesi Ceza Dairesinde değerlendirilmek üzere, incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, karar verilmesi yerine;
Ankara Bölge Adliye 7. Ceza Dairesinin 17.09.2019 tarihli kararının, 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi uyarınca dosyanın mahalline iade edilmesi nedeniyle, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.06.2006 tarih ve 2006/177-173 E-K, aynı tarih ve 2006/174-170 E-K ve 12.12.2006 tarih ve 2006/308-300 E-K sayılı ilamlarında da belirtildiği şekliyle, Başsavcılığın iade işlemi sonucu önceki hüküm varlığını yitirmiş olacak ve yeniden hüküm verme zorunluluğu doğacak olması, yine 11.12.2020 tarihli kararının da CMK.nun 223 ve 286. maddelerinde belirtilen temyiz incelemesine konu bir hüküm olmaması nedeniyle bozulacak bir karar olmadığı gözetilmeden bozma kararı verilmesine dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyoruz. 25.05.2023