Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/8809 E. 2022/773 K. 17.01.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8809
KARAR NO : 2022/773
KARAR TARİHİ : 17.01.2022

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık … hakkında kurulan hükme yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Sanık …’ın savunmasında Türkiye’de belli bir adresi bulunmadığını belirtmesi, mahkemece sanığa yokluğunda verilen hükmün soruşturmada belirttiği “… yanında bulunan bila sayılı bina” şeklindeki tebliğe elverişsiz adrese tebliği sonrası adres yetersizliğinden iade dönmesi üzerine aynı adrese 7201 sayılı Yasanın 21/2. maddesi uyarınca tebliğ edildiği, Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 45. maddesi dikkate alındığında yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla sanığın temyiz istemi süresinde kabul edilerek yapılan incelemede;
Yol kontrol arama noktasında, sanık …’in kullandığı, sanık …’in yolcu olarak bulunduğu araçta önleme arama kararına istinaden yapılan aramada ele geçen 210 karton kaçak sigaranın aracın muhtelif yerlerine yapılmış zula tabir edilen bölmelerden, araç içerisinden görülmesi mümkün olmayan doğal boşluklardan ve bagaj bölümünde bulunan siyah renkli valizden ele geçirildiğinin anlaşılması, sanık …’in beyanlarında sigaraların kardeşi olan sanık …’den habersiz olarak kendisi tarafından araca yerleştirildiğini belirtmesi, yine sanık …’in de savunmasında sigaralardan haberi olmadan araca bindiğini ve kardeşi olan …’in kullandığı araca …’a iş bulma amaçlı olarak gitmek için bindiğini belirtmesi karşısında, araçta ele geçen sigaraların aracın görünür yerlerinde olmaması nedeniyle sanık …’in savunmasına itibar edilmesi ve hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın ve katılan … İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Sanık … hakkında verilen hükme ve nakil aracının müsaderesi kararına yönelik temyiz incelemesinde ise;
1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2 maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-Sanıklar hakkında takdiri indirim uygulama maddesi olan TCK’nun 62. maddesinin ilgili 1. fıkrasının gösterilmemesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3-Anayasa Mahkemesi’nin, TCK’nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı göz önünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin, malen sorumlu vekilinin ve katılan … İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.