YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7817
KARAR NO : 2022/10203
KARAR TARİHİ : 26.05.2022
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere, nakil aracının müsaderesine yer olmadığına
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Katılan … İdaresi vekilinin nakil aracının iadesine ilişkin karara yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre, katılan … İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle nakil aracının iadesine dair hükmün ONANMASINA,
II-Katılan … İdaresi vekilinin sanık hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/11-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar Devlet Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı gözetilerek,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasanın 3/11. maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/11. maddesi yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası nazara alınarak sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2-24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de,
1-Suç tarihinden sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile 5271 sayılı CMK’nun 231/8. fıkrasına eklenen cümle gereği her ne kadar denetim süresi içinde kasıtlı suç işlenmesi hâlinde bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez ise de, CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün maddi hukuka yönelik sonuçları olacağı gözetilip 5237 sayılı TCK’nun 7/2. maddesi uyarınca suç tarihinde sanığın lehine olan hükmün uygulanacağı cihetle, CMK’nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesine objektif koşullar yönünden engel hali bulunmayan, savunmasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine muvafakat ettiğini beyan eden ve kamu zararını gideren sanık hakkında CMK’nun 231/6-b hükmü uyarınca, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği değerlendirilerek ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi ile değişik ve suç tarihi itibarıyla uygulanması mümkün olmayan CMK’nun 231/8. maddesindeki gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
2-Sanık hakkında takdiri indirim uygulama maddesi olan TCK’nun 62. maddesinin ilgili 1. fıkrasının gösterilmemesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
3-TCK’nun 51/8. maddesi gereğince denetim süresinin iyi halli olarak geçirilmesi halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağı ihtarının yapılmaması,
4-Kaçak motorin tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Yasanın 13. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK’nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5-6352 sayılı Kanunun 100. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nun 4. fıkrasına eklenen ek cümle uyarınca devlete ait yargılama giderlerinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması halinde bu giderin Devlet Hazinesine yüklenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden 18,00TL yargılama giderinin sanığa yükletilmesine karar verilmesi,
6-TCK’nun 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrileceğinin ihtar edilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlar şekilde “ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verileceğinin ihtarına,” karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılan … İdaresi vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 26.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.