Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/7306 E. 2021/11623 K. 04.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7306
KARAR NO : 2021/11623
KARAR TARİHİ : 04.10.2021

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracının iadesi
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteminin nakil aracının iadesi kararına yönelik olduğu gözetilerek, anılan hükme hasren yapılan incelemede;
Suçta kullanılan nakil vasıtasının iyiniyetli üçüncü kişiye ait oluşu dikkate alınarak 5607 sayılı Yasanın 13/1. ve 5237 sayılı TCK’nun 54. maddelerine göre aracın iadesine ilişkin yerel mahkeme kararı usul ve yasaya uygun bulunduğundan, katılan … İdaresi vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle iade kararının ONANMASINA,
II- Sanık …’nın temyiz isteminin incelenmesinde;
Olay tarihinde, sanık …’ün sevk ve idaresindeki araçta yapılan usulüne uygun aramada 940 karton kaçak sigara ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda, dosyada mevcut … oto kiralama şirketi tarafından düzenlenen kira sözleşmesine göre sanık …’nın suçta kullanılan aracı 12.03.2014 tarihinde yaklaşık bir aylığına kiraladığı, sanığın aşamalardaki savunmalarında, atılı suçu kabul etmeyerek, kiralık aracı diğer sanık …’e emaneten verdiğini ve kaçak sigara taşıyacağından haberinin olmadığını beyan ettiği, sanık …’nin ise savunmalarında, … ile kendisine sigara yüklü aracı Van ilinde teslim eden ve ismini … olarak bildiği şahsın aynı kişiler olmadığını beyan ettiği gözetilerek, sanık …’nın kaçak sigaralar ile birlikte yakalanmaması ve aracı kiralayan olması dışında cezalandırılmasına yeter, savunmasının aksine her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmaması karşısında, müsnet suçtan beraati yerine, dosya kapsamına uymayan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III- Sanık …’ün gıyabında verilen kararın kovuşturma evresinde en son bildirdiği adresine 6099 sayılı Yasa ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesi gereğince tebliğ edilmesi ve tebliğin mümkün olmaması halinde Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca sanığın adres kayıt sistemindeki adresine yapılması gerekirken, sanığın son bildirdiği aynı zamanda MERNİS adresi olan adresine doğrudan Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligat usulsüz olduğundan, sanık …’ün öğrenme üzerine yaptığı temyiz talebinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 08.04.2014 tarihli, 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ve 16.05.2017 tarih, 2015/398 Esas ve 2017/272 Karar sayılı kararlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;
Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 03.04.2014, iddianame düzenleme tarihinin 05.11.2014 olduğu,
Yapılan UYAP sorgulamasında halen derdest olan Bitlis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/416 Esas sırasında kayıtlı dosyada suç tarihinin 04.09.2014, iddianame düzenleme tarihinin ise 01.10.2014 olduğu,
Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK’nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi, gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre ise;
1. Suça konu kaçak sigaraların miktarı gözetildiğinde, cezanın hakça oranda alt sınırdan uzaklaşılarak tayini gerekirken, sanık hakkında asgari hadden hüküm kurulması,
2.Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu gözetildiğinde;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın ilgili hükümleri (5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22. ve 5/2.maddeleri) somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
3. 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi’nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle anılan maddenin değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4. Dava konusu kaçak sigaraların müsaderesi sırasında uygulama maddesi olan TCK’nun 54/4. maddesi yerine fıkra numarası gösterilmeksizin TCK’nun 54. maddesinin yazılması suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanıklar hakkında CMUK’nun 326/son madde ve fıkrası uyarınca cezada kazanılmış hakkının korunmasına, 04.10.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.