YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6207
KARAR NO : 2021/16374
KARAR TARİHİ : 01.12.2021
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracın müsaderesi
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Malen sorumlu davaya katılmamış ise de 5271 sayılı CMK’nun 260. maddesi gereğince, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanlar için yasa yollarının açık olduğu gözetilip suçtan zarar görme olasılığına göre malen sorumlu vekilinin nakil aracı hakkında kurulan hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek yapılan incelemede;
1)Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10. madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasa ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK’nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)5237 sayılı TCK’nun 54/1. maddesi uyarınca müsadere kararı verilebilmesi için müsadereye konu aracın iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmaması gerektiği cihetle, dosya kapsamına göre dava konusu 31 HD 390 plakalı aracın ruhsat sahibinin … olduğu, sanığın malen sorumlunun yanında şoför olarak çalıştığını beyan ettiği, aracın soruşturma aşamasında malen sorumluya teslim edildiği ancak yakalanan sigara miktarına göre malen sorumlunun kendi aracında bu miktarda kaçak sigara taşınmasından haberdar olmamasının mümkün olmadığı şeklindeki varsayımla nakil aracının müsaderesine karar verilmiş ise de malen sorumlunun aracının suçta kullanıldığından haberdar olduğuna dair herhangi bir delil bulunmadığı anlaşılmakla aracın iadesi yerine yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve malen sorumlu vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.