Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/28565 E. 2023/7699 K. 04.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/28565
KARAR NO : 2023/7699
KARAR TARİHİ : 04.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/908 E., 2021/758 K.
SUÇ : 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Zamanaşımı nedeniyle düşme, müsadere
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İncelenmeksizin iade

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun(5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Kilis Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.04.2006 tarihli ve 2004/428 Esas, 2006/225 Karar sayılı kararıyla sanığın 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’na (4926 sayılı Kanun) muhalefet suçundan sonuç itibarıyla 194,95 TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına, kaçak eşyanın müsaderesine, nakil aracı

için yatırılan teminatın iadesine ilişkin kararın katılan … İdaresi vekili tarafından temyizi sonrasında 16.05.2006 tarihinde temyizden vazgeçilmesi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 15.04.2009 tarihli ve 2006/12155 Esas, 2009/4557 Karar sayılı ilâmı ile katılan vekilinin temyiz isteminden vazgeçmesi nedeniyle incelenmeksizin mahalline iadesi kararı verildiği, mahkûmiyet kararının temyizden vazgeçme tarihi olan 16.05.2006 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

2.Kilis Cumhuriyet Başsavcılığının 26.06.2009 tarihli yazısı ile 5728 sayılı Kanun ile 5271 sayılı Kanun’un 231 nci maddesinin beşinci fıkrasında yapılan değişiklikler nedeniyle hükümlü lehine bir değişiklik olup olmayacağı hususunda yeniden değerlendirme yapılması gerektiğinden uyarlama yargılaması talebinde bulunulması üzerine, mahkemece 17.08.2009 tarihli ek karar ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, mahkemece sanığın 5 yıllık denetim süresi içerisinde yeni bir suç işlemediğinden bahisle dosyanın re’sen ele alındığı ve 20.01.2016 tarihli ve 2016/99 Esas, 2016/99 Karar sayılı kararla 5271 sayılı Kanun’un 231 nci maddesinin onuncu fıkrası gereği açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak davanın düşürülmesine karar verildiği anlaşılmıştır.

3.Anılan kararın katılan … İdaresi adına Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 08.02.2021 tarihli ve 2020/3923 Esas, 2021/1563 Karar sayılı ilâmıyla; “…sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın sadece sanık müdafiine tebliğ edildiği, suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği itibarıyla suçtan doğrudan zarar gören Gümrük İdaresine tebliğ edilmediği için henüz kesinleşmediği ve sanık hakkındaki denetim süresi başlamadığı anlaşılmakla, HAGB kararının ilgili kuruma tebliğ edilerek deneme süresinin başlatılmadan yapılan kesinleştirmeye dayanılarak denetim süresi olan 5 yıl içerisinde kasten yeni bir suç işlemediği gerekçesiyle 20.01.2016 tarihli karar ile 5271 sayılı CMK’nun 231/10. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılmasına karar verilmesi,..” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

4.Bozma sonrası Kilis 1.Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.04.2021 tarihli ve 2021/908 Esas, 2021/758 Karar sayılı kararıyla sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle düşme, kaçak eşyanın müsaderesine, nakil aracı için yatırılan teminatın iadesine karar verilmiştir.

5.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 12.11.2021 tarihli ve 7-2021/91955 sayılı incelenmeksizin iade görüşlü tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan … İdaresi vekilinin temyiz istemi, zamanaşımının dolmadığı ve araca ilişkin müsadere kararı verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulması talebine ilişkindir.

III. GEREKÇE
Sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilen 05.04.2006 tarihli ve 2004/428 Esas, 2006/225 Karar sayılı ilk hükmün katılan … İdaresi vekilinin temyiz talebinden vazgeçmesi nedeniyle 16.05.2006 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten sonraki yargılamanın uyarlama yargılamasına ilişkin olduğu, bozma sonrası davanın zamanaşımının gerçekleştiğinden bahisle düşürülmesine karar verildiği anlaşılmış ise de 5728 sayılı Temel Ceza Kanunlarına Uyum Amacıyla Çeşitli Kanunlarda ve Diğer Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un (5728 sayılı Kanun) geçici 1 nci maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kesin hükümle sonuçlanmış olan davalarda lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması amacıyla yapılan yargılama bakımından dava zamanaşımı hükümleri uygulanmaz” hükmüne göre kesinleşmiş hükümlerde dava zamanaşımı söz konusu olamayacağı gözetilmeden davanın esası hakkında karar verilmesi yerine yazılı şekilde hüküm tesisi hukuka aykırı bulunmuştur.

IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kilis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 28.04.2021 tarihli ve 2021/908 Esas, 2021/758 Karar sayılı kararına yönelik katılan … İdaresi vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

04.10.2023 tarihinde karar verildi.