Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/27475 E. 2023/4392 K. 09.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/27475
KARAR NO : 2023/4392
KARAR TARİHİ : 09.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : 5411 sayılı Kanun’a muhalefet
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Esastan ret

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun’un) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.02.2020 tarihli ve 2017/736 Esas, 2020/76 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’na (5411 sayılı Kanun) muhalefet suçundan aynı Kanun’un 160 ıncı maddesinin birinci fıkrası, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 43 üncü maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 52 nci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 63 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 6 yıl 3 … hapis ve 100,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mahsuba, bankanın

uğradığı 80.803,02 TL zararın sanık tarafından tazminine ve 1.182,88 TL nispi harcın sanıktan tahsiline karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin 24.09.2020 tarihli ve 2020/1687 Esas, 2020/2487 Karar sayılı kararı ile istinaf başvurularının kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi yollaması ile 303 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, hüküm fıkrasının harca ilişkin 11 inci paragrafının hükümden çıkartılarak yerine ”Banka zararı olan 80.803,02 TL’nın Harçlar Kanunu ve ekli tarifeye göre binde 68,31’i oranında hesaplanan 5.519,65 TL nispi harcın sanıktan alınarak hazineye irat kaydına,” paragrafının eklenmesi suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

3. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca özet olarak; 5271 sayılı Kanun’un 302 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddine karar verilmesi görüşünü içeren Tebliğname ile dava dosyası Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık … müdafiinin temyiz sebepleri;
Sanığın kıdem tazminatı ve diğer tazminatlarının bankanın uğradığı zararı giderebilecekken, banka şube müdürünün mobingi sonucunda istifa etmek zorunda bırakıldığı, tazminat alacakları bankanın uğradığı zararını karşılayacağını, 5411 sayılı Kanun’un 160 ıncı maddesinin dördüncü fıkrasının uygulanması ve cezasından 2/3 oranında indirim yapılması gerektiğine, sanığın geçim sıkıntısı, borçları nedeniyle iddia oynadığını, sanığın maaşındaki hacizler nedeniyle mobinge uğradığına, sanığın beraatine karar verilmesi, 5411 sayılı Kanun’un 160 ıncı maddesinin dördüncü fıkrası gereği cezada indirim uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Ziraat Bankası A.Ş. İzmir Yeşilyurt Şubesinde bireysel müşteri ilişkileri yetkilisi olarak çalışmakta olan sanığın, çok değerli bir müşterisinin banka kartını kaybettiğini, bu nedenle yeni bir kart oluşturması gerektiğini belirtmek suretiyle banka görevlisini aldatarak, … isimli mudi adına … bankkart tanımlattığı ve yine bir başka banka görevlisini de kartın annesine ait olduğunu belirtmek suretiyle aldatarak bankkarta şifre oluşturduğu, sanığın mudiler adına oluşturduğu banka kartı ile ATM den paralar çekmek suretiyle, mudi …’in hesabından toplam 3.530,00 TL’yi zimmetine geçirdiği, benzer şekilde bir diğer mudi … adına da bir … bankkart çıkarttığı, banka kartını kullanmak suretiyle adı geçen mudinin hesabından toplam 21.900 Euro parayı zimmetine geçirdiği anlaşılmıştır.

1. Yargılama konusu Somut Olayın Sanık Yönünden İncelenmesi
Sanığın üzerine atılı suç 5411 sayılı Kanun’un 160 ıncı maddesinde hüküm altına alınan zimmet suçu olup, anılan Kanun’un 160 ıncı maddesindeki düzenlemeye göre yapılan değerlendirme sonucunda;

Ziraat Bankası Yeşilyurt şubesinde bireysel müşteri ilişkileri yetkilisi olarak çalışmakta olan sanığın, 03.03.2016 tarihinde yurt dışında yaşayan ve bankada mevduat hesapları bulunan mudi … adına, tanık olarak dinlenen şube görevlisi A. Ö’ye müşterisinin kartını kaybettiğini, imzasını öğleden sonra tamamlayıp getireceğini belirterek banka kartı çıkarttırdığı, sanığın bu kart için, yine şubede çalışan tanık S. Y.den, annesine ait kart olduğunu belirtmek suretiyle şifre oluşturmada kullanılan POS cihazında şifre oluşturduğu, silip nüshasını alarak annesine imzalatıp getireceğini beyan edip gittiği, banka çalışanı S. Y.nin POS cihazı slip nüshasında mudi …’in ismini fark etmesi üzerine mudinin hesaplarında yapılan incelemede sanığın zimmetine para geçirdiğinin bu şekilde anlaşıldığı,

Katılan banka şubesi kayıtlarında yapılan incelemede sanığın, mudi …’in hesabından … bankkart kullanılarak ATM vasıtası ile 03.03.2016 tarihinde 2.530,00 TL, 04.03.2016 tarihinde 1.000,00 TL olmak üzere toplam 3.530,00 TL’yi zimmetine geçirdiği, yine yurt dışında yaşayan şubede döviz hesabı bulunan mudi … adına ek hesap açıp, mudi adına tanımlı mevcut bankkartını kayıp/çalıntı kaydı ile iptal ederek, çıkarttığı … bankkartı mudi adına açtığı ek hesaba tanımlamak suretiyle, 30.11.2015-29.02.2016 tarihleri arasında ondokuz adet işlem ile adı geçen mudinin doviz hesabındaki toplam 21.900 Euro parayı, Türk Lirası’na çevirip ek hesaba virman yaptığı ve çıkarttığı … bankkart ile ATM’den çekerek zimmetine geçirdiği, tanık olarak dinlenen banka çalışanları A. Ö., S. Y., B. T. ve Ö. Ü. Ö’nün anlatımlarının; tanık olarak dinlenen mudi …’un, sanık tarafından bilgisi olmaksızın adına ek hesap açıldığı ve yapılan işlemlerin bilgisi ve onayı alınmaksızın yapıldığı yönündeki anlatımları ile örtüştüğü, bu kapsamda sanığın zimmet eylemini açığa çıkmaması için hileli davranışlar sergilemediği, diğer şube yetkililerine kart çıkartmak ve şifre oluşturmak için söylediklerinin gerçeği yansıtmadığının basit bir inceleme ile anlaşılabileceği, sanığın eylemleri basit zimmet suçu kapsamında kabul edilerek, sanık … hakkında 5411 sayılı Kanun’un 160 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca basit banka zimmeti suçundan mahkûmiyet hükmü kurulduğu belirlenmiştir.

2. Ziraat Bankası A. Ş. vekilinin 21.06.2018 tarihli celsede kamu davasına müdahale talebinde bulunduğu ve ilk derece mahkemesince aynı celsede ilgili bankanın davaya katılan sıfatı ile kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

3. Sanığın aşamalardaki savunmalarında, yurt dışında yaşayan mudiler … ile …’un hesaplarından paralar çektiğini beyan ederek, üzerine atılı suçlamayı tevil yoluyla ikrar ettiği sabittir.
4. Tanıklar A.Ö., S.Y., B.T. ve Ö.Ü.Ö’nün anlatımlarının, mudi …’un beyanı dava dosyasında mevcuttur.

5. Ziraat Bankası Teftiş Kurulu Başkanlığı tarafından düzenlenen 07.04.2016 tarihli müfettiş raporuna göre, İzmir Yeşilyurt şubesinde bireysel mudi ilişkileri yetkilisi olan sanığın, banka mudisi …’in banka kartını iptal ederek, banka görevlisini aldatmak suretiyle mudi adına … bankkart tanımlattığı, bu karta şifre oluşturduğu, yine mudiler adına oluşturduğu banka kartı ile ATM den paralar çekmek suretiyle, mudi …’in hesabından toplam 3.530,00 TL’yi zimmetine geçirdiği, yine mudi …’un bilgisi dışında kendisinin açtığı ek hesaba aynı yöntemle … bankkart çıkartarak, 30.11.2015-29.02.2016 tarihleri arasında virman yaptığı ek hesaptan banka kartını kullanmak suretiyle ATM kanalıyla mudinin hesabından toplam 21.900 Euro parayı zimmetine geçirdiği görüşüne yer verildiği belirlenmiştir.

6. İlk derece mahkemesinin Ziraat Bankası A. Ş. gönderdiği yazıya karşılık, sanığın eylemleri sonucu bankanın uğradığı zarar tutarının ana para olarak 80.803,02 TL olduğu, sanık tarafından banka zararının karşılanmadığına ilişkin katılan banka vekilinin 12.02.2019 tarihli cevabi yazısı dava dosyasında bulunmaktadır.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Dairemizin uygulamalarına göre;
Zimmetin, banka içi kayıtların olağan bir denetimi, araştırma ve karşılaştırılması suretiyle kesin bir biçimde ortaya çıkarılabilecek durumda olması halinde basit olarak nitelendirilmesi mümkün olup;
Ayrıca,

Tediye fişleri kullanılarak banka parasını zimmete geçirilmesinde fiilin, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi bakımından;

Tediye fişleri bulunamamış ya da bulunan tediye fişlerinde mudi imzası yok ise eylem basit zimmet;
Mudi yanıltılarak veya kandırılarak imzalatılan boş bir tediye fişini kullanıp, mudinin bilgi ve talimatı olmaksızın hesabından para çekerek mal edinilmiş ise eylem nitelikli zimmet;

Tediye fişine mudi yerine sahte imzalar atmak suretiyle gerçekleştirilen işlemler ile ilgili olarak, fişler üzerindeki sahte imzaların ilk bakışta ve basit bir inceleme ile sahteliğinin anlaşılması halinde eylem basit zimmet, sahteciliğin aldatıcılık özelliğinin bulunması halinde ise eylem nitelikli zimmet suçunu oluşturacaktır. Bu bilgiler doğrulusunda;

Ziraat Bankası Yeşilyurt şubesinde bireysel müşteri ilişkileri yetkilisi olarak çalışmakta olan sanığın, 03.03.2016 tarihinde değerli bir mudisinin banka kartını kaybettiğini, bu nedenle yeni bir banka kartı çıkartması gerektiğini, imzasını öğleden sonra tamamlayıp getireceğini belirtmek suretiyle banka görevlisini aldatarak, banka mudisi … adına … bankkart tanımlattığı, aynı gün şubedeki başka bir banka görevlisini de, annesine ait kart olduğunu belirtmek suretiyle POS cihazında söz konusu bankkarta şifre oluşturduğu, POS cihazı slipini alarak annesine imzalatıp getireceği beyan edip gittiği, banka görevlisinin slip nüshasında sanığın annesinin değil mudi …’in ismini fark etmesi üzerine olayın ortaya çıktığı,

Yapılan araştırmada sanığın, çıkarttığı … bankkart kullanılarak mudi …’in hesabından ATM vasıtası ile toplam 3.530,00 TL’yi mal edindiği, yine döviz hesabı bulunan mudi … adına ek hesap açıp, mudi adına tanımlı mevcut bankkartını iptal ederek, çıkarttığı … bankkarta POS cihazından şifre alarak, mudi adına açtığı ek hesaba tanımlamak suretiyle, 30.11.2015 – 29.02.2016 tarihleri arasında ondokuz adet işlem ile adı geçen mudinin döviz hesabındaki toplam 21.900 Euro parayı, Türk Lirası’na çevirip ek hesaba virman yaptığı ve mudi adına çıkarttığı … bankkart ile yetmişbeş adet işlem ile ATM’den çekerek mal edindiği olayda;

Banka müfettiş raporunda da açıklandığı gibi, sanığın soruşturma aşamasında, mudi …’un döviz hesabındaki paraları bozdurarak Türk Lirasına çevirdiği ve mudi adına açtığı ek hesaba virman yaptıktan sonra, ek hesaba bağladığı kendisinin oluşturduğu … bankkartı kullanmak suretiyle ATM’den paraları çektiğini beyan etmesi karşısında, mudi …’un döviz hesabındaki paraların Türk Lirasına çevrilmesi, adına ek hesap açılarak paraların ek hesaba gönderilmesi konusunda düzenlenmiş tediye fişleri ve yazılı talimatların bulunup bulunmadığı sorulup, bulunması halinde, sanık adına düzenlenmiş imzalı yazılı talimatlar ile tediye fişlerinin fiziki olarak dosyaya celp edildikten sonra, sanığın eylemlerinin, gerçekleşen her bir işlem yönünden belirtilen kriterlere göre, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi, döviz tediyeleri, ek hesap açılması, ek hesaba paraların virman yapılması işlemleri yönünden; mudiye ait hesap kartonetinde bulunan imza ile sahte mudi imzası taşıyan yazılı talimatlar ve tediye fişlerindeki imzalar karşılaştırılıp aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığının mahkemece saptanması, denetime imkan verecek şekilde tutanağa geçirilmesi, işlemlerin çokluğu ve duraksama halinde mahkemeye yardımcı olma ve aydınlatma bakımından bankacılık işlemleri konusunda uzman bir bilirkişinin görüşüne başvurulup her bir işlem bakımından duraksamaya yer bırakmayacak şekilde eylemlerin ayrı ayrı basit ya da nitelikli zimmet olup olmadıklarının tespit edilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, tüm işlemler müteselsilen işlenen basit zimmet kabul edilmek suretiyle eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi,

2. Zimmet nedeniyle oluşan zarar miktarı saptanırken, sanığın faiz ve diğer masraflar hariç katılan bankaya verdiği net zararın, bir başka deyişle mal edinmek maksadıyla sağladığı yarar miktarının esas alınması ve bu miktardan sanığın bankaya ödediği veya bankanın herhangi bir şekilde tahsil ettiği tutarın düşülmesi gerektiği gözetilerek; zarar miktarının denetime olanak verecek şekilde mahkeme tarafından belirlenmesi gerekirken, neye göre hesaplandığı anlaşılmayan ve bilirkişiye de tespiti yaptırılmayan, banka vekilinin 12.02.2019 tarihli yazı ile bildirdiği 80.803,02 TL banka zararı esas alınanarak hüküm kurulduğu gözetilmeden, keza tazminine karar verilen 80.803,02 TL banka zararı üzerinden karar tarihinde geçerli olan tarife üzerinden 5.519,65 TL nisbi harcın tahsiline karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle, yazılı şekilde düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin, 24.09.2020 tarihli ve 2020/1687 Esas, 2020/2487 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA, sanığın cezada kazanılmış hakkının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin son fıkrası uyarınca saklı tutulmasına,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

09.05.2023 tarihinde karar verildi.