Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/2589 E. 2023/5603 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2589
KARAR NO : 2023/5603
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun’a muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet, kaçak eşyanın müsaderesi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
Suşehri Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2016 tarihli ve 2013/138 Esas, 2016/393 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 4733 sayılı Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkol Piyasasının Düzenlenmesine Dair Kanun’un (4733 sayılı Kanun) 8 inci maddesinin dördüncü fıkrası ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 52 nci maddesinin ikinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 54 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 58 inci maddesi uyarınca 2 yıl 4 … hapis ve 4.580,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına, mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezasının infazından sonra
denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ve suça konu kaçak sigaraların müsaderesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz sebebi hükmü temyiz etme iradesinden ibarettir.

III. OLAY VE OLGULAR
Olay tutanağı ve dosya kapsamına göre; kolluk görevlilerince uygulama noktasında durdurulan yolcu otobüsünde bulunan yolculara kimlik kontrolü yapıldığı sırada otobüs içerisinde bulunan sanığın şüpheli hareketler sergilemesi, araç içerisinde poşette gümrük kaçağı olduğu tahmin edilen sigaraların bulunması, sanığın sigaraların kendisine ait olduğunu ve iki adet daha çantasının olduğunu beyan etmesi üzerine Cumhuriyet savcısından gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında alınan arama kararına istinaden yapılan aramada 1.190 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirildiği ve sanığın aşamalarda atılı suçu ikrar ettiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
Olay ve Olgular başlığı altında ayrıntılarına yer verilen sanık savunması ve tüm dosya kapsamına göre ticari miktar ve mahiyette gümrük kaçağı sigara ile yakalanan sanığın eyleminin sabit olduğu belirlenmekle suçun sübûtuna yönelen temyiz sebepleri reddedilmiştir. Ancak;

1.Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanığın eyleminin 4733 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra 11.04.2013 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Kanun ile 4733 sayılı Kanun’un 8 inci maddesinin dördüncü fıkrasının maddesinin yürürlükten kaldırılarak atılı suça ilişkin düzenlemenin 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun (5607 sayılı Kanun) 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrası kapsamı içine alındığı ve halen yürürlükte bulunan 6545 sayılı Kanun ile değişik 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrası ile de aynı düzenlemenin korunduğu cihetle,
10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkrası olarak değiştirildiği gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Kanun’un 62 nci fıkrası ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği ve anılan madde uyarınca suça konu kaçak sigaraların gümrüklenmiş değerinin iki katı tutarındaki miktarın hüküm verilinceye kadar … Hazinesine ödenmesi halinde verilecek cezada soruşturma aşamasında ihtarat yapılmamış ise ”1/2”, ihtarat yapılmış ise ”1/3” oranında indirim uygulanacağının hüküm altına alındığı da dikkate alınarak,
Suç tarihinde yürürlükte olan 4733 sayılı Kanun ile 6545 ve 7242 sayılı Kanunlar ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin onsekizinci fıkrasının son cümlesi delaletiyle anılan Kanunun 3 üncü maddesinin beşinci, onuncu, yirmiüçüncü fıkraları ile 5 inci maddesinin ikinci fıkrası somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı Kanun’un 7 nci maddesi ve 7242 sayılı Kanun’un 63 üncü maddesi ile 5607 sayılı
Kanun’a eklenen Geçici 12 nci maddenin ikinci fıkrası gereği sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,

2.Ele geçen kaçak eşyanın 5607 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 5237 sayılı Kanun’un 54 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

3.Sanık hakkında hem adlî para cezası, hem de hapis cezası verildiği ve adlî para cezaları için 5237 sayılı Kanun’un 58 inci maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı halde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiç bir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi,

4.Sanığın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 4733 sayılı Kanun’a muhalefet suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne ilişkin olduğu anlaşılmış olup, 10.12.2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanıp, aynı gün yürürlüğe giren 7423 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasının “yirmiüçüncü” fıkrası olarak değiştirildiği de gözetilerek, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 61 inci maddesi ile 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin yirmiikinci fıkrasına eklenen “Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir.” şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun’un 62 nci maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın tekerrüre esas alınıp alınmayacağının değerlendirilmesinin gerekmesi nedenleriyle sanık hakkında kurulan hükümde hukuka aykırılık bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Suşehri Asliye Ceza Mahkemesinin 26.05.2016 tarihli ve 2013/138 Esas, 2016/393 Karar sayılı kararına yönelik sanık …’nün temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

31.05.2023 tarihinde karar verildi.