YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/24894
KARAR NO : 2023/713
KARAR TARİHİ : 23.01.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2017/496 E., 2018/281 K.
SUÇ : 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’na muhalefet
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Marmaris 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.03.2018 tarihli ve 2017/496 Esas, 2018/281 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında hizmette tekasülle askeri aracın mühimce hasarına sebebiyet vermek suçundan
1632 Sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun (1632 sayılı Kanun) 137 nci maddesi, 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin hükmü temyiz etme iradesine ilişkindir.
III. GEREKÇE
1. Sanığın yargılama konusu eylemi için, 5607 sayılı Kanun’un 3 üncü maddesinin 5 inci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan ve 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2.(Kapatılan) Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 13.06.2011 tarihli ve 2011/97 Esas, 2011/144 Karar sayılı kararıyla sanığın, hizmette tekasülle askeri aracın mühimce hasarına sebebiyet vermek suçunu işlediği kabul
edilerek, eylemine uyan 1632 sayılı Kanun’un 137 nci maddesi ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca yirmi beş gün hapis cezası
ile cezalandırılmasına, 5237 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereğince hapis cezasının sanığın sürücü
ehliyetinin on iki gün süreyle geri alınması seçenek yaptırımına çevrilmesine, olay nedeniyle meydana
gelen 10.954 TL tutarındaki Hazine zararının Borçlar Kanununun 44 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince 9.954,00
TL’lik kısmının tenkis edilerek kalan 1.000,00 TL tutarındaki Hazine zararının suç tarihinde yürürlükte bulunan mülga 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu’nun (Mülga 353 sayılı Kanun) 16 ncı
maddesi gereğince sanıktan tahsiline ve 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,4 TL nisbi
harcın sanıktan alınmasına karar verildiği, sanık tarafından temyiz edilen bu hükmün (Kapatılan) Askeri Yargıtay’ın 1. Dairesinin 01.02.2013 tarihli ve 2013/116 Esas, 2013/274 Karar
sayılı ilamıyla, uygulama yönünden bozulduğu, bozmaya uyularak yapılan yargılamada (Kapatılan) Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 02.10.2013 tarihli ve 2013/636 Esas 2013/377 Karar sayılı kararla,
sanığın hizmette tekasülle askeri aracın mühimce hasarına sebebiyet vermek
suçunu işlediği kabul edilerek, eylemine uyan 1632 sayılı Kanun’un 137 nci maddesi ve 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi uyarınca yirmi beş gün hapis cezası
ile cezalandırılmasına, olay nedeniyle meydana gelen 10.954 TL tutarındaki
Hazine zararının Borçlar Kanununun 44 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince 9.954,00
TL’lik kısmının tenkis edilerek kalan 1.000,00 TL tutarındaki tutarındaki Hazine zararının mülga 353 sayılı Kanun’un 16 ncı maddesi gereğince sanıktan
tahsiline, hazine zararının her bir aylık taksidi yüz TL olmak üzere on ay eşit taksitler halinde ödenmesi
şartına bağlı olarak 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin dokuzuncu fıkrası gereğince hükmün açıklanmasının geri
bırakılmasına, 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 68,31 TL nisbi harcın sanıktan
alınmasına, karar verildiği, taraflarca itiraz edilmeyen bu kararın 21.10.2013 tarihinde kesinleştiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı, Milli Savunma Bakanlığının 16.12.2014
tarihli, MAİY: 51393309-9010-3512-14/As.Adlt.İşl. Rap.Tet.ve İşl.Ş.(26.B-266-14) sayılı yazısıyla kanun
yararına bozma isteminde bulunulduğu,
(Kapatılan) Askeri Yargıtay’ın 1. Dairesinin 21.01.2015 tarihli ve 2015/93 Esas, 2015/73 sayılı ilamıyla, Hazine zararı tamamen
giderilmeden veya tamamen giderilmesi koşuluna bağlanmadan Borçlar Kanunu’nun 44 üncü maddesine göre tenkis yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar
verilmesinin hukuka
aykırı olduğuna, ceza mahkûmiyetine ve buna bağlı olarak şahsi hukuka ait
hak hüküm altına alınmadan nispi harca hükmedilmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiği gerekçeleriyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının
geri bırakılmasına dair kesinleşmiş kararının kanun yararına bozulmasına karar verildiği, (Kapatılan) Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesinin, 01.06.2016 tarihli ve 2015/79 Esas, 2016/236 Karar sayılı kararıyla sanığın, hizmette tekasülle askeri aracın mühimce hasarına sebebiyet vermek suçunu
işlediği kabul edilerek, eylemine uyan 1632 sayılı Kanun137 nci maddesi, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin üçüncü fıkrası ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 500,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, oluşan hazine zararının iddianame tarihinden
itibaren yasal faizi ile birlikte sanıktan tahsiline, 492 sayılı Kanun gereğince hesaplanan
68,31 TL nisbi harcın sanıktan alınmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin altıncı fıkrasının (c) bendi uyarınca yasal imkansızlık
nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiği, bu hükmün sanık tarafından temyiz edildiği ve (Kapatılan) Askeri Yargıtay’ın 1. Dairesinin 21.12.2016 tarihli ve 2016/656 Esas, 2016/689 Karar sayılı ilamıyla mahkûmiyet hükmünün uygulama yönünden bozulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
3.(Kapatılan) Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Mahkemesinin 02.10.2013 tarihli ve 2013/636 Esas 2013/377 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile (Kapatılan) Askeri Yargıtay’ın aynı karar hakkında kanun yararına bozma kararı verdiği tarihe kadar geçen sürede zamanaşımının işlemediği göz önünde bulundurularak yapılan incelemede; 5237 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği suçun işlendiği 19.03.2009 tarihinden temyiz incelemesi tarihine kadar, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.
IV. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Marmaris 3. Asliye Ceza Mahkemesinin, 23.03.2018 tarihli ve 2017/496 Esas, 2018/281 Karar sayılı kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
23.01.2023 tarihinde karar verildi.