Yargıtay Kararı 7. Ceza Dairesi 2021/24852 E. 2023/831 K. 26.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 7. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/24852
KARAR NO : 2023/831
KARAR TARİHİ : 26.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2017/175 E., 2018/18 K.
SUÇ : 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’na muhalefet
SUÇ TARİHLERİ : 23.11.2014-08.01.2015
HÜKÜM : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. 8. Kolordu Komutanlığı Askerî Mahkemesinin, 29.06.2015 tarihli ve 2015/185 Esas, 2015/296 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 24.11.2014-08.01.2014 tarihleri arasında hava değişimi tecavüzü suçundan, 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun (1632 sayılı Kanun) 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının
(b) bendi, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesi uyarınca 6.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, tayin edilen adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 20 eşit taksitte alınmasına, daha önce kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunduğundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

2. (Kapatılan) 8. Kolordu Komutanlığı Askerî Mahkemesinin, 29.06.2015 tarihli ve 2015/185 Esas, 2015/296 Karar sayılı kararının Adli Müşavir tarafından sanık aleyhine temyizi üzerine (Kapatılan) Askeri Yargıtay 4. Dairesinin 17.05.2016 tarihli ve 2016/306 Esas, 2016/323 Karar sayılı ilâmı ile;
“…Sanığın, hava değişimi süresi sonunda birliğine ne zaman ve ne şekilde katıldığına yönelik hiçbir araştırma yapılmadan, sadece sanığın beyanına itibar edilerek hüküm kurulması ve yağma (gasp) suçundan infaz edilmiş bir mahkûmiyeti bulunmasına rağmen, sanığın, cezai ehliyeti ile askerliğe elverişli bulunup bulunmadığı hususları sağlıklı ve kuşkusuz bir şekilde belirlenmeden hüküm kurulmasının noksan soruşturma teşkil ettiği,
Öte yandan sanığın 31.10.2014 tarihinde GATA Komutanlığının 27082 numaralı üç tabip imzalı sağlık raporuyla aldığı 21 günlük hava değişimini geçirmek üzere Ankara’ya gittiği, hava değişimi süresi ve re’sen dönüş için tanınacak Ankara-Bingöl illeri arasındaki 2 günlük yol süresi sonunda 22.11.2014 tarihinde saat 24.00’a kadar Askerlik Şubesine müracaat etmesinin veya Birliğine katılmasının gerekmesi karşısında, sanığa atılı izin (hava değişimi) tecavüzü suçunun başlangıç tarihinin, 23.11.2014 tarihi yerine, 24.11.2014 olarak hatalı tespit edildiği…”
Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.

3.Bozma üzerine Solhan Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.01.2018 tarihli ve 2017/175 Esas, 2018/18 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında 23.11.2014-08.01.2015 tarihleri arasında hava değişimi tecavüzü suçundan, 1632 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, 5237 sayılı Kanun’un 62 nci maddesi, 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 52 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca 6.000,00 TL adlî para cezası ile cezalandırılmasına, tayin edilen adli para cezasının 5237 sayılı Kanun’un 52 nci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 20 eşit taksitte alınmasına, daha önce kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunduğundan yasal imkansızlık nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve kasıtlı suçtan 3 aydan fazla hapis cezasına mahkumiyeti bulunduğundan erteleme hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

4. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 04.10.2021 tarihli ve 2020/18640 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteği; suçunu kabul ettiği, ancak şuan para cezasını ödeyecek gücü olmadığı, cezanın ertelenmesi veya adli para cezasının düşürülmesi talebine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Sanığın, askerlik hizmetini yerine getirmekte iken 31.10.2014 tarihinde GATA Komutanlığının 27082 numaralı üç tabip imzalı sağlık raporuyla aldığı 21 günlük hava değişimini geçirmek üzere Ankara’ya gittiği, hava değişimi süresi ve re’sen dönüş için tanınacak Ankara-Bingöl illeri arasındaki 2 günlük yol süresi sonunda 22.11.2014 tarihinde saat 24.00’a kadar askerlik hizmetine tercih edilebilecek geçerli bir
mazereti olmaksızın, Askerlik Şubesine müracaat etmediği gibi, Birlik Komutanlığına da katılmadığı, 08.01.2015 tarihinde kendiliğinden birliğine katıldığı, bozma kararı sonrası düzenlenen SBÜ Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 21.11.2017 tarihli ve 16328 sayılı sağlık kurulu raporu ile suç tarihlerinde (24.11.2014-08.01.2015) 5237 sayılı Kanun’un 32 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasından yararlanamayacağının belirlendiği anlaşılmıştır.

2.Sanığın aşamalardaki savunmasında ailesine bakmak zorunda olması nedeniyle süresinde birliğine dönemediğini beyan ettiği ve atılı suçlamayı kabul ettiği belirlenmiştir.

3.Sanık hakkında uyum bozuklukları tanısıyla verilen GATA Komutanlığının 31.10.2014 tarihli ve 27082 numaralı 21 gün süreli sağlık kurulu dava dosyasında mevcuttur.

4.Birliği Komutanlığınca düzenlenen 02.12.2014 tarihli tutanakta; sanığın 31.10.2014 tarihinde gönderildiği 21 gün süreli hava değişiminden 22.11.2014 tarihinde dönmesi gerekirken dönmediği birliğine veya Kabul Toplama Merkezlerine katılmadığı belirtilmiştir.

5.08.01.2015 tarihli tutanakta; sanığın 08.01.2015 tarihinde kendiliğinden birliğine katılış yaptığı belirtilmiştir.

6.Mahkemece, Hukukî Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyma ya da direnme kararı verilmemiş ise de bozma ilamında belirtilen eksiklikler giderilerek eylemli şekilde bozma ilamına uyulduğu belirlenmiştir.

IV.GEREKÇE
1.Sanığın gönderilmiş olduğu hava değişiminden 23.11.2014 tarihine kadar birliğine dönmesi gerekirken dönmediği, altı haftalık mehil süresi geçtikten sonra 08.01.2015 tarihinde kendiliğinden birliğine katıldığı, sanığın savunmalarında belirttiği mazeretin, suçun oluşumuna engel olacak ve askerlik hizmetine tercih edilebilecek bir mazeret olarak kabulüne imkan bulunmadığı, buna göre “Olay ve Olgular” başlığı altında ayrıntılarına yer verilen delillere ve tüm dosya kapsamına göre, Mahkemece, geçerli bir özrü bulunmayan sanığın 23.11.2014-08.01.2015 tarihleri arasında kesintisiz süren, 1632 sayılı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamına giren “izin (hava değişimi) tecavüzü” suçunu işlediği belirlenmekle, sanığın tüm unsurları ile oluşan atılı suçtan yeterli, yerinde ve kanunî gerekçeler ile alt sınırdan ceza tayin edilip, takdiri indirim yapılarak yazılı olduğu şekilde cezalandırılmasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasında ve hapis cezasının ertelenmemesinde, söz konusu hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesinde bir isabetsizlik bulunmamıştır.

2.Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin “23.11.2014-08.01.2015” yerine “08.01.2015” şeklinde gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir.

3.Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, cezai ehliyet ve askerliğe elverişlilik hususlarında doğan şüphelerin, bozma sonrası alınan sağlık kurulu raporu ile dosya içeriğine uygun şekilde ortadan
kaldırıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Solhan Asliye Ceza Mahkemesinin, 11.01.2018 tarihli ve 2017/175 Esas, 2018/18 Karar sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

26.01.2023 tarihinde karar verildi.